Yürü dersem, hayatın buna bağlıymış gibi hareket edeceksin. | Open Subtitles | اذا قلت: اذهب تحرك كأن حياتك تعتمد على ذلك. |
Hayatınız buna bağlıymış gibi uğraşın. | Open Subtitles | أدين المطلوب منكن، فإن حياتكن تعتمد على ذلك |
Hayatınız buna bağlıymış gibi uğraşın. | Open Subtitles | أدين المطلوب منكن، فإن حياتكن تعتمد على ذلك |
Gecenin yarısında kalkıp sanki hayatı buna bağlıymış gibi duvarı ellemesinin nedenini bilemeyiz. | Open Subtitles | من يعلم مالذي جعلها تستيقظ في الثالثة صباحا وجعلها تهيم على وجهها هنا وتبدأ في لمس الجدار كأن حياتها تعتمد عليه ؟ |
Ve hayatlarımız da buna bağlıymış gibi bu şeye sarıldık ama bu bizi öldürüyor. | Open Subtitles | ونحن نعتمد على هذه الشيء وكما ان حياتنا تعتمد عليه لكنه يقتلنا |
Hayatın buna bağlıymış gibi yap tatlım. | Open Subtitles | كما لو أن حياتك تعتمد على هذا يا حلوتي. بسرعة. |
Hayatın buna bağlıymış gibi. | Open Subtitles | كما لو أن حياتكِ تعتمد على ذلك. |
Hayatım buna bağlıymış gibi sorunlardan kaçmakla uğraşıyorum. | Open Subtitles | تفادي الاضطرابات حياتي تعتمد على ذلك |
Sanki hayatın buna bağlıymış gibi. | Open Subtitles | فحياتك هذه تعتمد على ذلك. |
Hayatın buna bağlıymış gibi çiz, Elliot. | Open Subtitles | "حياتك تعتمد على ذلك "اليوت |
Sanki hayatınız buna bağlıymış gibi davranmalısınız. | Open Subtitles | عليك أن تقتنع به وكأن حياتك تعتمد عليه |
Sanki hayatınız buna bağlıymış gibi son bir Noel. | Open Subtitles | عيد ميلاد أخير... كما لو كانت حياتكم... تعتمد عليه. |
Hayatınız buna bağlıymış gibi temizleyin. | Open Subtitles | الآن، نظفوا كأن حياتكم تعتمد على هذا. لأنه كذلك! |