Çocukcağız ısrarla asker hareketleri ya da casuslarla ilgili bir şey bilmediğini söylüyordu. | Open Subtitles | أصر الفتى المسكين أنّ كان لا يعرف شيئاً عن تحركات الجنود أو الجواسيس. |
Betsy öldürülen casuslarla aynı sırrı biliyorduysa, neden bağışlandı? | Open Subtitles | لو كانت بيتسي روس تعلم نفس الأسرار مثل الجواسيس الذين قتللوا لما لم تقتل؟ |
casuslarla ilgili saçma teorinizle kafamı karıştırmaya çalıştınız. | Open Subtitles | حاولت خداعي بقصصك السخيفة حول الجواسيس |
Oraları ezik ve casuslarla dolmuş. | Open Subtitles | لقد اصبحت مليئة بالحمقى و الجواسيس |
Her yer casuslarla dolu. | Open Subtitles | الجواسيس مُتناثرين في كُل مكان. |