ويكيبيديا

    "budapeşte'ye" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • إلى بودابست
        
    Budapeşte'ye gidiyormuşsun. Bir gizli operasyon durumu var. Open Subtitles سمعت أنك ذاهب إلى بودابست إن لدينا موقفا سريا للغاية
    Budapeşte'ye gidiyormuşsun. Bir gizli operasyon durumu var. Open Subtitles سمعت أنك ذاهب إلى بودابست إن لدينا موقفا سريا للغاية
    Yarın Budapeşte'ye doğru yola çıkıyoruz yolculuğa hazır bir şekilde erkenden burada olmanı tavsiye ederim. Open Subtitles الآن، ستسافرين إلى بودابست غداً. أنصحك بالتواجد هنا مبكراً بأمتعتك ومستعدة للذهاب. لا تحاولي إحراجي أكثر من ذلك.
    Onları, polis ve orduya rapor vermeleri için Budapeşte'ye gönderin. Open Subtitles ـ أجل ، سيدي أرسلْهم إلى بودابست لتقديم تقريراً عن الشرطةِ والأعمال العسكرية
    Kocam FBI sorgusuna alındığında Budapeşte'ye gidiyordum. Open Subtitles لفد كنت في طريقي إلى بودابست عندما تم القبض على زوجي من طرف الإف بي أي
    Efendim, ben o adamı bulabilirim. Budapeşte'ye gitmeme izin verin. Open Subtitles يا سيدي سأجد هذا الرجل دعني أذهب إلى بودابست
    Budapeşte'ye Hindistan-Macaristan zirvesi için gidiyor. Open Subtitles لأن سيذهب إلى بودابست من أجل القمة الهندية الهنغارية
    "Cegled'deki tümen komutanından bir telefon geldi bana "Budapeşte'ye gitmen gerek durum acil!" dedi. Open Subtitles جريجوري دوبرينوف الجيش السوفياتي تلقيت اتصالاً من قائد فرقتي في سيغليد أخبرني أنه يتوجب بي الذهاب إلى بودابست لحالة طارئة
    Budapeşte'ye hoş geldiniz Sayın Büyükelçi. Buraya gelmekle bize şeref verdiniz. Open Subtitles "يسرني قدومكم إلى "بودابست وإنه لشرف أن أرحب بكم
    - Biliyoruz tabi! İstanbul'a. - Ben Budapeşte'ye gidiyorum. Open Subtitles "بالتأكيد نعلم سنذهب إلى "إسطنبول - أنا سأذهب إلى "بودابست" أركبوا - [ بودابست عاصمة هنغاريا#]
    Nişanımızı ilan etmek üzere haftaya, onunla beraber Budapeşte'ye gitmemi istiyor. Open Subtitles يريد مني الذهاب معه إلى بودابست... الأسبوع القادم لإعلان خطبتنا.
    Haftaya onunla Budapeşte'ye gidip, nişanımızı duyurmmaızı istiyor. Open Subtitles يريد مني الذهاب معه إلى بودابست... الأسبوع القادم لإعلان خطبتنا.
    Şimdi Budapeşte'ye gidelim. Bana acayip içki lazım. Open Subtitles ،"لنذهب الآن إلى "بودابست أحتاج إلى مشروب
    Tokyo'dan direkt Budapeşte'ye uçacağım. Open Subtitles سو احلق مباشرة من توكو إلى بودابست.
    Gerekirse, Budapeşte'ye geçeceğim. Open Subtitles إذا احتاج الأمر ، فسآتي إلى بودابست
    Varacağız, ama dikkat etmezsen Budapeşte'ye varacağız. Open Subtitles نحن سنبحر إلى بودابست لوكنتغيرحذراًًً!
    Bu uçak Doğu Avrupa'ya gidiyor. Budapeşte'ye. Open Subtitles (إنّها رِحلة إلى شرّقِ أوروبا، إلى (بودابست
    Kraliyet Havayolları, Uçuş 904 A terminali, 7 numaralı kapıdan Budapeşte'ye gitmek üzere kalkış için hazırdır. Open Subtitles الخُطوط الجوية الملكة الرحلة رقم 904 (والمُتوجِهه إلى (بودابست مُسّتعِدة الآن للإقلاع إذّهبوا إلى الممر A
    - Budapeşte'ye mi gidiyorsun? Open Subtitles أنت ذاهب إلى بودابست ؟
    Vekillerden biri Tungsten zehirlenmesi geçirmiş ve hemen Budapeşte'ye gitmem gerekiyor. Open Subtitles أحد الحكام لديه تسمم بعنصر (التنغستن) من كل العناصر ويجب أن أرحل إلى (بودابست) في الحال

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد