Buradaki herkesin, bunun için aynı fikirde olması gerektiğini söylemiştim. | Open Subtitles | كما أخبرتكِ, علي الجميع هنا أن يتفق بأنه رجلنا المنشود |
Buradaki herkesin, ölümcül hastalık tedavisi ve hepimize gereken sağlık hizmetlerinin ücretini şişirmekte hemfikir olacağı türden seçimler yapacağı bir savaştı. | TED | كان نضال وكانت خيارات من النوع الذي وباتفاق الجميع هنا تستهلك المخصصات المالية والرعاية الصحية لنا جميعا |
Ancak, Kakuma'da bulunan topluluk hissi ve Buradaki herkesin sahip olduğu gurur tek kelimeyle eşsizdi. | TED | ولكن الإحساس بالانتماء للمجتمع في كاكوما والكبرياء الذي يملكه الجميع هنا هو بكل بساطة لا نظير له. |
Ya, istersen Buradaki herkesin canını sıkabilirsin ama beni değil! | Open Subtitles | لذا تستطيعين ان تخدعي الجميع هنا ولكنك لن تستطيعي ان تجرحيني |
Buradaki herkesin, aynı şekilde yapmaları gerektiğini mi? | Open Subtitles | ذلك يَدْلُّ على ماذا ؟ كُلّ شخص هنا هَلْ يَفترضُ أن يعمل على نفس النمط؟ |
Buradaki herkesin tıbbi marijuana lisansı var mı? | Open Subtitles | هل كل واحد هنا لديه رخصة صالحة للتجارة بالحشيش |
Buradaki herkesin güven sorunu mu var? | Open Subtitles | هل الجميع هنا لديهم مشكلة في الثقة بالآخرين؟ |
Buradaki herkesin beni müdavimlerden sanması daha iyi. | Open Subtitles | من الأفضل أن يعتقد الجميع هنا أنني واحد منهم |
Buradaki herkesin bilgisinin yeterli olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | كنت أعتقد أن الجميع هنا يحتاجون إلى البدء سريعا |
Buradaki herkesin, çok sığ ve yüzeysel olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | كنت أظن أن الجميع هنا سيكون سطحيا وظاهريا |
Buradaki herkesin bir şeylere ihtiyacı var, ama karşılığında bir şeyler sunabilirler. | Open Subtitles | الجميع هنا يحتاج لشيءٍ ما لكنّهم يسعهم عرض شيء أيضاً |
Buradaki herkesin para kazanmakta benden çok daha iyi olduğuna eminim. | Open Subtitles | أنا متأكد أن الجميع هنا أفضل مني . صنع المال |
Buradaki herkesin her şeyi abartarak konuştuğunu fark ettin mi hiç? | Open Subtitles | هل لاحظ كيف ان الجميع هنا يتحدث بالمبالغة ؟ |
Saç ürünleri kullanmamış erkek ve Buradaki herkesin cesur, yakışıklı çalı saçlı erkek arkadaşımla gurur duyduğumu bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | الرجل بدون مستحضرات. وأنا أريد الجميع هنا أن يعرفوا كم أنا فخور بحبيبي الشجاع، كثيف الشعر والوسيم. |
Sanırım Buradaki herkesin güvenlik izni yok. | Open Subtitles | أظن أن ليس الجميع هنا لديهم تصريح أمني للدخول هنا. |
Buradaki herkesin onun için elinden geleni yaptığına sizi temin etmek istedim. | Open Subtitles | وأنا أردت فقط أن أؤكد لك أن الجميع هنا يفعلون كل شيئ يستطيعونه له |
Onun üstüne bir de Buradaki herkesin kalıcı düşmanı olurum çünkü buralarda yapılabilecek en kötü şey bu tarz bir davranış. | Open Subtitles | و فوق هذا, سأصنع عدو دائم من الجميع هنا لأن اسوأ شيء تُعرف به, يا رجل |
İkimiz de hayatlarımıza devam edeceğiz ve Buradaki herkesin bu olayı unutmasını umacağız. | Open Subtitles | و الخطوه الثالثه سنتخطاها بحياتنا ونامل بان الجميع هنا |
Buradaki herkesin silah işinin tadını aldığını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن الجميع هنا حصل على حصةً من أعمال الأسلحة |
Buradaki herkesin mükemmel olduğunu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | ماذا تظنين، كُلّ شخص هنا مثالي؟ |
Hem Buradaki herkesin daha önce ormanda bir insan yavrusu görmediğini unutma. | Open Subtitles | وتذكّر، ليس كل واحد هنا سبق له وأن رأى شبلاً في الغابة من قبل. |
Ve gözlerimde yaşlarla Buradaki herkesin, bizim bir kez daha güçlü bir ülke olma hakkımızı tanıdığını görüyorum. | Open Subtitles | و عيوني تملأها الدموع أرى أن كل شخص هنا قد أدرك حقنا لأن نصبح مره أخرى أمه قويه |