| Abby'nin dükkânınızda ot sattığını biliyoruz. | Open Subtitles | لدينا أدلة أنّ (آبي) كانت تبيع الحشيش من داخل محلك. |
| - Yine de dükkânınızda satıyorsunuz. | Open Subtitles | -لكنك تبيعه في محلك. |
| - Yine de dükkânınızda satıyorsunuz. | Open Subtitles | -لكنك تبيعه في محلك. |
| dükkânınızda çok güzel hoş şeyler var. | Open Subtitles | لديك أشياء جميلة جداً في متجرك |
| Ama sizin dükkânınızda ve ben de niye burası diye düşünüyorum? | Open Subtitles | ولكن هذا متجرك... وكنت اتساءل.. |
| Ama sizin dükkânınızda ve ben de niye burası diye düşünüyorum? | Open Subtitles | ولكن هذا متجرك... وكنت اتساءل.. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 