İplerden kurtulduğuma göre, bu gemiden kurtulmanın bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | أنا حر أخيرا لابد أن نجد طريقة للخروج من السفينة |
Dagnine buraya gelmeden önce, dışarıya çıkmanın bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نجد مخرجاً قبل أن يصل داجنين إلى هنا |
İşbirliği yapmak için bir yol bulmalıyız dış politika... aşılması güç engellerle dolu. | Open Subtitles | يجب أن نجد طريقة للتعاون.. بينما ندرك أن السياسة الخارجية لا تدار بالوكالة |
Denklemi çözmek için bir yol bulmalıyız bölme işlemi olmadan. | TED | اذاً ،علينا إيجاد طريقة لحل هذه المعادلة بدون عملية قسمة. |
Eğer buraya geri gelmek zorunda kalırsam, işler kanlı bir hale gelecek. Belki de bunu şimdi halletmeliyim. Charlene'i bulmalıyız. | Open Subtitles | لو اضطررت للمجيء ثانيه ستصبح الأمور دمويه ربما لا بد من انهاء الأمر الآن لا بد أن نعثر على شارلين |
- Başka bir yol bulmalıyız. - Son şansımız büyü. | Open Subtitles | نحتاج لطريقة أخري أعتقد أن السحر سيكون أفضل رهانٍ لنا |
Kadını ve kızı bulmalıyız. Bölge'den bir ekibi alarma geçirdim. | Open Subtitles | يجب ان نجد الزوجه و الفتاه لقد ارسلت لتحذير المنطقه |
- Durdurmanın bir yolunu bulmalıyız. - Silahın yerini bilmiyorum. | Open Subtitles | يجب أن نجد طريقة لنوقفه أنا لا أعلم مكان السلاح |
Daha iyi ve daha yapıcı bir uğraş bulmalıyız sana. | Open Subtitles | يجب ان نجد مخرج افضل من هذا مخرج يفيدنا اكثر |
Biliyor musunuz, belki de polisin daha az olduğu bir yerde okul bulmalıyız. | Open Subtitles | أتدرون, يجب أن نجد مدرسه بها عدد أقل من الشرطين في كل مكان |
Yardım etmenin bir yolunu bulmalıyız. Atladığımız bir efsane olmalı. | Open Subtitles | ، علينا أن نجد طريقة لمساعدتها ربما هناك أسطورة نفتقدها |
O hâlde kazandığı tüm puanların bir kerede silinmesini sağlayacak bir ceza bulmalıyız. | Open Subtitles | بهذه الحال يمكننا أن نجد عقاباً حيث يخسر التلاميذ كل النقاط مرة واحدة |
Eğer buradan çıkmak istiyorsak, başka bir çıkış yolu bulmalıyız. | Open Subtitles | إذا كان علينا الهروب من هنا علينا إيجاد طريقه أخرى |
düşündüm de, belki Emma için yeni bir yayıncı bulmalıyız. | Open Subtitles | و كنت أتسائل إذا كنا نستطع إيجاد ناشر جديد لإيما |
Worthington Fuller denilen bu ürünü satın alacak 35 milyon alıcı bulmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نعثر على 35 مليون مشترى للمنتج المسمى " وورثينجتون فوللر" |
Sadece Marshall ve sizin saçınızla aynı renkte bir peruk takan birini bulmalıyız. | Open Subtitles | نحتاج فقط لإيجاد شخص شخص ما يلبس شعر مستعار مشابه للون كمارشال وشعرك. |
Tamam, paranın Stans'tan hırsızlara nasıl gittiğini bulmalıyız. | Open Subtitles | لابد أن نكتشف كيف وصل المال من موريس ستانز إلى اللصوص |
Yetkililer onu bulmadan önce bulmalıyız Başını daha fazla sokmadan önce | Open Subtitles | يجب ان نجده قبل البوليس قبل ان يقع في مشاكل اكثر |
Bir gemi bulmalıyız... ve sanırım buralardaki tek gemi Ayrılıkçıların gemisi. | Open Subtitles | علينا ايجاد سفينة واعتقد ان الوحيدة القريبة من هنا تخص الانفصاليون |
All Spark'ı aramak için geldik. Ve Megatron'dan önce bulmalıyız. | Open Subtitles | نحن هنا نبحث عن الالسبارك ويجب ان نجده قبل ميغاترون |
Bu çok iyi bir fikir Tilde ama önce masa örtüsü ve peçete ve sonra sana güzel bir elbise bulmalıyız,değil mi anne? | Open Subtitles | إنها فكرة رائعة . لكن علينا العثور على بعض أغطية المائدة والمناشف وبعدها سنعثر على ثوب جميل لك ، أليس كذلك أمي ؟ |
- Ancak bir eşleşme bulsak bile, girdiği olay yerini bulmalıyız. | Open Subtitles | على تطابق, لازلنا نحتاج. لتجربته في مسرح الجريمة إن استطعنا إيجاده. |
Tamam, gerçekten onu bulmalıyız, aptalca bir şey yapmadan önce. | Open Subtitles | حسنا نريد ان نجدها حقا قبل ان تفعل شيء غبي |
Bir kara deliğin Dünya'yı yutup yutamayacağını belirlemek için öncelikle nerede olduklarını bulmalıyız. | TED | لكي نحدد هل يستطيع ثقب أسود أن يبتلع الأرض، يجب علينا أولًا أن نعرف أين تتواجد. |
Biz bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نفكر فى طريقة لقتله قبل أن يأتوا إلى هنا |
Çünkü hiç kuralımız yok. Bütün bu kavgaları durdurmanın bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | لأننا لا نملك قوانين مشؤومة، علينا اكتشاف طريقة لتسوية هذه الخلافات كلها |