| Buradan gitmek için bir telefona ihtiyacım var böylece ikiniz sonsuza kadar mutlu yaşayabilirsiniz. | Open Subtitles | أنا بحاجة الى هاتف للخروج من هنا لذا يمكنكما أن تعيشا في سعادة دائمة |
| Çünkü kaçış planımız bekliyor. Buradan gitmek için tam iki saatimiz var. | Open Subtitles | لأنّ خطة الاستخراج جاهزة أمامنا ساعتان بالضبط للخروج من هنا |
| Buradan gitmek için bir rota belirle ve hiper-sürücü motorları hazırla. | Open Subtitles | جدد مسار للخروج من هنا وجهز محركات الطيار الالى |
| Buradan gitmek için bir saatin var ve sonra doğruca... | Open Subtitles | لديك ساعة للخروج من هنا والبدء من جديد |
| Buradan gitmek için 60 saniyen var. | Open Subtitles | أمامك 60 ثانية للخروج من هنا |
| Buradan gitmek için pek çok şansın vardı. | Open Subtitles | فرص عديدة للخروج من هنا ! |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 