Bu yemek bizi bir süre daha idare eder. Hala bulunabiliriz. | Open Subtitles | هذا الطعام قد يجعلنا نصمد لبعض الوقت وقد يجدوننا بعد ذلك |
Bu yemek, asla yazmadığım mükemmel şiir. | Open Subtitles | هذا الطعام هو قصيدة كاملة، لم يسبق لها أن كتبت |
Bu yemek senin kendini ve beni temize çıkarışın olabilir. | Open Subtitles | يمكن أن يكون هذا العشاء عن اعترافك و إيضاح أمري. |
Bu yemek kusursuz olmalı, anladın mı? | Open Subtitles | أنا بحاجة إلى أن يكون هذا العشاء مثالياً,أتفهمين؟ |
Bu yemek için sana şükürler olsun. Hepinize afiyet olsun. | Open Subtitles | ليُبارك الرب هذه الوجبة و أن نتمتع بها . آمين |
Bu yemek alelade görünüyor, ama tadı fevkalade! | Open Subtitles | هذا الطعام يبدو غريباً لكن طعمه رائع بشكل غريب |
Yüce babamız, Bu yemek bu barınak ve refakatin için teşekkür ederiz. | Open Subtitles | نشكرك يا الله على هذا الطعام وهذا المأوى وهذه الصحبة |
Bu yemek için ve bizi bir araya getirdiğin için sana şükürler olsun. | Open Subtitles | نشكرك على هذه الأيام نشكرك على هذا الطعام نشكرك على جمعنا سويا بارك لنا |
Belki de bendendir, insan duyularını yaşamayalı çok oldu ama Bu yemek güzel kokmuyor. | Open Subtitles | قد يكون هذا شعوري وحدي مر زمن منذ جربت الحواس البشرية.. ولكن رائحة هذا الطعام ليست شهية |
Benden mi, yoksa Bu yemek mi iyi değil? | Open Subtitles | أهذا شعوري وحدي أم أن هذا الطعام ليس شهياً؟ |
Bak Doktor, Bu yemek Lavon için çok önemli o yüzden rahatlamaya ve eğlenmeye çalış. | Open Subtitles | حسنا دكتورة , هذا العشاء له أهمية قصوي لدي لافون لذا دعينا فقط نحاول الاسترخاء والاستمتاع |
sanırım Bu yemek bize önemli bir ders veriyor. | Open Subtitles | حسناً, أعتقد بأن هذا العشاء يقدم درساً قيماً |
Ayrıca, onu aklından çıkarmak için bir şeye ihtiyacın olduğunu biliyordum ama görüyorum ki Bu yemek pek işe yaramıyor, o yüzden... | Open Subtitles | وعلاوةً على ذلك , لقد عَلمِتُ بأنكَ إحتِجتَ شيئاً لكيّ يبعد تفكيرك عنها، لكن بإمكاني رؤية بأن هذا العشاء لا ينفع لذا... |
Bence Bu yemek bitti, sence de öyle değil mi? | Open Subtitles | أعتقد أنّ هذا العشاء انتهى، ألا تظنّي ذلك؟ |
Demek ki Bu yemek dışında kaybedilecek başka şeyler var. | Open Subtitles | الذي يقترح أن هناك أكثر من مجرّد هذه الوجبة. |
Ve sizi temin ederim, General, Bu yemek daha yeni başladı. | Open Subtitles | وأؤكد لك يا سيادة اللواء أنّ هذه الوجبة ما زالت في بدايتها |
Tanrım, sana Bu yemek ve tüm cömertliğin için şükran duyuyoruz ve Sheldon'ın işinin başına dönmesine yardım etmen için duacıyız. | Open Subtitles | يا إلهي نشكرك على هذه الوجبة وعلى كل نعمك و ندعوك بأن تعيد شيلدن إلى كرسيه الهزاز |
Bu yemek rezervasyonuna gidemeyeceksin. | Open Subtitles | ذلك العشاء المتحفظ .سوف تفوته ايها الوغد |
Bu yüzden bana General Tso'nun tavuğu ve bu logoyu Bütün bunlar evrenle ilişkilidir. Ama Bu yemek de yaklaşık 10 yıl sürdü | TED | حتى لي ،دجاج الجنرال تسو و هذا الشعار هم جميعاً متصلون بشكل كوني. ولكن هذا الطبق أيضاً استغرق نحو ١٠ اعوام |
Ama varsayalım ki Bu yemek, akşam yemeği değil de, öyle yemeği. | Open Subtitles | و لكن لنفترض أن تلك الوجبة لم تكن العشاء .. بل كانت الغداء ؟ |
Bu yemek kuralı delice. Bunun yüzünden ölebilirdik. | Open Subtitles | فكرة قاعدة الطعام تلك مجنونه كدنا نموت بسببها |
Aşağıda, bu karanlığın içinde, Bu yemek ender rastlanan bir bolluk. | Open Subtitles | هُنا في الظلام، وجبة الطعام هذه مصدر ثمين و نادر. |
Şimdi bu, yemek. | Open Subtitles | هذا هو الطعام وأتعلمين ما هو أفضل؟ |
Errr... Bu yemek olacak. | Open Subtitles | هذا بسبب العشاء |
Bana kalırsa Bu yemek biraz... | Open Subtitles | شخصياً،أعتقد إنّ الترتيبَ الكاملَ قليلاً... |
Bu yemek bundan daha iyi gidemezdi bence. Delirdin mi sen? | Open Subtitles | لا أظن بأن العشاء كان يمكن أن يكون أفضل من ذلك |
Bu akşam Bu yemek masasında bir sürü yalan söylendi. | Open Subtitles | لقد قبلت الكثير من الأكاذيب على طاولة العشاء هذه الليلة، |
Bu yemek ve güzel arkadaşlar için minnettarız. | Open Subtitles | شكرا لهذا الوجبة وهولاء الرفاق الرائعين. آمين. |