ويكيبيديا

    "burada konuşurken" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بينما نتحدث
        
    • نتحدث الآن
        
    • بينما نحن نتحدث
        
    Biz burada konuşurken, bir kadının gözlerinin benim şüpheli, engin noktalamamın ve mantıklı, açık cümlelerimin üzerinde gezindiğini biliyor musun? Open Subtitles هل تعلم أنه بينما نتحدث عيون المرأة تراقب ترقيمي العميق الغير ثابت و جملي المنطقية الغير ملحوظة ؟
    Biz burada konuşurken, CTU da maddeyi ele geçirmek için gizli bir operasyon yapıyor. Open Subtitles تدير وحدة مكافحة الإرهاب عمليةٍ سرية لاسترجاعهم بينما نتحدث
    Bu yüzden biz burada konuşurken Blair House'un önünde, BNC'nin canlı yayın aracı bekliyor. Open Subtitles ولهذا السبب هناك سيارة للنقل المباشر متوقفة أمام بلير هاوس بينما نتحدث.
    Biz burada konuşurken parlamentoda bu mevzuat tartışılıyor. Open Subtitles إن التشريع يمر على البرلمان بينما نتحدث الآن
    Biz burada konuşurken bin tane insan ölüyor, Wayne. Open Subtitles -قرأت الملف. نعم ألف شخص يموتوا ونحن نتحدث الآن
    Firavun, biz burada konuşurken şu yerden bitme köleler "çıkış"ıyorlar. Open Subtitles أيها الفرعون، أولئك الرقيق يخططون لهجرة جماعية بينما نحن نتحدث
    Biz burada konuşurken SGS'nin muhtemelen yakmakta olduğu belgeleri nasıl ele geçirmemizi öneriyorsun? Open Subtitles وكيف يمكن ان تقترح ان نضع ايدينا علي بعض التقارير من وزارة الدفاع التي تحرقهم بينما نتحدث
    Biz burada konuşurken Cheddar'a doğru yola çıktı bile. Open Subtitles في طريقه إلى قرية " تشيدار " بينما نتحدث الآن
    Çünkü biz burada konuşurken o da DGİ'nin güvenli yerinde. Open Subtitles لإنه ، بينما نتحدث " هو مُتواجد في منزل آمن تابع للـ " آوبا
    Biz burada konuşurken Suriye'de gençler öldürülüyor. Üç ay öncesine kadar sokakta yaralanmış olsaydınız ambulans sizi alıp hastaneye götürürdü. Kırık bir bacakla hastaneye yatar; kafanızda bir kurşunla hastaneden çıkardınız. TED كما تعلمون، بينما نتحدث الآن, يوجد في سوريا شباب يُقتلون و منذ ثلاثة أشهر، إن كنت مصاباً في الشارع، ستقلّك سيارة إسعاف، و تنقلك إلى المستشفى، ستدخل إلى هناك بساق مكسورة، و ستخرج مصاباً بطلقة في رأسك.
    Mandrake, sanıyorum biz burada konuşurken Başkanın Pentagon'da Kuvvet Komutanları ile bir karar aldığı hiç aklına gelmedi. Open Subtitles ماندريك" , أفترض أنك لم تفكر" انه بينما نتحدث هنا ..... بإستمتاع
    Biz burada konuşurken bile. Open Subtitles حتى و بينما نتحدث الآن
    Rebecca biz burada konuşurken adli tabip Richard'ın otopsisini yapıyor. Open Subtitles " ريبيكا " " الفاحص الطبي يجري تشريح " ريتشارد فيما نتحدث الآن
    Biz burada konuşurken jüri onu suçlu buluyor. Open Subtitles و بينما نحن نتحدث هيئة محلفين تتباحث لتجده مذنب
    Biz burada konuşurken, Jack Driscoll taslağı teslim ediyor olmalı. Open Subtitles جاك دريسكول ينهيه بينما نحن نتحدث
    Biz burada konuşurken Isaak'ın ağındaki hassas bilgiler çekiliyor. Open Subtitles لديهم فريق يجمع المصادر الهامة عن شبكة " إيزاك " بينما نحن نتحدث

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد