| Özür dilerim, efendim. bunu yapabileceğimi hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا آسف يا سيدي ولكن لا أعتقد بأني أستطيع فعل ذلك |
| Galiba bunu yapabileceğimi düşünmekle aptallık ettim. | Open Subtitles | أعتقد انني كنت غبياً جداً أعتقدت أنني أستطيع القيام بهذا |
| Ama o olmadan artık bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لكن من دونها، لا أعتقد أنني أستطيع ذلك بعد الآن |
| Ömrüm boyunca kimseyi isteyerek kırmadım ve bunu yapabileceğimi hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا أبداً ما آذيت أي واحد بتعمد وأعتقد بإنه لا يمكنني فعل هذا |
| Hayatımda sen varken bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد أنني قادر على ذلك بوجودك في حياتي |
| Ödüm bokuma karıştı. bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | ،أنا خائف للغاية لا أعتقد أنه يمكنني فعل ذلك |
| bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | .... ـ ـ لا ، لا ، لا أظن أنه يمكنني ذلك |
| Evet. bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | أجل ، لا أعتقد أنني سأفعل هذا |
| Özür dilerim, efendim. bunu yapabileceğimi hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا آسف يا سيدي ولكن لا أعتقد بأني أستطيع فعل ذلك |
| İçmemiş olsam bile bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | يا إلهي لا أظنني أستطيع فعل ذلك حتى لو أنني لم أشرب الكحول |
| Sanki bu ilkel duygu beni ele geçirmiş gibi ve bunu yapabileceğimi biliyorum. | Open Subtitles | الأمر مثل الإحساس الأساسي الذي سيطر علي وأعلم أنني أستطيع فعل ذلك |
| Olmaz, bunu yapabileceğimi sanmıyorum. bunu yapabileceğimi... | Open Subtitles | لا أعتقد أنني أستطيع القيام بهذا ..لا أعتقد أنني |
| Artık bu konu üzerinde düşünmüyorum. Artık bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | ،لم أعد أفكر بهذه الأمور لا أعتقد أنني أستطيع القيام بهذا الآن |
| Onunla bunu yapabileceğimi biliyordum. | Open Subtitles | حسناً، برفقتها، كنت أعلم أنني أستطيع ذلك |
| Yalnızca bir saniye içinde fikrim değiştiği için bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لقد غيرت رأيي قبل لحظة فقط. لا أستطيع ذلك. |
| Buraya ailemi güvende tutmak için geldim ama artık bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | قدمت هنا لأبقي عائلتي بأمان ولا أظن أنه يمكنني فعل هذا بعد الآن |
| bunu yapabileceğimi düşünmedim. | Open Subtitles | لم أظن أني قادر على ذلك |
| Burada sözünü kesmek zorundayım çünkü bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | دعني اوقفك هنا لأنه لا أظن أنه يمكنني فعل ذلك |
| Tennessee Lisesi'nin bugüne kadarki kayıtları bunu yapabileceğimi söylüyor. | Open Subtitles | سجلت رقم عالي في مدرسة "تينيس" لأجل هذا اليوم قالوا بأنه يمكنني ذلك. |
| - Tabii. bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد بأنني سأفعل هذا |
| - bunu yapabileceğimi sanmıyorum. - Kendini başarısızlığa şartlandırma. | Open Subtitles | لا اعتقد انني استطيع فعلها لا تجهز نفسك للفشل |
| Azimliydim ve bunu yapabileceğimi göstermek istedim. | TED | وقررت حينها أن أثبت لهم أني أستطيع القيام بذلك. |
| Beni misafir edip gidebileceğim okullar sunuyorsun ama bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | أنتِ ترعينني و تقدمي لي , فرص للدخول إلى تلك المدارس لكني لا أظن أني أستطيع فعل هذا |
| Ve seni seviyorum, ama bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | انا احبك, ولكني لا اعتقد اني يمكنني القيام بذلك |
| bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لا اعتقد ان بإمكاني فعل ذلك |
| bunu yapabileceğimi bilmiyordun. | Open Subtitles | انك لا تعلم أننى استطيع فعل ذلك ارفع يديك للاعلى |
| Ama bunu yapabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | لكن لا اعتقد بانني استطيع فعل هذا |