Son altı aydır annenizi kimin dövdüğünü söyler misiniz? | Open Subtitles | كنت أريد أن تخبرني الذين تم ضرب أمك في الأشهر الستة الماضية؟ |
O hala tek şüpheli. Kay'i dövdüğünü itiraf etti. | Open Subtitles | إنه ما زال لا يملك دليل غياب وأنت قلت أنه ضرب كاى |
Kontrolünü kaybetmiş bir polisin savunmasız bir adamı dövdüğünü gördüm. | Open Subtitles | ما رأيته كان شرطي فاقد السيطرة يضرب رجل أعزل |
Karakolda bana senin iriyarı bir Çinli beyefendiyi dövdüğünü söylediler. | Open Subtitles | قالوا لى فى قسم الشرطة أنك ضربت رجلاً صينياً ضخماً |
Geçen hafta arkada birini dövdüğünü gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيتك تضرب أحدهم في الزقاق الأسبوع الماضي |
Kardeşimi dövdüğünü anlamak için dahi olmaya gerek yok. | Open Subtitles | لم يحتج الأمر لعبقري ليعرف بأنه كان يضربها |
Zor zamanlar geçirdiğinize dair bir hikayeniz olacağını, annenizin sizi bıraktığını veya babanızın sizi dövdüğünü sandım. | Open Subtitles | تركت أمك و أنت صغيراً كان أبوك يضربك بشده |
Eric, bahçede oynarken onu dövdüğünü hatırlıyor musun? Evet. | Open Subtitles | إيريك, أتتذكر عندما ضربته وأوقعته على الأرض؟ |
Dövülüp tecavüze uğramış ve ne kendi ismini ne de kimin dövdüğünü söylememiş. | Open Subtitles | تم ضربها واغتصابها عدة مرات لم تخبرنا ما اسمها ولا من اعتدى عليها |
Ve bir gün, o çocuk bana günah çıkarmaya geldi ve köpeğini bir kürekle öldürene kadar dövdüğünü söyledi. | Open Subtitles | في أحد الأيام, أعترف لي الصبي بأنه قد ضرب كلبه بمجراف حتى الموت |
Birinci sınıfken bir keresinde bir seferde on çocuğu dövdüğünü duymuştum. | Open Subtitles | سمعت انه قد ضرب عشر رجال ضرباً مبرحاً دفعة واحدة .. في سنته الاولى |
- Yani 6 yıl önce birisini ölene kadar dövdüğünü de bilmiyordun. | Open Subtitles | أما علمت أيضًا أنّه منذ 6 سنوات ضرب شخصًا حتّى الموت؟ |
Kimin erkeklerden hoşlandığını... kimin ihale sattığını, kimin eşini dövdüğünü biliyorum. | Open Subtitles | أعرف من يفضل الأطفال من يزور العقود من يضرب زوجته |
Kentin halkı, şeriflerinin etrafta dolanıp yabancıları dövdüğünü öğrenince şaşıracaklar. | Open Subtitles | سكّان مقاطعتك سيتفاجأوا حين يكتشفون . أنّ مأمورهم يتجول و يضرب الغرباء |
Oğullarının karısını dövdüğünü kimsenin öğrenmemesi için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | سوف يفعلون اي شىء لكي يخفو للعالم ابنهم الذي يضرب زوجتة |
Onlar da fahişenin birinin uyuşturucu kaçakçılarını dövdüğünü bildiren bir çağrı için iki dedektif mi gönderdi yani? | Open Subtitles | إذًا فقد تم إرسال محققين بناء على مكالمة تطلب اقتحام منزل، لأن عاهرة ما قد ضربت بعض تجار المخدرات؟ |
Sonra da Easy'ye oğlunu yaşatan adamı dövdüğünü söyle. | Open Subtitles | ثم إذهب و أخبر "إيزي" أنك ضربت الرجل الذي يبقي ابنه حياً |
Sadece öğle tatilinde zencileri dövdüğünü söylemeyi unuttun. | Open Subtitles | لكنك نسيت أن تخبرنى أنك تضرب الرجال السود و تأكلهم على الأفطار |
Sadece Sosyal Hizmetler'in kızını dövdüğünü söylemesinin önemi var. | Open Subtitles | المهم هو ان قالت الخدمات الاجتماعية ان كانت تضرب ابنتها |
Dün gece Hakil'in onu dövdüğünü gördüm. | Open Subtitles | أعتقد بأنها مسجونة في البيت رأيت عقيل يضربها البارحة |
Eğer söylediğim kişi değilsem, o zaman babanın çocukken seni dövdüğünü nereden biliyorum? | Open Subtitles | لو كنت لست كما أدعي، أذن فكيف يمكنني معرفة أن والدك كان يضربك عندما كنت طفلاً؟ |
Bilgi edinebilmek için eşek sudan gelinceye kadar dövdüğünü ve öldürmekle tehdit ettiğini söylüyor. | Open Subtitles | قال أنك ضربته بشدة وههدته بالقتل لأخذ المعلومات |
Onu dövdüğünü ve annemin o yaralardan dolayı öldüğünü, bu yüzden onu asla tanıyamayacağımı öğrendim. | Open Subtitles | وأنه ضربها حتى ماتت لذا ما كان لي أن أعرفها |
Annesinin karakolda babasını dövdüğünü öğrenirse... | Open Subtitles | والدته قامت بضرب أبيه بمركز شرطة |
Onu ağırlık konmuş torbayla dövdüğünü biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك تضربها بوسادة مثقلة وأظنك تعتقد نفسك ذكياً |