"bu gizemi" - ترجمة من تركي إلى عربي

• هذا اللغز
• هذا الغموض

Halley tüm güvenilir görgü şahidi ifadelerini derleyerek Bu gizemi tıpkı bir dedektif gibi çözmeye koyuldu.
قام هالي بحل هذا اللغز كما يفعل المحقق بجمع كل ما يُوثَق به من شهادات حولهم

Bu gizemi çözmem çok uzun sürmez.
لن تأخذ مني وقتا طويلا للحصول على في الجزء السفلي من هذا اللغز.

Bu gizemi 24 saat içinde çözeceğimizi cidden düşünüyor musunuz?
هل حقاً تظنون أنه بإمكاننا أن نحل هذا اللغز في أقل من 24 ساعة ؟

100 yıllık hüsranın sonunda, bilim adamları Bu gizemi biraz aydınlatabildi.
بعد 100عام من الإحباط، تمكن العلماء من تسليط القليل من الضوء على هذا الغموض.

Bu gizemi çözebilmek için, tohumları bulmalıyız.
لحل هذا الغموض , نحن بحاجة لإيجاد البذور

Tamam. Buraya asıl geliş sebebim sizi benimle binlerce yıllık Bu gizemi keşfedip çözmeye davet etmek.
سبب قدومي إلى هنا هي دعوتك لأستكشاف وحل هذا اللغز الذي عمره ألف عام معي.

Buraya asıl geliş sebebim sizi benimle binlerce yıllık Bu gizemi keşfedip çözmeye davet etmek.
سبب قدومي إلى هنا هي دعوتك لأستكشاف وحل هذا اللغز الذي عمره ألف عام معي.

Ve ordu Bu gizemi çözmek üzere çağırılıyor.
لذا يتم إستدعاء الجيش ليحل هذا اللغز

Bu gizemi çözmek için bütün kaynaklarımızı kullanacağız.
سنستخدم كل مصادرنا لكشف هذا اللغز.

Bu gizemi beraber araştırmayı isterdim.
أودّ أن نعمل على حل هذا اللغز معاً

Şimdi Konnie ve ekibi, Bu gizemi çözmeyi ümit ediyor.
الآن ، يأمل كوني وفريقه حلّ هذا اللغز

Neden bana Bu gizemi anlatıyorsun?
لمَ تخبرني عن هذا اللغز الكبير الآن ؟

Bu gizemi bozmak istediğimden emin değilim.
أنا لست متاكد انني اريد فك هذا اللغز

Bu gizemi çözmek için beşinize de ihtiyaç olacak.
سيتطلب الأمر خمستكم لحل هذا اللغز.

Şef, Bu gizemi çözmeliyiz.
رئيس، نحنُ بحاجةٍ لحلّ هذا اللغز.

Bu gizemi... çözeceğinize inanıyor musunuz Bay Holmes?
أترى أي فرصة بحل هذا اللغز ، سيد (هولمز)؟

Bu gizemi çözeceğiz.
سوف نحل هذا اللغز.

Halen Bu gizemi çözebiliriz.
سنحاول حل هذا اللغز

Bu gizemi çözecek ve Scooby'nin adını temize çıkaracaksak bize biraz zaman kazandırmanız gerek.
نحتاج ان توفروا لنا بعض الوقت اذا كنا سنحل هذا الغموض. وتبرأه سكوبى.

Bu gizemi çözmeye çalışıyorum. Tıpkı senin gibi.
أحاول حل هذا الغموض مثلك تماماً

Bu gizemi sizin aydınlatmanız lazım,
عليك الآن أن تحل هذا الغموض