Ama Bu kadının bir tahammül sınırı var ve kalemi senin kılıcından üstündür. | Open Subtitles | قم بخداعنا ولكن هذه المرأة هنا لديها حدود وقلمها أقوى من سيفك ياصديقى |
Eğer gerçeği açığa vurursan, Bu kadının ve kızının hayatlarını mahvedeceksin. | Open Subtitles | إذاً لو فَضحتَ الحقيقة تُدَّمرُ حياةَ هذه المرأة و حياةَ ابنتِها |
Bir hırsız çetesi tarafından kuşatılmışlar. Çete reisi de Bu kadının kocasıymış. | Open Subtitles | ،فقامت عصابة من السارقين بالسطو عليهم أما زوج هذه المرأة كان زعيمهم |
Ben Bu kadının cesedini pencereden atınca bizim yalan söylemediğimizi anlarsın! | Open Subtitles | عندما ألقى بجثة هذه السيدة من النافذة ستعرف أننا لا نكذب |
Sana emredersem, Bu kadının bedenini terk edecek misin? | Open Subtitles | هل تريد أن تخرج من جسد هذه المرأه إن أمرتك؟ |
Kim Bu kadının sana gerçekten uzun zamandır sana aşık olduğunu söyler? | Open Subtitles | لما لا تقول أن هذه المرأة وقعت فى حبك منذ مدة طويلة |
Profesyonel deneyimlerime dayanarak, Bu kadının isteklerini yerine getirmemiz gerektiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | من خلال خبرتي، أعتقد أنه لابد أن نخضع لمطالب هذه المرأة |
Bir yanlışlık yaparsanız rahim duvarını yırtıp Bu kadının çocuğunu öldürebilirsiniz o yüzden elinizden geldiğince dikkatli davranın, tamam mı? | Open Subtitles | , لو أنك تحركت ربما ستثقب جدار الرحم و تقتل طفل هذه المرأة أفعل ما بوسعك لتكون حذراً , اتفقنا؟ |
İlginç bir teori, ama kalan 21 dakika içine tek yapmamız gereken, Bu kadının bir şekilde işe karışıp karışmadığını öğrenmek, tamam mı? | Open Subtitles | نظرية مثيرة للإهتمام، لكن مع 21 دقيقة متبقية كل ما علينا فعله هو معرفة ما إذا كانت هذه المرأة متورطـة بشكل ما، حسناً؟ |
Bu kadının ender görülen bir hastalığı var. 9 saat boyunca acılar çekti. | Open Subtitles | هذه المرأة تعاني من مرض نادر عانت من عذاب الموت وسكراته لتسع ساعات |
Bu kadının birisini öldürdüğünü görsem hiç şaşırmam. Sen ne dersin? | Open Subtitles | حسناً، ليس لدي صعوبة برؤية هذه المرأة تقتل شخص ما، وأنتِ؟ |
Bu kadının korkunç ölümünü kendi ahlaki sorumluluğum haline getirmeye çalıştığımdan filan değil... | Open Subtitles | انا لا أحاول جعل موت هذه المرأة المروع الى جمنازيوم اخلاقي خاصة بي |
Bu kadının cesedi iki gün önce bir petrol yatağında bulundu. | Open Subtitles | لقد وجدو جثة هذه المرأة في أحدى حقول الزيت منذ يومين. |
Bu kadının söylediği her şeyi ya da tavsiyelerini göz ardı edin. | Open Subtitles | غضوا النظر عن كل ما قالت هذه المرأة ل أو وصفته لك. |
Bu kadının cesedi iki gün önce bir petrol yatağında bulundu. | Open Subtitles | لقد وجدو جثة هذه المرأة في أحدى حقول الزيت منذ يومين. |
Bu kadının Suudi bir prense suikast düzenlemek istediğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تريد إخباري أن هذه المرأة تريد إغتيال أمير سعودي ؟ |
Bu kadının bana aşık olduğunu kabul etmesi ne kadar sürecek bilemiyorum. | Open Subtitles | لا أدري ما الذي سيستلزم لإقناع هذه المرأة أنا واقعة في حبّي. |
Ben de Bu kadının çalıntı hayatını yaşarım. | Open Subtitles | و أنا سوف أعيش في حياة هذه السيدة المسروقة |
Tanrı'nın iradesine karşı Bu kadının bedenini ele geçirmedin. | Open Subtitles | سألتك ألا تدخل جسد هذه المرأه ضد مشيئة الرب |
Bu kadının yarasalar konusunda uzman olmadığına emin misin? | Open Subtitles | أنت متأكّدة هذه الإمرأة ليست سلطة على المضارب؟ |
Küçük yeğenim, Karl Bu kadının zehirli davranışlarından kötü etkileniyor. | Open Subtitles | ابن أخي الصغير ، كارل لقد أفسده السلوك المسمّم لهذه المرأة |
Ancak şunu sorabilir miyim, oradaysan neden Bu kadının perilerin işlerine müdahale etmesine engel olmadın? | Open Subtitles | ولكن,هل لي ان أسأل لو كنتِ هناك لماذا لم تقومي بأيقاف تلك المرأه |
Bu kadının yaptıklarının 15 yıldır unutulmamış olmasından nefret ediyorum. | Open Subtitles | الكره تجاه هذه المرآة هو قوي لليوم,كما كان منذ 15 عاما |
"O", kendisiyle asla konuşmayan Bu kadının önünde soyunmaya hiç alışamamıştı. | Open Subtitles | أو مَا تَعوّدَتش على قلع ملابسها أمام هذه الإمرأةِ التي لمَ تتَكلّمَ معها |
Çünkü yardıma ihtiyacı vardı, tıpkı Bu kadının olduğu gibi. | Open Subtitles | لأنه احتاج ذلك تماماً كما تحتاج تلك السيدة هذا |
O yüzden şimdi burada, Bu kadının mektubunu beraber düzenleyelim istiyorum böylelikle, hikâyelerimizi gözden geçirip nasıl düzenleyebileceğimizi görelim. | TED | لذا ما أريد فعله هو أنني أريد كتابة رسالة تلك المرأة مع بعضنا، الآن، لأريكم أنه يمكننا مراجعة قصصنا. |
Aynı zamanda araba Bu kadının üzerinden de geçmiş, bu kaza gerçekten onu çok ciddi şekilde zedelemiş. | TED | وهذه المرأة انتهى بها الامر اسفل السيارة مما أدى الى تهشيمها تماماً كما ترون من الجروح على الرسم |
Devam etmemin nedeni Bu kadının hayaliydi. | Open Subtitles | وأي تفكير يجول بخاطري عن الحياة السعيدة كان مرتبطا بالتفكير بهذه المرأة |
Bu kadının bağış kampanyamıza nasıl girdiği hakkın hiç bir fikrim yok. | Open Subtitles | أود أن افهم كيف استطاعت هذه الامرأة الدخول لحفلتنا |
Sizi Bu kadının size yardım edebileceğine inandıran şey neydi? | Open Subtitles | ما الذى جعلكم تعتقدون ان هذه السيده ستساعدكم |
Amacıma ulaşamama ihtimalim olduğu için Bu kadının yaşamasına izin vereceğim. | Open Subtitles | بحالةِ وجودِ فرصة أن هدفي لن يتحقق سأدع هذهِ المرأة تعيش |