ويكيبيديا

    "döşeğinde" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • فراش
        
    • على سرير
        
    • محتضراً
        
    • لباربرة
        
    Ölüm döşeğinde daha mantıklı ve neşeli davranan hastalarım oldu. Open Subtitles تعاملت مع مرضى على فراش الموت، كانوا أشد مراعاةً منك
    Ben ölüm döşeğinde yatarken bana kız ayarlamaya çalıştığın için sana minnettarım. Open Subtitles آسف، الأمر ليس أنني لا أقدر فعلك.. بمحاولة إنهاضي من فراش موتي
    Yani işin doğrusu ölüm döşeğinde. Seni son kez görmek istiyor. Open Subtitles في الحقيقة، إنها على فراش الموت وتريد أن تراك للمرة الأخيرة
    Karıma ölüm döşeğinde Lindsey'yi korumak için ne gerekirse yapacağıma söz verdim. Open Subtitles وعدت زوجتي على فراش موتها انني سأقوم بأي شيء ضروري لحماية ليندسي
    Ve gerçekten de ben hiç bir düşkünlerevinde çalışmadım, hiç ölüm döşeğinde olmadım. TED وهذا صحيح، لم أعمل مطلقاً في دار المسنين ولم أكن مطلقاً على سرير الموت
    Bana bir iyilik yap da ölüm döşeğinde olursam içimi rahatlatmaya kalkma. Open Subtitles أسدني معروفاً عندما أكون على فراش الموت لا تحاول أن تُـهوِّنُ عليَّ
    Tanıdığınız birkaç ünlünün ölüm döşeğinde yanındaydım. TED لقد وقفت على فراش موت العديد من المشاهير الذين ربما تعرفونهم
    Senin görmek istediğin tek şey, babamın ölüm döşeğinde olması. Open Subtitles الشئ الوحيد الذى تودين رؤيته هو عذاب الوالد على فراش الموت
    Bunu sana ölüm döşeğinde vermişti... ve hayatının sonuna kadar birlikte olmak istediğin kadına vermen için söz verdirtmişti. Open Subtitles عطتك إياه على فراش الموت و جعلتك تقسم أنك ستعطيه للمرأة التي تريد أن تقضي باقي عمرك معها
    Bunu sana ölüm döşeğinde vermedi mi... ve sonsuza kadar seveceğin kadına vermen için yemin ettirtmedi im? Open Subtitles ألم يعطيك أياه وهو على فراش الموت و جعلك تعده بأنك ستعطيه للمرأة التي ستتزوجها
    Ölüm döşeğinde babam yukarıdan beni izleyeceğini söylemişti. Open Subtitles أبى قال لى وهو على فراش موته أنه سيراقبني من فوق السماء
    Oğlunun, ölüm döşeğinde bile kendisini görmeye gelmemesi babanı derinden yaraladı. Open Subtitles هذا الامر يؤلم والدك بشده عندما يتذكر ان ابنه لم ياتى له وهوفى فراش الموت
    Ölüm döşeğinde bile olsam, sana lazımsam çağırırdın beni! Open Subtitles لو كنت على فراش الموت لجررتني منه لو كان الأمر يفيدك
    Hep başıma geliyor. Mesela babam da ölüm döşeğinde aynı hatayı yaptı. Open Subtitles فمثلاً، ارتكب أبي نفس الغلطة وهو على فراش الموت
    Ölüm döşeğinde bile olsan radyatörleri kapatanın sen olduğunu asla kabul etmezsin. Open Subtitles لانني مقتنع بانكِ حتي علي فراش الموت. ترفضِ الإعتراف بانكِ انتِ التي اطفئتى الرديترات.
    Ve neden ölüm döşeğinde, kutsal görevinin henüz bitmediğine inanıyordu. Open Subtitles . . و حتى على فراش موته إعتقد أن مهمته المقدسة لم تتحق بعد
    Bildiğim kadarıyla annenizin ölüm döşeğinde yanında değildiniz. Open Subtitles على حد علمي ، انت لم تكن موجود في فراش أمك عند موتها
    Bunu sana ölüm döşeğinde vermişti... ve hayatının sonuna kadar birlikte olmak istediğin kadına vermen için söz verdirtmişti. Open Subtitles عطتك إياه على فراش الموت و جعلتك تقسم أنك ستعطيه للمرأة التي تريد أن تقضي باقي عمرك معها
    Belki de neden babasına ölüm döşeğinde dadandığını da biliyordur. Open Subtitles ربمّا تعرف لماذا يطارد والدها من على فراش موته
    Şu anda ölüm döşeğinde yattığımı düşünürsek, evet. Open Subtitles أتعلم أنا في حالة حرجة ومستلقي على فراش الموت الان,نعم
    Kötü olan tek şey ölüm döşeğinde yanına gidip çirkin yüzüne beni o fahişeyle bıraktığını sorma şansını bulamamamdı. Open Subtitles - المؤسف هو انه لم ينسنى لي زيارته على سرير موته - والرقص امامه لانه تركني مع تلك المرأة
    Bugün, Mysticlerin en bilgini, ölüm döşeğinde. Open Subtitles فاليوم يرقد أحكم المستيك محتضراً
    ¤ Ölüm döşeğinde yatıyordu ¤ Open Subtitles # لحبه لباربرة ألين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد