Alınmadım ki. Bu geçici bir durum. Sadece uygulama işim patlama yapana kadar. | Open Subtitles | لا إهانة على الإطلاق، هذا مؤقت فحسب حتى يزدهر عملي في مجال التطبيقات. |
Üzülmeyin. Bu geçici bir şey. | Open Subtitles | لا تقلقي هذا مؤقت فحسب |
Unutma, Bu geçici bir durum. | Open Subtitles | تذكرى هذا مؤقت فقط |
Bu geçici bir şey. | Open Subtitles | ...هذا مؤقت فقط، أترين، إبنك |
Bu geçici bir şey. Senin oğlun, aldığı şeyleri her zaman geri veriyor. | Open Subtitles | ...هذا مؤقت فقط، أترين، إبنك |
Bu geçici bir şey. | Open Subtitles | هذا مؤقت وحسب |
Bu geçici bir durum. | Open Subtitles | هذا مؤقت. |
Ofisinde. Bu geçici bir durum. | Open Subtitles | هذا مؤقت. |
- Bu geçici bir şey. | Open Subtitles | هذا مؤقت |
James, Bu geçici bir şey. | Open Subtitles | (جيمس) هذا مؤقت |
Bu geçici bir şey, Frankie. | Open Subtitles | (هذا مؤقت يا (فرانك |
Brian, bilgin olsun, Bu geçici bir görev. | Open Subtitles | هذا مؤقت |
Hayır. Bu geçici bir durum. | Open Subtitles | -كلا، هذا مؤقت |