Sadece köpeğin yüzünde görülen ifade için bu slaytı kullanmak zorundaydım. | TED | أنا مضطرة لاستخدام هذه الشريحة. إنها فقط النظرة على وجه الكلب. |
Yol haritasına ihtiyacımız var ve bu slaytı seçmemin bir nedeni var. | TED | نحتاج إلى وضع خريطة طريق، وأخذت هذه الشريحة لسبب وجيه. |
bu slaytı daha öncede görmüştünüz ama bir fark var. | TED | لقد رأيتم هذه الشريحة من قبل، ولكن هناك تغيير |
Ve ben bu slaytı atıyorum—bu aslında iki ay önce benim— ve bu slaytı atıyorum çünkü en sevdiğim hayvan odalı nautilus. | TED | وسأعرض هذه الشريحة -- هذا أنا، منذ شهرين، في الواقع. وسأعرض هذه الشريحة هنا لأن هذا هو حيواني المفضل نوتي الذي فيه غرف. |