ويكيبيديا

    "bucaksız" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الشاسعة
        
    • واسع
        
    • الهائل
        
    • المفتوحة
        
    • الواسع
        
    • الواسعة
        
    • الشاسع
        
    Ve tekrar, bu devasa hava ordusu yola çıkıyor ve her yarasa uçsuz bucaksız Kongo ormanlarındaki kendi yuvasına geri dönüyor. Open Subtitles بعدها، مرةً أخرى، يُقلع الأسطول الجوي الهائل، يعود كل خفاشٍ لرقعته الخاصة به من غابات الكونغو الشاسعة.
    En muhteşem olaylardan bir tanesi Doğu Afrika'nın uçsuz bucaksız düzlüklerinde yer alır. Open Subtitles إحدى أكثر الأحداث إذهالاً تحدث في السهول الشاسعة المفتوحة لشرق أفريقيا
    Ne kadar engin, uçsuz bucaksız ve akıllara zarar büyüklükte olduğuna inanamazsınız. Open Subtitles لن تصدق كم هو كبير و واسع بشكل ضخم لن يصدقه عقلك
    Bizler 10 yıllık bir dijitale dönülştürme programı kuruyoruz. Amacımız: bu uçsuz bucaksız arşivi devasa bir bilgi sistemine dönüştürebilmek. TED ونحن بإعداد برنامج رقمنة 10 سنوات حيث يهدف الي تحويل هذا الأرشيف الهائل الي نظام معلومات عملاق.
    Uçsuz bucaksız steplerde savaşmaya alışmış bir ordu için bu geçilmez bir engel gibiydi. Open Subtitles و جيش بدوي . .يكافح من أجل سهوله المفتوحة
    Bu yüzden, bu uçsuz bucaksız ve yalnız evrende, biz muhteşem bir şekilde iyimserizdir. TED وهذا هو السبب أنه في هذا الكون الواسع الوحيد، نحن متفائلون بشكل جد رائع.
    Bu büyük, uçsuz bucaksız, sessiz ve belki de en çok ihmal edilen uluslararası kriz için bir şey yapabilir miydik? TED هل يسعنا فعل شيء حيال هذه الأزمة العالمية الكبيرة الواسعة الصامتة وربما الأكثر إهمالًا؟
    Bu donmuş uçsuz bucaksız denizin ortasında onu veya yavrusunu hiçbir yırtıcı bulamaz. Open Subtitles في منتصف هذا البحر الشاسع المتجمد لا يستطيع مفترس الوصول إليها أو لصغيرها.
    Sonra, bir kez daha, bu muazzam hava filosu havalanır ve her yarasa uçsuz bucaksız Kongo ormanlarındaki kendi bölgesine geri döner. Open Subtitles بعدها، مرةً أخرى، يُقلع الأسطول الجوي الهائل، يعود كل خفاشٍ لرقعته الخاصة به من غابات الكونغو الشاسعة.
    Bu uçsuz bucaksız yeni küresel ağda ana merkezler şekillenecek ve bir kez daha güç el değiştirecek. Open Subtitles في هذه الشبكة العالمية الشاسعة الجديدة، ستتكوّن محاور جديدة. ومجدداً، ستتغير القوى.
    Günde 50 mil'den (80 km) fazla yol katederek bu uçsuz bucaksız, beyaz araziyi geçen küçük beyaz tilki gerçek bir zorlu çekim oldu. Open Subtitles الثعلب الأبيض الصغير الذي يمكنه تغطية خمسين ميلاً في اليوم عبر هذه الأرض البيضاء الشاسعة هو تحدٍ كبير في التصوير
    Uçsuz bucaksız mesafelerin aşılamaz olduğu, küçük ülkelerin daha büyük komşularından kaçamadığı, karayla çevrilmiş ülkelerin fakir olmaya mahkum edildiğini bize anlatıyor. TED يقول لنا أن البلدان الغير ساحلية محكوم علها بالفقر، أن البلدان الصغيرة لا يمكنها تجاهل البلدان الكبيرة المجاورة تلك المساحة الشاسعة لايمكن تجاوزها.
    Düştüm, ateşe değil fakat uçsuz bucaksız, donmuş bir araziye düştüm. Open Subtitles لقد وقعت,ليس في النار و لكن في مكان واسع,في القفار المجمدة
    Şimdi yalnızım, kayıp ve yalnız, uzak, uçsuz bucaksız, başıboş dünyada. Open Subtitles أوحيد انا الآن , تائه و وحيد في عالم رحال , بعيد و واسع
    Ama bu alet daha çok uzay gibi uçsuz bucaksız bir şeyi küçültmek için, örneğin, senin ağzın gibi. Open Subtitles لكن هذه الأداة أكثر مناسبة لتقليص اى شيء واسع كفمك هذا مثلاً
    Okyanusun dört bir yanında yırtıcı hayvanlar ve avları uçsuz bucaksız mesafelerde oynanan üç boyutlu ölümcül bir saklambaç yarışı içindedirler. Open Subtitles في خضم هذا المحيط، المفترسات والطرائد محكومة بلعبة استغماية خطيرة ثلاثية الأبعاد حدودها أطراف هذا المحيط الهائل.
    Uçsuz bucaksız Kuantum Buzdağının sadece bir kısmı. Open Subtitles الرأس التقليدي لجبل جليد الطاقةالميكانيكية الهائل.
    Biz, bu uçsuz bucaksız evrende enerji ve madde ve kimya ve fizik evreninde yalnız mıyız? TED هل نحن وحيدون في ذلك الكون الواسع من الطاقة والمادة والكيمياء والفيزياء ؟
    Uçsuz bucaksız çöllerden oluşan topraklar Orta Asya'dan batıya doğru uzanıyor. Open Subtitles الارض المحايدة الواسعة من الصحاري ذلك الإمتداد غربي إلى حدود آسيا الوسطى.
    Bu, fırtına korkusudur gemide hastalık korkusudur uçsuz bucaksız denizin korkusudur. Open Subtitles الخوف من العواصف الخوف من الدوار على متن السفينة الخوف من الإمتداد الشاسع

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد