ويكيبيديا

    "ciğerlerindeki" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • رئتيه
        
    • رئتيها
        
    • رئتها
        
    • رئتي
        
    • رئتينه
        
    Boğazındaki ve ciğerlerindeki çamurlu su onun şaftın üstünde öldürüldüğünü doğruluyor. Open Subtitles طين في حلقه و رئتيه تؤكدان بانه قد قتل عند قمة العمود
    Nefesi kesilmiş ki bu da ciğerlerindeki noktacıklı morartıları açıklıyor. Open Subtitles "تنفسه إندفع إلى التوقف، الذي يُفسر الكدمة الحبرية على رئتيه."
    Adam denemiş olabilir ancak Jake'in boğazındaki hasar nedeniyle ciğerlerindeki suyu boşaltamamıştır. Open Subtitles قد يكون الرجل حاول لكن مع الضرر الحاصل لحلق جايك لم يكن قادرا على اخراج الماء من رئتيه
    Dalmak için ciğerlerindeki havayı bırakır ve sessizce dibe inerler. Open Subtitles ولغرض الغوص, فإنها تزفر الهواء للخارج مما يقلل من حجم رئتيها يمكن أن تغوص بدون أثر
    Şimdi kadının sahip olduğu belki de tek şey şu eski büyük ev... ve ciğerlerindeki bir kürek dolusu toz. Open Subtitles تقريباً الشيء الوحيد الجميل الذي .تبقىلهاالآنهوذلكالبيتالقديمالكبير. ومجرفة مليئة بالغبار في رئتيها
    ciğerlerindeki basıncı azaltamazsam ölür. Open Subtitles , لو لم أعالج الضغط على رئتها , فسوف تموت لذا لن تمانع ان لم تستطع أن تمشي
    Kurbanın ciğerlerindeki su yosunu ile alandaki su yosunu eşleşti mi? Open Subtitles الطحالب في رئتي الضحية تتطابق معك الطحالب في الموقع ؟
    - Bu, ciğerlerindeki kumu açıklar. Open Subtitles - الذي يفسّر الرمل في رئتينه.
    ciğerlerindeki su bizi buraya ulaştırdı. Open Subtitles الماء الذي عثرنا عليه في رئتيه هو ما قادنا إلى هنا
    Bu arada, ciğerlerindeki su, deniz suyu değilmiş. Open Subtitles ، علي الرغم من هذا . الماء الموجود في رئتيه . لم تكن مياه من البحر
    ciğerlerindeki su, olası saldırı mekanının seçeneklerini düşürmeye yardımcı olabilir. Open Subtitles نوع المياه فى رئتيه قد تساعدنا على تقليص مكان وقوع الجريمة.
    ciğerlerindeki şu şeylerde neyin nesi? Open Subtitles مهلاً، ما هذه الأشياء على رئتيه ؟
    Doktorlar ciğerlerindeki suyu boşaltmak için, bileklerinden tutup ters çevirip sallamışlar. Open Subtitles ...و يحكى أن الأطباء أضطروا لأرجحته مقلوباً من كاحله ليطردوا المياه من رئتيه
    Haliz hazırda bir delik açtığımız düşünürsek ciğerlerindeki hava hacmini artırmamız gerek. Keski. Open Subtitles علينا أن نزيد حجم الهواء في رئتيه طالما لدينا بعض الفتحات، سكين!
    Embolizma. ciğerlerindeki embolizma. Open Subtitles الإنسدادات, الإنسدادات في رئتيه بالطبع
    Kırık dişler, çatlaklar, ciğerlerindeki perdelenmeler, Open Subtitles الاسنان المكسورة الكسور و التمزقات الخثرات في رئتيها
    ciğerlerindeki su bileşenleri ile tamamen uyuyor. Open Subtitles المكونات في تطابق تام لما هو موجود من الماء في رئتيها
    ciğerlerindeki havanın şoka bağlı olarak çıkışı gibiydi. Open Subtitles نوع من تدفق الهواء في رئتيها من الصدمه اعتقد
    ciğerlerindeki su, akıl deposunun önündeki havuzun suyuyla eşleşiyor, sadece klor ve alkalik seviyelerinde farklılıklar var. Open Subtitles لقد طابقنا المياه الموجودة في رئتيها مع النافورة المقابلة "لمبنى "ثيتك تانك نفس مستوى الكلور و الألكيل
    Hayır, ciğerlerindeki havayı dışarı çıkarttın. Open Subtitles انها لم تتنفس أنتى دفعتى الهواء خارج رئتها
    ciğerlerindeki kanamadan ölecek. Open Subtitles إنّها تنزف حتّى الموت من رئتها
    Gölet suyunu kurbanın ciğerlerindeki içeriklerle eşleştireceğiz. Open Subtitles لتحطيم وجه الضحية سنقوم بمطابقة مياه المستنقع لمحتويات رئتي الضحية.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد