| Bilmem ne yüzünden cezalı olduğum için ben gidemezdim hani. | Open Subtitles | عندما كانت تتركني بالمنزل وكانت تقول لك اني معاقبة |
| Hayır, hayır. Eminim acildir ama o cezalı. | Open Subtitles | لا , لا , أنا متأكد أنها حالة طارئة أنها معاقبة |
| Aslında cezalı olduğu için sayfasını kapatmak zorunda kaldı. | Open Subtitles | في الحقيقة, كان عليها أن تغلق صفحتها لأنها معاقبة |
| Biliyor musun, okulun yarısını cezalı geçirmiştim. | Open Subtitles | أتعرفين، لقد قضيت نصف فترة المدرسة معاقب |
| Pizzalarımı da zaten sen getiriyorsun. cezalı olmak gerçekten çok kötü! - Ama... | Open Subtitles | و انت تحضر لي البيتزا نعم ان تكون معاقب أمرا سيئ |
| cezalı olmak eskisinden daha da beter bir şey artık. | Open Subtitles | أن تكوني معاقبة أصبح أكثرَ سوءًا عما كان عليه في الأيام الخوالي |
| cezalı olmaktan da öte cezalısın, yürü eve gidiyoruz. | Open Subtitles | شيء كل هذا معاقبة أنت هيا معاقبة. من أكثر أنت |
| cezalı olduğumu ve bir daha binemeyeceğimi söyledi. | Open Subtitles | وقالت أنني معاقبة و لا يمككني اللعب مرة أخرى |
| - cezalı olduğumu söyle. - Ama cezalı değilsin ki. | Open Subtitles | أخبريه بأنّني معاقبة - ولكنّكِ لستِ كذلك - |
| Ya bir hafta cezalı olduğunu söylersem? | Open Subtitles | ماذا لو قلت انك معاقبة لأسبوع ؟ |
| Dawn evde mi? - Evet ama O oynayamaz, cezalı. | Open Subtitles | مرحبا ( ميسي ) هل ( دون ) في المنزل لا تستطيع اللعب ، إنها معاقبة |
| Şu anda cezalı. Televizyon yok, telefon yok,.. | Open Subtitles | ببساطة هي معاقبة |
| cezalı olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنكِ معاقبة |
| Sürekli cezalı. defteri hocanın uyarılarıyla dolu. | Open Subtitles | إنه دائماً معاقب وكتبه مليئة بالعلامات الحمراء |
| Diğer illegal davranışlarından ötürü cezalı olduğunu hatırlatmama gerek var mı? | Open Subtitles | هل أحتاج أن أذكرك أنك معاقب لكثير من الأشياء الغير مشروعة التي قمت بها ؟ |
| Sen cezalısın. Ne zamandan beri cezalı olanlara telefon serbest? | Open Subtitles | أنت معاقب بالحبس في المنزل، منذ متى يحصل على هاتفه وهو معاقب بالحبس؟ |
| Gördüğünde ona iki hafta cezalı olduğunu söyle. | Open Subtitles | حسناً، عندما تجده، أخبره بإنه معاقب لإسبوعين. |
| 18 yaşına kadar cezalı olmamın en büyük sebebi de budur. | Open Subtitles | التنبؤ في القمار، والذي هو السبب الكبير .إنني معاقب حتى أبلغ سن 18 |
| Güzellik yarışmasından sonra cezalı olursun sanmıştım. | Open Subtitles | ظننتُ بأنك ستكون معاقب بعد مسابقة جمال سيد المدرسة. |
| -Paraşüt sarma için cezalı. Onları vermek ya da atlamak için değil. | Open Subtitles | حسنا, هو موقوف عن التعبئة لا عن التسليم أو القفز |
| Deva içeride. cezalı öğrencilere göz kulak oluyor. | Open Subtitles | إبنتي بالداخل لديها يوم تأديبي |
| Tahminimce, 10'uncu mezunlar gecesinde hâlâ cezalı olacaksın. | Open Subtitles | تخميني؟ إعادة لم شمل المدرسة العليا العاشر أنتِ ستكوني مُعاقبة |
| İkinize de cezalı olduğunuzu söyledim sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقد أني أخبرتكما أنكما معاقبان |