Baker ulaşmak üzere. caminin çevresini sardırdım. | Open Subtitles | بيكر سيكون بالموقع في اي دقيقة ولقد وضعت نطاق حول المسجد |
Bana caminin planlarını bulun. Zemin planına bakacağım. | Open Subtitles | احصل على مخطط المسجد اريد ان ارى الدور الارضى |
Fazlı Bey, caminin sadece yas tutma mekanı olduğunu kim söyledi. | Open Subtitles | سيد فاضلي من يقول أن المسجد مكان فقط للعزاء |
Cuma namazı vaktiydi ve caminin önünden geçiyorduk. | Open Subtitles | كانت صلاة الجمعة وكنا فى طريقنا إلى المسجد |
Daha mikrofonu yerleştirmeden caminin içinden ses geliyor. | Open Subtitles | هذا مستحيل. مازلنا حتّى لم نزرع أداة التنصت. لكن هناك إرسال يأتي من داخل المسجد. |
caminin FBI tarafından izlenip izlenmediğini ne teyit edebilirim ne de inkar edebilirim. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أؤكد أو أنفي إذا ما كان المسجد تحت مراقبة المباحث الفيدرالية. |
Filistinlilerle Haganah arasindaki savasin dehseti basladi, caminin içine girer girmez, içerdeki herkesi öldürdüler. | Open Subtitles | بعد مخاوف قتال بين الفلسطينيون والهجانة هم أتوا إلى داخل هذا المسجد وهم فقط قتلوا كلّ الناس بالداخل هنا |
Muhbirimiz, 20 metre aşağıdaki bloklarda caddenin doğu kısmında, caminin bu tarafında bir kaç çift kablonun bir enkaz yığınına doğru girdiğini görmüş. | Open Subtitles | عند ذلك المجمع 20 متراً من هذه الجهة من المسجد والجانب الشرقي من الشارع مخبرنا يقول بانه رأى زوج من الأسلاك |
Bu işin arkasında kim varsa, caminin dışında bir çift dürbün ve yetişkin beziyle bir kamyonetin içinde yakalanacaktır. | Open Subtitles | أشك بأن من خلف الموضوع كان يقبض عليه خارج المسجد في شاحنة بزوج نظارات وحفاظات بالغين |
Bir terörist zanlısının kaçış güzergâhı olarak kullandığı bir caminin imamı. | Open Subtitles | إنه مسئول عن المسجد الذى استخدمه إرهابى كطريق للهرب. |
caminin oraya boru tipi bombayı yerleştiren de ben değildim ama benim güzergâhımda olduğu için puştlar arama izni çıkardı. | Open Subtitles | وأنا لم أزرع تلك القنبلة تحت المسجد ولكنها كانت في طريقي الخنازير حصلوا على أمر التفتيش |
Daha 16 yaşında, büyük caminin dışında patlayan bombada her 2 bacağını da kaybetti. | Open Subtitles | هو بعمر السادسة عشر فحسب، فقد كلتا ساقيه في الانفجار خارج المسجد الكبير |
caminin dışında üç kişi bana saldırdı. | Open Subtitles | حصلت لهجوم من قبل ثلاثة الرجال خارج المسجد. |
Çevredeki yapılar caminin yakınındaki hapishaneden görülebilecek açıda. | Open Subtitles | المعالم تبدو مشابهة كأنها من السجن نحو المسجد |
Ama o zaman da, caminin merdivenlerini inmeme yardım edip, beni eve ulaştıran birileri olurdu. | Open Subtitles | لكن قبل أن أفقد نظري وقبل أن أخطو إلي المسجد كان هناك أحد ما يوصلني إلي البيت... |
caminin son altı ayki kayıtları. | Open Subtitles | آخر ستة أشهر من التسجيل من داخل المسجد. |
Pekâla, az önce doğruladılar iki bombacı da, aynı caminin cemaatinden. | Open Subtitles | -حسناً،إنهم أكدوا ذلك. -إثنين من الإنتحاريون عضوين بنفس المسجد. |
caminin yasa dışı şekilde dinlendiğini söylediler. | Open Subtitles | -إنهم قالوا أن المسجد كان مُراقب بشكل قانونيّ. |
caminin güvenlik kameraları olabilir,... | Open Subtitles | ربما يكون لدى المسجد عدسات مراقبة |
caminin, terörist örgütle olan bağlantısı araştırılmakla birlikte Rosie Larsen cinayetinin baş şüphelisi Bennet Ahmed de söz konusu caminin müdavimlerinden. | Open Subtitles | بينما كانَ التحقيق حول جرائم إرهابية كانَ المسجد أيضًا مرتبط بـ "بينيت أحمد" المشبته الرئيسي في قضية "روزي لارسن" |