ويكيبيديا

    "cinayet saatinde" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • وقت الجريمة
        
    • وقت إرتكاب الجريمة
        
    • وقت ارتكاب الجريمة
        
    • وقت وقوع الجريمة
        
    Cinayet saatinde kampüs içinde olan herkesi belirlemeye çalışıyoruz. Open Subtitles نحن نتعقب كل شخص كان في الأكاديمية وقت الجريمة
    Telefon kayıtları Cinayet saatinde nerede olduğunu gösteriyor. Open Subtitles سجلات الهاتف بينت أنها كانت على هاتفها في وقت الجريمة
    Dokuzunun Cinayet saatinde sağlam gerekçeleri var. Open Subtitles حظي تسعة منهم بحجج غياب متينة عند وقت الجريمة
    Modern güvenlik sistemimiz sayesinde Cinayet saatinde binada olanların tam listesini çıkarmış bulunuyoruz. Open Subtitles نظامنا أمني المحدّث، قد منح لي قائمة دقيقة جداً بكلّ من كان في هذا المبنى ، وقت إرتكاب الجريمة
    Cinayet saatinde Villette'in evinden çıkan bir papaz görülmüş. Open Subtitles قسيس تم رؤيته يغادر منزل فاليت فى وقت ارتكاب الجريمة
    Görünüşe göre Cinayet saatinde çalınan birkaç yapı malzemesi var. Open Subtitles يبدو بأنّه ثمّة لوازم بناء تمت سرقتها خلال وقت وقوع الجريمة
    Cinayet saatinde iş'te olduğuna dair her türlü kanıt var, damgalı masai kartı, güvenlik kamerası görüntüleri. Open Subtitles لدينا جميع الأدلة أنه كان بالعمل في وقت الجريمة بطاقة العمل المختومة, وكاميرات المراقبة
    Cinayet saatinde sörf tahtası olan gri Escalade'yi oradan ayrılırken görmüş. Open Subtitles يتذكر رؤيته لسيارة " سكاليد " فضية بحمالة سطحية تغادر حول وقت الجريمة
    Hepsinin Cinayet saatinde tanığı var. Open Subtitles جميعهم لديّهم أعذار في وقت الجريمة
    Cinayet saatinde Soho'da sokak kameraları tarafından görüntülenmiş. Open Subtitles كاميرات شوارع أمسكت به في سوهو " وقت الجريمة "
    Cinayet saatinde Hong Kong'dan bir yatırımcıyla telefon görüşmesindeymiş. Open Subtitles لقد كان على نداء إستثماري " في " هونغ كونغ في وقت الجريمة
    Kendisi olay yerinden 1,5 km uzaklıkta hızla kullanılan plakası 3-L-6 ile başlayan bir SUV'yi Cinayet saatinde görmüştü. Open Subtitles أن سيارة من نوع (إس، يو،في) تمشي أمامه بقرامة ميل من موقع الحدث بقرابة وقت الجريمة
    onun Cinayet saatinde bulunduğu yeri doğruladı. Open Subtitles على إستعداد لتقديم عذر غياب له في وقت إرتكاب الجريمة.
    Ve Cinayet saatinde oğlumla birlikte evdeydim. Open Subtitles وقد كنتُ مع ابني ، في المنزل ...وقت إرتكاب الجريمة ، فقط
    Ve Cinayet saatinde oğlumla birlikte evdeydim. Sadece bilmek istersen diye söyleyeyim dedim. Open Subtitles وقد كنتُ مع ابني ، في المنزل ...وقت إرتكاب الجريمة ، فقط
    Bak, bu ikisi Cinayet saatinde şehir dışındalarmış. Open Subtitles انظر، كانت هاتين خارج المدينة في وقت ارتكاب الجريمة.
    Bir taksi olay yerine yakın bir yerden onu Cinayet saatinde almış. Open Subtitles أقلهتها سيارة الأجرة بالقرب من مسرحة الجريمة في وقت ارتكاب الجريمة
    Cinayet saatinde dışarısı soğuktu, bu da adli tıbbın arabada neden bir şey bulamadığını açıklar. Open Subtitles تماماً وقت ارتكاب الجريمة ‫الأمر الذي يفسر لماذا لم يجد الطب الشرعي أدلة على السيارة
    Ben'in Cinayet saatinde olduğunu söylediği noktayı gösteren bir şey yok. Open Subtitles لس هناك شىء يظهر المكان الذى بين قال انة فية فى وقت وقوع الجريمة.
    Halının üzerinde saçlar ve Alberg'in dairesinde Kirsten'in Cinayet saatinde bıraktığı parmak izlerini buldular. Open Subtitles لقد وجدوا شعر وبصمات في الشقة تضع كيرستن مع البيرغ في نفس الغرفة وقت وقوع الجريمة
    Cinayet saatinde benim görüş alanım içinde olduğunu söyledim. Open Subtitles بل قلتُ إنه كان في محيط بصري في وقت وقوع الجريمة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد