Herhalde Bu sandığın içinde uyuşturucu bulamayacağımı söyleyeceksin. | Open Subtitles | أفترض أنكم ستخبروننى أننى لن أجد مخدرات فى هذا الصندوق |
Bu sandığın içinde saklanın. | Open Subtitles | إختبئي داخل هذا الصندوق. لا تخرجي حتّى نناديكِ. |
Yüce Houdini Bu sandığın içinden kurtulacak elleri bunlarla kelepçeliyken. | Open Subtitles | هوديني العظيم سيُفلت مِن هذا الصندوق و هو مُكبّلاً بهذه القيود |
Bu sandığın içinde bir hazine var. Az bir miktarı bile hayat boyu refah sağlayabilir. | Open Subtitles | ثمة كنز داخل هذا الصندوق بعض منه كفيل بجعل الحياة مزدهرة |
Sahip olduğum her şey Bu sandığın içinde. | Open Subtitles | ما احتفظ به فى هذا الصندوق. |
Bu sandığın Hoboken Akvaryumuna mı gitmesi gerekiyormuş? | Open Subtitles | هذا الصندوق من المفترض أن يذهب الى (حوض هوبوكين للأسماك) |
Bu sandığın içindeler. - Aç. | Open Subtitles | انهن في هذا الصندوق |