Konaklayabileceğiniz tek yer Caddenin karşısındaki bu pislik yuvası otel. | Open Subtitles | المكان الوحيد المطل عليه هو هذا الفندق البالي عبر الشارع |
Bay Rogers, silah ateşlendiği anda doğrudan Caddenin karşısındaki katile mi bakıyordunuz? | Open Subtitles | سيد روجرز، انت كنت تنظر مباشرة عبر الشارع الى القاتل بالوقت الذي اُطلقت فيه النار؟ |
O da tüm diğer yosmalar gibi, kahve molası için Caddenin karşısındaki bara gidiyor. | Open Subtitles | انها مثل كل الآخرين تأخذ استراحتها لتناول القهوة فى الحانة عبر الشارع |
Niles, Caddenin karşısındaki büfedeki adam düşündüğüm kişi mi? | Open Subtitles | النيل، ذلك الرجلِ عبر الشَّارِعِ في كشك بيع الصحفِ. هَلْ ذلك الذي أعتقد هو؟ |
Caddenin karşısındaki vücutçuyu dikizlemek için almasan dert etmezdim. | Open Subtitles | لم أكن لأمانع إن لم يستعيرها المغازل لاعب بناء الأجسام في الشارع المقابل |
Caddenin karşısındaki depoda işi yaptıktan sonra. | Open Subtitles | بعد ذلك مباشره فى المخزن القديم عبر الشارع |
Ve bu evde, Caddenin karşısındaki şu ev. | Open Subtitles | وفى حالتك هذه فإنه يرسلها عبر الشارع الى هذا المنزل |
Bu, atış sırasında Caddenin karşısındaki otelin güvenlik kamerasından, olay gerçekleştikten sadece bir kaç dakika sonrasına ait. | Open Subtitles | هذه التقطت من الكاميرات الأمنية عبر الشارع من موقع الإطلاق فقط بعد دقيقتين بعد حدوث ذلك |
Caddenin karşısındaki şu büyük alışveriş yeri açıldığından beri tüm işimi elimden aldı. | Open Subtitles | منذ أن فتح المجمع الكبير عبر الشارع كان يأخذ كل عملي |
Yaklaşan gölgeyi gördüm, Caddenin karşısındaki bir bina üzerinde, aşağıya doğru inen gölgeyi gördüm. | Open Subtitles | رأيت الخيال يأتى مثل رايت الخيال على بناية عبر الشارع رأيت الخيال يسقط |
Caddenin karşısındaki Mahalle Nöbeti tutan adamın güvenlik videosu kayıtları. | Open Subtitles | تصوير المراقبة من رجل مراقبة الحي عبر الشارع |
Solunda, saat 10 yönünde, Caddenin karşısındaki gümüş renkli Chrysler Voyager'ın içinde bir gözetleme timi var. | Open Subtitles | عند الساعة العاشرة على يسارك عبر الشارع سيارة كليسلر فضية بداخلها فريق استخبارات |
Caddenin karşısındaki yaşlı yerli bana sanki...tanıyormuş gibi baktı. | Open Subtitles | هذا الهندي العجوز عبر الشارع نظر إلىّ وكأنه عرفني |
Caddenin karşısındaki yer için ne kadar fiyat verdiler biliyor musun? | Open Subtitles | إذاً على ماذا حصلوا من هذا المبنى عبر الشارع ، هل تعرف؟ |
Balkon kapılarımı açıp, taze beyaz ketenler gibi düşen karı izlemek ve kardan melekler yapmak için Caddenin karşısındaki parka koşmak. | Open Subtitles | افتح باب شرفتي وأرى الثلج يتساقط مثل الكتان الأبيض النقي وثم أركض عبر الشارع الى المنتزه لأصنع ملائكة الثلج |
Sherry, kardeşiyle Caddenin karşısındaki mağazadan korse almaya gitti. | Open Subtitles | أَخذَ الشيري أختُها عبر الشَّارِعِ لشِراء بَعْض ملابسِ المؤسسةِ. |
Caddenin karşısındaki komşu 25 dakika önce bir arabanın patinaj sesini duymuş. | Open Subtitles | الجيران عبر الشَّارِعِ سمعوا صوت تحطيم سيارة خارج الممر قبل حوالي 25 دقيقة. |
Apartmanındaki herkesle, postacısıyla Caddenin karşısındaki içki dükkânı sahibiyle de. | Open Subtitles | وكلّ مَن في مبناه وساعي بريده وصاحب المخمرة في الشارع المقابل |
Şişman ve yaşlı turistlerin Caddenin karşısındaki metadon kliniğinin güzel manzarası için çıktıkları yer. | Open Subtitles | انه برج قديم للسياح يحتوي على منظر خلاب على الشارع المقابل للمستشفى |
Para değişimi Caddenin karşısındaki binada yapılacak. | Open Subtitles | النقود ستسلّم في البناية عبر الشّارع |
Çünkü efendim, öncelikle Caddenin karşısındaki bir ATM'den bu fotoğrafı aldık. | Open Subtitles | ..لأن يا سيدي أولًا لدينا هذه الصورة مِن صرّافة بالشارع المقابل |
Caddenin karşısındaki dükkanın sahibini arıyorum. | Open Subtitles | انا كنت ابحث عن شخص الذى يمتلك متجر خردة على الجانب الاخر من الشارع ؟ |