Bak, Bunun için üzgünüm. Yani, iznin olmadan sana dokundum. | Open Subtitles | أنا آسف بشأن ذلك أقصد لمسك بدون إذن |
Bunun için üzgünüm, tazminatları hazırlanacak. | Open Subtitles | آسف على ذلك. ما هو مهم اكثر من كل هذه الشهادات لديهم |
Bunun için üzgünüm, ama şimdi kolundan biraz kan almam gerek. | Open Subtitles | آسف بشأن هذا ولكني سأحتاج لهذه الذراع حتى أحصل على بعض الدم |
Bunun için üzgünüm ama... sizi daha fazla besleyemem, bunu karşılayamam. | Open Subtitles | أنا آسف على هذا لكن أنا لا أستطيع اطعامك بعد الآن، أنا لا أستطيع توفيرة. |
Seni uyuşturmamız gerekiyordu. Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | كان علينا أن نـُخدرك آسف حيال هذا |
Ama malesef, senin ölme zamanın geldi. Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | لكن لسوء الحظ، ذلك يعني أنّ وقت موتك قد حان، آسف حيال ذلك. |
Bunun için üzgünüm efendim. | Open Subtitles | آسف بشأن ذلك يا سيدي |
Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | اه آسف بشأن ذلك, |
Evet, Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف بشأن ذلك .. |
Ateş etmeliydim, duygularımın yoluma çıkmasına izin verdim ve Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | كان يجب أن أستغل الفرصه و أطلق عليه النار وقد جعلت مشاعرى تؤثر على قرارى و أنا آسف على ذلك |
Bunun için üzgünüm. Gerçekten hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | أنا آسف على ذلك ، حقيقةً ليس لدي فكرة |
Ve Bunun için üzgünüm ama bu yazılım benim. | Open Subtitles | وأنا آسف على ذلك لكن هذا البرنامج لي |
Evet, Bunun için üzgünüm. Parmaklarını indirimden aldım. | Open Subtitles | نعم , أنا آسف بشأن هذا , لقد حصلت على أصابع الابهام خاصتك من ساحـة بيع |
Evet, Bunun için üzgünüm dostum. Ama anahtarlar lazım, arabayı çekecekler. | Open Subtitles | آسف بشأن هذا يا رجل، أحتاج للمفاتيح وحسب، سوف يتم قطر سيارتنا |
Bunun için üzgünüm, arkadaşlar. Ve naçizane özürlerimi kabul buyurun. | Open Subtitles | آسف على هذا يارفاق واعتذر بتواضع |
Bunun için üzgünüm gündelik konuşma kısmını kapatıp onu ilginç ve tırıvırı bilgiler vermesi için yönlendirmiştim. | Open Subtitles | نعم، آسف حيال هذا. لقد أبعدتها عن اللغة العاميّة ووجهتها نحو "الحقائق الممتعة" والحكايات السخيفة. |
Biraz manipülatifti biraz da duygusal etki yaratmış olabilir Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | ...كان مَقْطعاً مُتلاعِباً ...وكان ذلك نوعاً ما بسبب ردة فعل عاطفية وأنا آسف حيال ذلك |
Bunun için üzgünüm. Uzun sürmez. | Open Subtitles | أسف بشأن ذلك لن يستغرق وقتاً طويلاً |
Bunun için üzgünüm, Bayan Dabney, ama siz onu içeriye almamalıydınız. | Open Subtitles | أنا آسفة بشأن ذلك يا سيدة دابني , لكن أنتِ ربما ماكان يجب أن تسمحلي له بالدخول |
Neler yaşadığını anlayamıyorum ve Bunun için üzgünüm. | Open Subtitles | لا يمكنني فهمُ ما مررتَ به و أنا آسفة على ذلك |
Bunun için üzgünüm doktor, aramız iyi mi? | Open Subtitles | أعتذر بشأن هذا يا دكتور هل أنتَ بخير ؟ |
Bunun için üzgünüm. Pantolonumu indiriyordum. | Open Subtitles | اسف بشأن ذلك فقد كنت اخلع سروالي |
Ben... ben Bunun için üzgünüm, ...ama beni vuracağını biliyordum. | Open Subtitles | أنا .. آسفة لهذا لكني عرفت أنك ستطلق النار علي |
Bunun için üzgünüm Bayan Gomez. | Open Subtitles | انا آسف بخصوص هذا ، آنسه قوميش |
Bunun için üzgünüm millet, değişken bir havaya denk geldik. | Open Subtitles | آسفة على هذا يا رفاق إنّه اضطراب جوّي خفيف |
Bunun için üzgünüm, çok meşgul bir adamım. | Open Subtitles | حسنًا، أسف بشأن هذا فأنا رجل مشغول |