ويكيبيديا

    "düşünüyorlar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يظنون
        
    • يَعتقدونَ
        
    • يعتقدوا
        
    • يعتقدون أنه
        
    • يعتقدون أن
        
    • انهم يعتقدون
        
    • إنهم يعتقدون
        
    • يعتقدان
        
    • يشعرون
        
    • ظنوا
        
    • يعتقدونه
        
    • يخططون
        
    • يظنان
        
    • يظنّون
        
    • يعتقدون أنهم
        
    Öğrenenler onun ilgi çekici olmadığını, tutarsız ve zor olduğunu düşünüyorlar. TED فالطلاب يظنون انها غير مترابطة وغير مثيرة للاهتمام .. وصعبة للغاية
    Öğrenciler TDP'yi seviyor. Onlar onun yeni bir bilgisayar oyunu olduğunu düşünüyorlar. TED ان الطلاب يحبون هذا الاسم .. انهم يظنون انه اسم لعبة فيديو
    Sanırım küçük bir kasabadaki polis şefinin bu işi kıvıramayacağını düşünüyorlar. Open Subtitles انا اعتقد انهم يظنون ان رجل البوليس المحلى مثلى ضيق الافق
    Hipokrat'ın da pudralı yarım bir perukla, siyah giydiğini düşünüyorlar şüphesiz. Open Subtitles لا أشك أنهم يظنون أن أبقراط إرتدوا الأسود مع الباروكة الرمادية
    Açıkçası, okuldaki bazı insanlar oyun alanında bunu yapmanın, uygunsuz olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles بعض الاشخاص فى المدرسة يظنون هذا شىء غير لائق فعله فى الملعب
    Madem Russell Edgington'ı meydana çıkartabileceklerini düşünüyorlar, neden denemelerine izin vermiyoruz ki? Open Subtitles إذا هم يظنون أنه بمقدرتهم إيجاد راسل ادجنتون لم لا ندعهما يحاولان؟
    İşlerini yaptıklarını düşünüyorlar ama şu lanet çocukları doyurmak için koruyucu ailenin bana yeterli para vermediğini de biliyorlar. Open Subtitles يظنون إنهم يفعلون عملهم، لكنهم يعرفون أن الحضانة لا تعطيني ما يكفي من المال لإطعام كل هؤلاء الصغار الأوغاد.
    Bir bilim adamıyla üç ajanınızı kaybettikten sonra sus pus oturmayacağınızı düşünüyorlar. Open Subtitles إنهم لا يظنون أنكم ستسكتون على هذا بعد خسارة عالمكم وثلاثة عملاء
    Hepsini senin yaptığını düşünüyorlar, sadece vaizi değil, şerifi ve diğer kızları da. Open Subtitles انهم يظنون أنك فعلت كل هذا و ليس للواعظ فقط بل للشريف أيضا
    Yalan söylüyor, kafa karıştırıyor, bu da yetmezmiş gibi üstüne bir de herkes gibi yaptıklarının yanlarına kâr kalacağını düşünüyorlar. Open Subtitles هم يكذبون هم يتسترون وبعد ذلك ان لم يكن هذا كافياً والانكى من ذلك هم يظنون انهم سيفلتون من العقاب
    Hükümet, kulüpler, yardım hatları çocuklarımızı bizden daha iyi yetiştirebileceklerini düşünüyorlar. Open Subtitles الحكومه, النوادي, خطوط المساعده.. يظنون انهم يستطيعون تربية أطفالنا أفضل منا
    Senin burada o yıkımın tohumlarını atmak için bulunduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles يَعتقدونَ بأنّك هنا كجزء من محاولة للتدمير
    - Bizim Michigan'a bir kuyunun içindeki babanı ziyarete gideceğimizi düşünüyorlar! Open Subtitles , أنهم يعتقدوا أننا ذاهبون الي ميشيغان لزيارة والدك في البئر
    Evet. Adamın laboratuvarı dağıtıp sonra da kendini öldürdüğünü düşünüyorlar. Open Subtitles نعم ، إنهم يعتقدون أنه حطم مختبره ثم قتل نفسه
    Belki de hâlâ Birleşmiş Milletler hedeflerinin kendileri için değil yalnızca fakir ülkeler için olduğunu düşünüyorlar ama dünya değişti. TED ربما هم يعتقدون أن هذا العالم يشبه العالم القديم عندما كانت أهداف الأمم المتحدة للدول الفقيرة فقط ولم تكن تشملهم.
    Bu soygunları benim yaptığımı düşünüyorlar, değil mi? Open Subtitles انهم يعتقدون انى مسئول عن هذه السرقات , أليس كذلك ؟
    Bu sırada, kameranın solunda oturan iki Danimarkalı genç, gülmekten kırılıyorlar. Bu durumun hayatlarında gördükleri en komik şey olduğunu düşünüyorlar. TED الآن في هذا الوقت، الشابان الدنماركيان اللذان على يسار الكاميرا يتداعيان من الضحك. يعتقدان أنه أكثر شيئ مضحك رأوه على الإطلاق.
    İnsanların etkilendiğinin farkına varamıyorlar ve umursamaya değmediğini düşünüyorlar. TED هم لا يدركون وجود البشر المتضررين، ولا يشعرون ليهتموا لأيٍّ منهم.
    Biraz deli olduğumu düşünüyorlar ama bu başka bir hikaye. TED ظنوا أني مصاب ببعض الجنون، هذه قصة اخرى عل أية حال.
    İş arkadaşları artık uğramıyor bile, numara yaptığını düşünüyorlar. Open Subtitles أصحابه من العمل لم يعودون يأتون بعد الآن يعتقدونه يدّعي المرض
    Beni kapı dışına yuvarlamayı falan mı düşünüyorlar yoksa ona da üşenip yağlı bir tahta parçasının üzerine yatırıp pencereden aşağı kaydırmayı mı düşünüyorlar? Open Subtitles هل يخططون أن يدحرجوني من خلال الباب على الأقل أم سيضعوني على لوح خشبي مدهون ثم يزلقوني من خلال النافذة؟
    Yeni köpeğimin Aleutian gribi virüsünün yayılması için kullanıldığını düşünüyorlar. Open Subtitles يظنان أن أحدهم استغل كلبي الجديد لنشر فايروس انفلونزا الألوشيان
    Ama bir süredir annemlerle konuşuyorum ve eve dönmem gerektiğini düşünüyorlar. Open Subtitles لكن كنت أتحدّث مع والديَّ, و يظنّون أن عليهَّ الذهاب للديار.
    Tabi birçok insan 'güzellik nedir?' soruna en uygun cevabı zaten bildiklerini düşünüyorlar. TED بطبيعة الحال ، العديد من الأشخاص يعتقدون أنهم يعرفون مسبقا الإجابة الصحيحة على هذا السؤال، ما هو الجمال؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد