ويكيبيديا

    "cezalandırılmayı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • العقاب
        
    • يعاقب
        
    • أعاقب
        
    • يُعاقب
        
    • أُعاقَب
        
    Ben Brenda Meritt'in korkunç birşey yaptığını, ve büyükannemin cezalandırılmayı hakettiğini söylerdim. Open Subtitles أود أن أقول إن بريندا ميريت فعلت شيء فظيع، وجدتي يستحقون العقاب.
    Belki Schillinger'ın bana pislik gibi davranmasına izin vermeliyim çünkü cezalandırılmayı hak ediyorum, çünkü ben... Open Subtitles ربما لآنني تركتُ شلنجر يعاملني بقذارة لأنني أستحق العقاب
    Savunma Bakanının cezalandırılmayı hak ettiği inancındaysan madem baban aleyhindeki iddialara ne demeli? Open Subtitles إذا كنت تعتقد أن وزير الدفاع يستحق العقاب كيف اذن أبوك في لائحة المتهمين؟
    Birinin özel dosyasını çalmak sadece moral bozucu değildir cezalandırılmayı da gerektiren bir harekettir. Open Subtitles سرقة الملف الشخصي لشخص ما ليس فقط فساداً أخلاقياً هو يعاقب عليه بالطرد
    Çok uzun zaman önce yapmam gereken bir şeyi yaptım diye cezalandırılmayı kabul etmiyorum. Open Subtitles ولا يجب أن أعاقب على شيء كان عليَّ فعله منذ وقت طويل
    cezalandırılmayı hak eden kişi o. Open Subtitles هو الشخص الذي يجب أن يُعاقب
    Ve bu suçlardan dolayı kamu tarafından cezalandırılmayı hak ediyorlar. Open Subtitles انهم يستحقون العقاب من المجتمع لارتكابهم تلك الجرائم
    Bak sana yapılanlar, büyürken sana yaptıkları onlar cezalandırılmayı hak ettiler. Open Subtitles انظر ما فعلا بك انظر لما فعلا بك خلال نشأتك؟ إنـّهما يستحقان العقاب خلال نشأتي؟
    Aynı ailelerini terkedip cezalandırılmayı hak eden hayatındaki diğer erkekler gibi. Open Subtitles مثل باقي الرجال في حياتك الذين هجروا عائلاتهم و الذين يستحقوا العقاب
    cezalandırılmayı hak eden biri varsa, o da benim. Open Subtitles أنا الوحيد الذّي يستحق العقاب من أجل ذلك.
    cezalandırılmayı hak eden biri varsa, o da benim. Open Subtitles أنا الوحيد الذّي يستحق العقاب من أجل ذلك.
    Bazı insanlar cezalandırılmayı ve değer verdikleri, üzerine titredikleri bir şeyin ellerinden alınmasını hak eder. Open Subtitles هناك من يستحق العقاب و هناك من يستحقون أن يأخذون ما أُعدَ لهم شيء يعظمونه
    cezalandırılmayı hak eden birini nasıl affedersin? Open Subtitles كيف يمكنكِ مسامحة هؤلاء الذين يستحقون العقاب ؟
    Biliyorum burası, insanların cezalandırılmayı hak ettiği iğrenç bir yer. Ama cezalandırılmıyorlar. Open Subtitles أعلم أنّه مكان مروّع فيه من يستحقّون العقاب يُفلتون.
    Belki de ben buyumdur, ve cezalandırılmayı hak ediyorumdur. Open Subtitles ربّما هذه هي حقيقتي، وربّما أستحق العقاب.
    Kendini korumak için tanıkları tutuklayan bir organizasyon faillerle birlikte cezalandırılmayı hak eder. Open Subtitles منظمةٌ تقوم باحتجاز الشاهدين كي تحمي نفسها .تستحق العقاب إلى جانب القاتلين
    Yüzbaşı Carter cezalandırılmayı hakediyor, Kraliçem. Open Subtitles كابتن كارتر لا تستحق العقاب يا ملكتى ..
    Yaramaz çocuklar cezalandırılmayı hakederler Open Subtitles الاشخاص المشاغبون يستحقون العقاب
    Ama bir insanın bu dünyayı terk edişini izlemek cezalandırılmayı hak eden birisi olsa bile... Open Subtitles لكن مشاهدة شخص يغادر هذا العالم حتى الشخص الذي يستحق أن يعاقب
    Zira, cezalandırılmayı arzuluyormuş, kurtulmuş aynı şekilde davranarak kendimizi kurtarabilirmişiz. Open Subtitles لانه رغب بان يعاقب و قد تم انقاذه و يمكن ان ننقذ انفسنا بفعل نفس الشيئ
    Biliyorum. Her şeyin içine ettim. cezalandırılmayı hak ediyorum. Open Subtitles أعلم، لقد أخفقت حقاً استحق أن أعاقب
    Biliyorum. cezalandırılmayı hak ediyor. Open Subtitles أعلم ، إنه يستحق أن يُعاقب
    cezalandırılmayı hak ediyorum. Open Subtitles وأستحق أن أُعاقَب.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد