ويكيبيديا

    "dönemli" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المدى
        
    • الأمد
        
    • الامد
        
    • من إضطرابات مابعد
        
    Ağlarla örülü dünyamızı, karmaşıklık bakış açısından anlamayı amaçlayan, uzun dönemli ve yüksek bütçeli programların ortaya çıktığını görüyoruz TED نحن نرى نشوء برامج طويلة المدى ومدعومة بشكل جيد تهدف لفهم عالمنا المحاط بالشبكات من وجهة نظر التعقيد.
    Bugün güvenlik adı altında yaptıklarımızla bu tercihlerimizin uzun dönemli etkisi arasındaki korelasyon sistematik olarak küçümsendi. TED قللت بشكل منهجي بين الربط بما نقوم به اليوم باسم الأمن والتأثير طويل المدى لهذه الخيارات.
    Onların zaman zaman kendi hayatlarında bir seyirci gibi hissetmelerine neden olan şey bu uzun dönemli erteleme. TED بل بسبب ذاك التأجيل طويل المدى الذي جعلهم كالمتفرجين ، أحيانًا ، على حياتهم نفسها ..
    Tamam, kendilerinden daha güçlü bir komşuyla uzun dönemli anlaşmazlık. Open Subtitles حسنا ، إذا صراعات طويلة الأمد مع جار أكثر قوة
    Ama soru şu: Bu başarıyı nasıl uzun dönemli mutluluğa çevireceksiniz, özellikle, durulmak için doğru zamanın gelip gelmediğine nasıl karar vereceksiniz? TED لكن يأتي السؤال حول كيف تحول ذلك النجاح إلى سعادة طويلة الأمد بشكل خاص، كيف تقرر، متى يكون الوقت مناسبا للاستقرار؟
    Bu nedenle uzun dönemli bir bakış açısına sahip olmalı, ancak bunun etkilerini 10 yıllık süreçler halinde ölçmeliyiz. TED وهذا هو الذي يفرض علينا العمل بمفاهيم طويلة الامد ولكن علينا ان نقيس النتائج كل 10 سنوات
    İnsanların %20'sinin sonu uzun dönemli TSSB ile sonuçlanıyor. TED إلا أن نسبة 20% من الناس، ينتهي بهم الحال بحالة مزمنة من إضطرابات مابعد الصدمة.
    Bu internetin sebep olduğu uzun dönemli kritik değişimdir. TED إنه تحول حرج على المدى الطويل سببته الإنترنت.
    Biri insanlığın uzun dönemli iyiliği için çalışma isteği. TED الأول هو الرغبة في العمل لتحقيق مصلحة البشرية على المدى الطويل.
    Şimdi Pentagon Ruslar'la uzun dönemli bir anlaşma yapmak istemiyor. Open Subtitles الآن وزارة الدفاع الأمريكية لَيستْ راغبةَ للتَعَامُل مَع الروس على المدى البعيدِ.
    Bu uzun dönemli bir plan mı, benim engellemeye çalışma olayım? Open Subtitles هل هذه خطّتك على المدى الطويل، أن أكون الرادع؟
    Kısa dönemli kampanyalarla müşterilere eziyet etmek yerine teslimatla birlikte faturalandıralım. Open Subtitles بدلا من أن ينزعج الزبائن بالفواتير على حملات المدى القصير ، أقول أن نحاسب عند الاستلام
    ...ama ben uzun dönemli bir ilişki düşünmemiştim. Open Subtitles تومي لكنني لم أكن أبحث عن أي شيء على المدى الطويل
    Ama aynı şekilde, uzun dönemli mutluluk şansınızı arttırmak istiyorsanız, çok da uzatmak istemezsiniz. TED لكن، كذلك، لا تريد أن تنتظر طويلا إن أردت أن تضاعف حظوظك في سعادة طويلة الأمد.
    Ama genellikle yerleşme ve uzun dönemli kalma seçenekleri sınırlıdır. TED إلا أن خيار التوطين أو الاندماج طويل الأمد غالباً ما يكون محدوداً.
    Yani sadece kısa dönemli performansı düşünmeyelim. TED لذلك دعونا لا نفكر فقط في الأداء قصير الأمد.
    Hipokampus duygularla ilişkilendirilir. Uzun dönemli hafızaya önemli deneyimleri geçirerek, hatırlamaya ve anı oluşumuna yardımcı olur. TED إن الحصين، المرتبط بشكل قوي بالمشاعر، هو الذي يساعد على التذكر عن طريق ترميز التجارب الهامة في الذاكرات طويلة الأمد.
    Önceki uzun dönemli araştırmalarımızın hepsini tekrar gözden geçiriyoruz. Open Subtitles نحن نراجع جميع التحقيقات طويلة الأمد لسلفي
    - Birlikte sahibi olduğumuz daire üzerine kısa dönemli bir ipotek. Open Subtitles ما هو؟ إنه رهن قصير الأمد على مبنى سكني والذى نملكه معاً
    Uzun dönemli hedeflerimin yanında kısa dönemli ihtiyaçlarım var. Open Subtitles طالما ان لدي اهداف بعيدة الامد لدي ايضا حاجات قصيرة الامد
    Ayrıca, kısa dönemli hafızayı da siliyor bu yüzden Ajan Morris beni müzede gördüğünü hatırlamadı. Open Subtitles وهو يتضمن أيضاً ماسحاً للذاكرة قصيرة الامد وهذا يفسر لماذا لا يتذكر العميل موريس رؤيتي في الفندق
    Vietnam'da görev yapmışsanız ve kardeşiniz şizofrense, uzun dönemli TSSB'ye yakalanmanız oldukça yüksektir. TED إن كنت قد خدمت في حرب فيتنام ولديك أخ يعاني من إنفصام الشخصية ففرصتك كبيرة لكي تعاني من فترات طويلة من إضطرابات مابعد الصدمة نتيجة للحرب.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد