Ve belki senin için bir şey ifade etmeyebilir, fakat burada duruyorum. | Open Subtitles | وربما هذا لا يعني أي شيء لك لكنى أقف هنا |
Tam burada duruyorum. Görüyor musun? Ve de telefondayım. | Open Subtitles | إسمعي ، ليس لديّ مشاكل مع المهرّجين أنا أقف هنا. |
Bugün burada duruyorum ama, keşke lisede daima kalabilsem, fakat elimde değil. | Open Subtitles | أقف هنا اليوم لا يسعني سوى أن أتمنى لو أستطيع أن أبقى في المدرسة للابد |
Ben şimdi burada duruyorum olması, mutlu ve sağlıklı, bu söylemeliyim. | Open Subtitles | حقيقة أنني واقف هنا الآن . سعيد و بصحة جيدة ستقول لك هذا |
Ben burada duruyorum, sen orada duruyorsun, ve ikimizde aynı şeyi düşünüyoruz, değil mi? | Open Subtitles | تعلم، أنى أقف هنا وأنت تقف هناك ونحن نفكر فى الشىء ذاته، أليس كذلك؟ |
Çünkü ben hep burada duruyorum, sen de mutfakta oluyorsun. | Open Subtitles | لأنّني دائماً أقف هنا وأنتِ دائماً في المطبخ. |
Üç gün, üç gece ÖIüm'le güreştim ve şimdi de size anlatmak için burada duruyorum. | Open Subtitles | لقد تصارعت مع الموت لثلاثة أيام وليالي وإنني أقف هنا كي أخبرك بشأنه |
Ve bu kelimeler sebebiyle şu anda burada duruyorum tutku dolu olarak, sizden bugün bu düşleri kuran çocuklarınız için cesur olmanızı istiyorum. | TED | وبسبب تلك الكلمات أنا أقف هنا مليئة بالعاطفة، أطلب منكم أن تكونوا شجعان من أجل الأطفال الذين يحلمون بتلك الأحلام اليوم. |
İkinizle beraber burada duruyorum... tam önümüzdeki şeyi görmediğinizi söylüyorsunuz. | Open Subtitles | أقف هنا بكلاكما... يخبرني بأنّك لا ترى الذي أمام نا تماما. |
Ben olamam. Ben burada duruyorum. | Open Subtitles | لا يمكن أن يكون أنا إنني أقف هنا |
Tam burada duruyorum ve sana herhangi bir kontrolü karşılayamayacağımı söylüyorum. | Open Subtitles | أنا أقف هنا وأخبرك... بأنني لا يمكنني تحمّل تكلفة الفحص |
Ama yine de gec kaldiniz! Senin yuzunden ne zamandan beri burada duruyorum! | Open Subtitles | لكن مع ذلك تأخرت فأنا أقف هنا بسببك |
Elimde bir çıktıyla burada duruyorum. | Open Subtitles | أنا أقف هنا بنصوص في يدي |
Neden burada duruyorum? | Open Subtitles | لماذا أقف هنا ؟ |
Benimle konuş! burada duruyorum! | Open Subtitles | تكلم معي أنا، أنا أقف هنا |
Her şeyden önce, ben burada duruyorum. Seni duyabiliyorum. | Open Subtitles | الأول، أنا واقف هنا أستطيع سماعكما |
Ve ben burada duruyorum çünkü korkudan donakaldım. | Open Subtitles | وانا واقف هنا لانني خائف ومتجمد |
burada duruyorum. | Open Subtitles | انا واقف هنا. |
Saatlerdir burada duruyorum. Ve yorulmaya başladığımı hissediyorum. | Open Subtitles | لقد كنتُ أقف هُنا لساعات، وبدأتُ أشعر بتعبٍ. |
- Tam burada duruyorum ahbap. - Kapa çeneni Rusty. | Open Subtitles | يا صاح , انا اقف هنا حسنا , اصمت , راستي |
Tam burada duruyorum. Beni hapse yollamak mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | . إننى باق هنا أتريدون أن تُرسلونى إلى السجن ؟ |