Bu arada, Davis Polisi, Carris davasını sürdürüyor hâlâ. Bu yüzden beraber çalışmalıyız. | Open Subtitles | "بالمناسبة لازالت شرطة "دايفيس" تدير قضية "كاريس لذا علينا العمل معهم |
Kaliforniya eyaletinin Carris'e karşı olan davasında önemli bir tanık olacaktı. | Open Subtitles | (و الذي كان سيشهد بمحاكمة كاليفورنيا ضدّ (كاريس |
Purcell'in ölümüyle, Carris'e karşı açılan dava da ölür. | Open Subtitles | بوفاة (بورسيل) , فإنّ القضية ضدّ (كاريس) ستلغى أيضاً |
Carris'in ben Bianco'yu bulana kadar trenleri bekletmesini sağla yeter. | Open Subtitles | فقط يتأكّد كاراس تحمل تلك القطارات حتى أنا fiind بيانكو. |
Carris denen adam trenleri tekrar sefere soktu. | Open Subtitles | وضع هذا رجل كاراس قطارا عد إلى المسارات. |
Carris de kim? Ve şu an nerede? | Open Subtitles | من يكون (كاريس) , و أين هو أو هي بالوقت الحالي ؟ |
Rick Carris, Davis'teki uyuşturucu işinin asıl adamı. | Open Subtitles | إنّ (ريك كاريس) هو الرجل المعروف بتجارة المخدرات "في بلدة "دايفيس |
Sanki Carris'in haberi olmayacakmış gibi. Ölüm fermanını imzalamış. | Open Subtitles | و كأنّ (كاريس) لم يكن ليعرف بشأن ذلك لابدّ من أنه كانت لديه رغبة بالموت |
Narkotik birimimiz yıllardır Carris'i enselemeye çalışıyor. | Open Subtitles | كانت وحدة مكافحة المخدرات لدينا تحاول إلقاء القبض على (ريك كاريس) منذ سنوات |
Bunu yapanın Carris olduğundan emin misiniz? | Open Subtitles | هل أنتما واثقين من أنّ (كاريس) الذي ارتكب هذا ؟ |
Rick Carris'in adamlarının her yerde olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | لقد كان يظن بأنّ رجال (ريك كاريس) بكل مكان |
Carris, Del'in Meyhanesi'ndeymiş. | Open Subtitles | "إذاً لقد كان (كاريس) متواجداً بحانة "ديل |
Haklısın. Cinayetlerden Carris sorumlu değil. | Open Subtitles | أنتَ محق , إنّ (كاريس) ليس مسؤولاً عن جريمتي القتل هذه |
Başsavcının da Carris'e karşı bir narkotik davası kalmayacak. | Open Subtitles | (لن يكون لدى المدّعي العام قضية مخدرات موجهة ضدّ (كاريس |
- Q-Tip adında, Rick Carris için çalışan bir serseri. | Open Subtitles | (إنه مجرم يعمل لدى (ريك كاريس) و يدعى (كيو-تيب |
- Şunu dinle Carris, onu Q-Tip'in öldürmediğini söylüyor. | Open Subtitles | لكن إليكَ هذا الأمر , يقول (كاريس) بأنّ (كيو-تيب) لم يقم بقتله |
Carris, adamı Q-Tip'in gerçek katili gördüğünü söylüyor. Bütün olayı görmüş. | Open Subtitles | يقول (كاريس) بأنّ الرجل الذي أرسله (كيو-تيب) قد رأى بالواقع القاتل الحقيقي , و شاهد الأمر برمته |
Carris trenleri çalıştırdı. | Open Subtitles | أعتقد هذا بليد كاراس... بدأ طوي القطارات. |