ويكيبيديا

    "bu kilisede" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • هذه الكنيسة
        
    • في تلك الكنيسة
        
    • بهذه الكنيسة
        
    bu kilisede hepimiz hristiyanız, bu konuda mutabıkız. Open Subtitles فى هذه الكنيسة تم تعميدنا كلنا وتم التصديق علينا
    Korodan çıktım ama, bu kilisede istediğim kadar kalırım. Open Subtitles الكورس، نعم، ولكن سوف أبقى في هذه الكنيسة طالما أريد. أنا أمين الصندوق.
    O küçümseyici bakışı yüzünden silmezsen bu kilisede de ölenler olacak. Open Subtitles سيكون هناك أناس موتى في هذه الكنيسة إذا لم تمحو نظرة الشفقة من وجهك
    Annemle babam Amerika'ya gitmeden önce bu kilisede evlenmişler. Open Subtitles ...تزوج والديّ في تلك الكنيسة قبل أن يغادرا إلى الولايات المتحدة
    Sevgili dostlarim, bugün bu kilisede bir araya geldik... burada hazir bulunan bu topluluk önünde... Open Subtitles اصدقائي يجب ان تكوني مع بعض بهذه الكنيسة ليقوي الرب حبك
    bu kilisede bir kadın var ve o bize kocana nasıl geri döneceğimizi söyleyebilir. Open Subtitles هنالك امرأة داخل هذه الكنيسة وبوسعها إخبارنا كيف نعود إلى زوجك
    bu kilisede vaat ettiğimiz ödül amaç sahibi olmaktır hayatınızın amacı bildiğiniz tüm amaçlardan daha üstündür. Open Subtitles الجزر الذي نعرضه في هذه الكنيسة له هدف سبب لكونه أكثر عظمةَ من أي شيء عرفتموه
    Değerli dostlarım, bu kilisede toplandık. Open Subtitles اصدقائي الاعزاء لقد اجتمعنا معاً في هذه الكنيسة.
    bu kilisede neden müzik yok? Open Subtitles بحق الجحيم، لماذا لاتعزف هذه الكنيسة أي موسيقى ؟
    Kızlarımın bu kilisede evlenmelerini çok istemiştim. Open Subtitles أشعرُ بأنني سيئة لتفكيري بهذه الطريقة لكنني أرغب بأن أزوّج بناتي في هذه الكنيسة.
    bu kilisede Tanrıya ibadet ediyoruz, güzelliğe değil. Open Subtitles في هذه الكنيسة نحن نعبد الله، وليس الجمال
    Paige, bu kilisede giriştiğimiz bütün siyasi eylemlere tüm kalbiyle katılıyor ister Başkan Reagan Güney Afrika'daki insanlık dışı ırk ayrımcılığına desteğini çeksin diye Beyaz Saray'a yazdığımız mektuplar olsun isterse de nükleer silah yarışındaki çılgınlık ve israf için yaptığımız greve gözcülük yapmak olsun Paige daima ön saflarda oluyor karşı çıkıyor, sorguluyor, bağırıyordu. Open Subtitles بايج اعطت كل مالديها في كل حدث سياسي نشارك به في هذه الكنيسة ان كان صياغة حروفٍ الى البيت الأبيض
    Özellikle büyük büyükannemin bu kilisede evlendiğini düşünürsek. Open Subtitles خصوصا لو أخذنا في الحسبان أنّ جدّة جدتي تزوجت في هذه الكنيسة
    Kurallarımı onurlandırmak için bu kilisede bir yemin ettin. Open Subtitles لقد قطعتَ عهداً في هذه الكنيسة أن تحترم قواعدي
    Onu seveceğine ve koruyacağına yemin ettin burada, bu kilisede. Open Subtitles وقد نذرتِ بحبه وحمايته هنا في هذه الكنيسة بالتحديد
    Bu, koordinatları ne olursa olsun bu kilisede. Open Subtitles مهما كانت الإحداثيات و _ ل، فإنه في تلك الكنيسة.
    İkincisi, bu kilisede Steve ve silahlarıyla tüm gece boyunca kilitli kalacağız. Open Subtitles وثانيا ، سنصبح محبوسين بهذه الكنيسة مع ستيف وأسلحته طوال الليل
    28 sene önce, burada, bu kilisede, siz ikiniz birbirinizi ,önce Tanrı'ya, sonra da birbirinize adadınız. Open Subtitles حدث ذلك هنا, بهذه الكنيسة قبل 28 عاماً, حيث التزم كل منكما تجاه الآخر أمام الرب لأول مرة
    28 sene önce, burada, bu kilisede, siz ikiniz birbirinizi ,önce Tanrı'ya, sonra da birbirinize adadınız. Open Subtitles حدث ذلك هنا, بهذه الكنيسة قبل 28 عاماً, حيث التزم كل منكما تجاه الآخر أمام الرب لأول مرة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد