Erkekçe bir yardıma ihtiyacın olabileceğini düşündüm, Bu saçmalığı durdurmanı sağlayacak bir babaya. | Open Subtitles | اعتقدت أنك بحاجة إلى تأثير رجولي تحتاج أباً يجعلك تتوقّف عن هذا الهراء |
Yönetimin neden her altı ayda bir, Bu saçmalığı istediğini anlamıyorum. | Open Subtitles | انا لا افهم لماذا الادارة تطلب هذا الهراء كل ستة اشهر |
Evinde oturup Bu saçmalığı kabul edenler asıl aptal olanlar. | Open Subtitles | الناس الذين يصدقون هذا الهراء في منازلهم، هم أناس حمقى |
Bu saçmalığı kesebilir miyiz lütfen? | Open Subtitles | هل يمكننا ان نطفىء هذه التفاهات من فضلكم؟ |
Cathy Moore'u tanırdım. Bana Bu saçmalığı yutturamazsın. | Open Subtitles | اعرف كاثي مور جيدا لا تحاول ان تستغفلني بهذا الهراء |
- Dışarı! Kesin Bu saçmalığı! - Bana o sataştı! | Open Subtitles | أنت، أخرج من الملعب لا مكان لهذا الهراء في الفريق |
Artık hepimiz eve dönüp birlikte yaşayabilir ve yalnız yaşamakla ilgili tüm Bu saçmalığı unutabiliriz. | Open Subtitles | ويمكننا الآن العودة لبيتنا والحياة سوياً ونسيان كل هذا الهراء بخصوص الحياة بمفردك |
2 kilo,devam et. ve Bu saçmalığı bırak. | Open Subtitles | 4أرطال ، استمر ، تحرك ن توقف عن هذا الهراء |
Bu saçmalığı, kendilerini özel hissetmek için yapıyorlar. | Open Subtitles | ومن ثم يصنعون هذا الهراء الغبيّ للشّعور بالتميز |
Şimdi Bu saçmalığı kesip Rıza'yı ailenin bir üyesi gibi görmeye başlamanı istiyorum. | Open Subtitles | والان اريدك ان تسقطى هذا الهراء وتعامليه كفرد من العائلة |
Ve benim yanımda olduğunuz zaman, Bu saçmalığı duymak istemiyorum. | Open Subtitles | وعندما تكونون معي، لا أريد أن أسمع أي من هذا الهراء |
Bu saçmalığı durdurmak için Navarro sizi önerdiğinde... | Open Subtitles | وعندما اقترح النقيب نافارو ان تأتوا لتدحضوا هذا الهراء |
Sözlü ya da sözsüz taahhütlerine saygı göstermek istiyorsun ama Bu saçmalığı boşver, tamam mı? | Open Subtitles | وتريد أن تحترم الاتفاقيّات المسجّلة والغير مسجّلة, ولكن يجب أن تنسى هذا الهراء, |
Bütün Bu saçmalığı güzel, büyük, parlak, neon lambalı bir içki gibi düşün. | Open Subtitles | اعتقد ان كل هذا الهراء عظيم الشراب الكبير والساطع والممتع |
Bırakın Bu saçmalığı. Kefaletimi ödedikten sonra da dua edebilirsiniz. | Open Subtitles | توقفي عن هذا الهراء يمنكم ان تـُصلوا بعد أن تدفعي الكفاله |
Beni arayacağını söyleyeyim ve Bu saçmalığı aşalım. | Open Subtitles | لنقل فقط أنك ستتصل بي و نترك كل هذا الهراء |
Zaten tüm Bu saçmalığı kim okumak ister ki? | Open Subtitles | من الذى يريد القراءة عن عن كل هذه التفاهات على أى حال ؟ |
Benimle ilgili Bu saçmalığı okumakla meşgûldüm. Ne yapıyorsun? | Open Subtitles | لقد كنت منشغلاً أقرأ هذه التفاهات عني وما تفعله |
Merak ediyorum, Bu saçmalığı neden benim seneme denk getirdin. | Open Subtitles | كنت أتسائل فقط عن سبب قيامكِ بهذا الهراء فى العام الخاص بى |
Bu saçmalığı, çocuklara yaymakla ne halt ettiğinizi sanıyorsunuz? | Open Subtitles | ماذا تظنون بحق الجحيم انكم تفعلون تروجون لهذا الهراء للإطفال؟ |
- Bu saçmalığı nasıl dinliyorsunuz? | Open Subtitles | يالهى، كيف يمكن للناس الاستماع الى هذا الكلام الفارغ |
Sonra Bu saçmalığı söyleyen kendine gey bu adamı tutuyorsunuz. | Open Subtitles | وهنا هذا الرجل الشاذ شخصياَ ويقول ذلك الهراء ؟ |
Bu saçmalığı görmesine gerek yok. | Open Subtitles | هي ليست بحاجة لرؤية هذه السخافة. |
Tamam, Bu saçmalığı keselim, suyu kapatalım ve bodrumdan dışarı pompalayalım. | Open Subtitles | حسناً، كفّوا عن الهراء الآن ولنقطع المياه ونصفّي السرداب من المياه |
Açık olmak gerekirse siz ikiniz eğer bir daha benim vakama Bu saçmalığı bulaştırırsanız ikinizi de programdan attırırım. | Open Subtitles | ...هذا صحيح، وكي أكون واضحاً إن قمتما بهذه المهزلة في حالةٍ أخرى من حالاتي فسأطردكما من البرنامج كلاكما |
Bu saçmalığı kesin! | Open Subtitles | أبعد هذة الفضلات من هنا |
Veya gerçek polis memurları gibi . davranıp Bu saçmalığı bitirirsiniz. | Open Subtitles | -لوضع حد لهذا التاريخ السخيف |
Bu saçmalığı artık daha fazla dinleyemeyeceğim. | Open Subtitles | لَم يعُد باستطاعَتي الاستماع لهذا الهُراء |
Sana Bu saçmalığı anlatanın bana bir garezi olsa gerek. | Open Subtitles | أيما أخبركَ بهذه التفاهات لا بُدَ أنهُ يُضمرُ لي الشَر |