| Ve işte bir sunucu üzerinde bir kaç hafta önce bulduğumuz bir dosya örneği. | TED | و هذا مثال لملف وجدناه في خادم قبل عدة اسابيع |
| Bu Bahama, Topsail Cay'de bulduğumuz bir tabak parçası. | Open Subtitles | هذه قطعة من صحن وجدناه في البهاما قريباً من توبسايل كاي. |
| Santral zamanla aşınmış da olsa tedbir ekipmanları var ama sahada dolanırken bulduğumuz bir deliye mi inanacağız? | Open Subtitles | شكراً لك. المحطة لديها تأمين ضدّ التعطّل عفى عليه الزمن، لكن أيُفترض بنا تصديق مجنون يهذي وجدناه في حقل؟ |
| Olay yerinde bulduğumuz bir şey. | Open Subtitles | هذا شيء وجدناه في موقع الحادثة |
| Olay yerinde bulduğumuz bir şey. | Open Subtitles | هذا الشيء وجدناه في مسرح الجريمة |
| Bu Bahama, Topsail Cay'de bulduğumuz bir tabak parçası. | Open Subtitles | هذه قطعة من صحن ..وجدناه في البهاما. قريباً من توبسايل كاي... |
| Bir şey daha var, Leila. Laboratuvarınızda bulduğumuz bir şey. | Open Subtitles | ثمّةَ شيءٌ آخر (ليلى) شيء وجدناه في مختبراتكم |
| Bu Londra Müzesi Çin tarihi bölümünden çalınmış ve Rich'in kasasında bulduğumuz bir Ming Hanedanı vazosu. | Open Subtitles | انها إناء سلالة مينغ مسروقة من المتحف الجناح الصيني وجدناه في محل (ريتش).. |