| Eğer kendi gezegeninize sahip çıkamıyorsanız, ...hiçbiriniz Burada yaşamayı hak etmiyorsunuzdur. | Open Subtitles | لو لم تستطيع الإدارة إلى كوكبك الخاص وقتها لن يستجق احدا منكم العيش هنا. |
| Evet, Burada yaşamayı seviyorum, fakat bu onunla birlikte olduğum için değil. | Open Subtitles | أنا أحب العيش هنا و هذا ليس السبب في بقائي معها |
| Burada yaşamayı planlamıyorsan, annenin ismini söylemek zorundasın. | Open Subtitles | ..عليك ان تخبرنا بأسم والدتك بطريقة ما .إلا إذا كنت تنوى العيش هنا انا لا أوصى بهذا |
| Teknik olarak, Burada yaşamayı bir kenara bırakın, burada bile olmamanız gerekiyor. | Open Subtitles | تقنيا,ليس من المفترض تواجدكم هنا ناهيكم عن العيش هنا |
| Birilerinin Burada yaşamayı istemesi için bir açıklama olamaz bu. | Open Subtitles | هذا ليس تفسيراً سيجعل أي أحد يرغب بالعيش هنا |
| Kimse Burada yaşamayı yozlaşmış bir hükümet tarafından korunmak için seçmedi. | Open Subtitles | ..لم يختر أحد منا العيش هنا لتحمينا حكومة فاسدة |
| Evet. Burada yaşamayı seviyorum. | Open Subtitles | نعم , احب العيش هنا , بالقرب من المدينة المجاورة |
| Burada yaşamayı... ne olduğunu bile bile senle kalmayı seçtim. | Open Subtitles | أنا من اخترت العيش هنا بينكم، رغم علمي بهويتكم |
| Yine de birkaç özel hayvan Burada yaşamayı başarıyor. | Open Subtitles | ومع ذلك، وعدد قليل من الحيوانات الخاصة قادرة على العيش هنا |
| Burada yaşamayı çok istiyoruz. Çok güzel bir saat kuleniz var. | Open Subtitles | سنحب العيش هنا لديكم برج جرس رائع |
| Üzgünüm. Burada yaşamayı gerçekten seveceğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | انا اسف ولكن ظننت انه تفضلين العيش هنا |
| Benim sevdiğim kadar Burada yaşamayı sen de seversin umarım. | Open Subtitles | بصفتي الساكنة السابقة، دعني أقول... أنني أتمنى لك أن تحب العيش هنا... كما أحببته أنا. |
| Ki bu da şu soruyu getiriyor : Burada yaşamayı seviyor musun? | Open Subtitles | وهذا يطرح سؤالاً أتحبين العيش هنا ؟ |
| Burada yaşamayı gerçekten seviyorum ama o keyfimi kaçırıyor. | Open Subtitles | انني حقاً أحب العيش هنا انه يفسده |
| Burada yaşamayı hayal edemiyorum. Çok baş döndürücü. | Open Subtitles | لا أتخيّل العيش هنا المكان عارم |
| - Ama Burada yaşamayı seviyorum. | Open Subtitles | ولكن أنا حقا أحب العيش هنا. جيد. |
| Burada yaşamayı isterdim. | Open Subtitles | يمكننى العيش هنا |
| Burada yaşamayı çok isterdim. | Open Subtitles | أتمنى لو أستطيع العيش هنا. |
| - Burada yaşamayı geçici mi sanıyor? | Open Subtitles | هي تعتقد العيش هنا هو مؤقت ؟ |
| Burada yaşamayı sürdürsek ve onlar çiftliği ele geçirmeye çalışırsa "Yaralı Yüz"deki gibi çatışsak? | Open Subtitles | ماذا لو إستمررنا بالعيش هنا و أن حاولوا الإستيلاء على المزرعة نبدأ بتبادل لإطلاق النار مثل فيلم "سكارفيس" |
| Burada yaşamayı beceremeyenler, ülkelerine geri dönsünler. | Open Subtitles | ليعُد أولئك الغير ميسورين كفاية للعيش هنا إلى البرّ الرئيسيّ. |
| Ölene kadar Burada yaşamayı planlıyordum. | Open Subtitles | كنت أخطط أن أعيش هنا حتى أموت. |