ويكيبيديا

    "düzenin" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • النظام
        
    • منتظمة
        
    • النِظام
        
    • الطلبِ
        
    • الآيقاع
        
    • تروس في
        
    Medellin, bir zamanlar uyuşturucu ticaretinin bütün alanlarını kontrol eden grubun sağladığı bizim de kontrol edebildiğimiz düzenin adıydı. Open Subtitles ميديين' تشير الى الوقت' عندما تسيطر مجموعة على كافة أوجه تجارة المخدرات، تزود معدل النظام الذي يسعنا التحكم فيه.
    Medellin, bir zamanlar uyuşturucu ticaretinin bütün alanlarını kontrol eden grubun sağladığı bizim de kontrol edebildiğimiz düzenin adıydı. Open Subtitles ميديين' تشير الى الوقت' عندما تسيطر مجموعة على كافة أوجه تجارة المخدرات، تزود معدل النظام الذي يسعنا التحكم فيه.
    Ve bu esnada durulmuş ülke vatandaşları tarihteki gelişmelerin ve liberal düzenin kazandığı zaferin tadını çıkarıyor olacaklardı. TED وفي تلك الأثناء، يمكن لمواطني الدول المستقرة أن يَطمَئِنوا لتقدم التاريخ وانتصار النظام الليبرالي.
    Teori, rastgele oluşan bir olayın, aslında düzenin bir parçası olduğunu matematiksel olarak tanımlıyor. Open Subtitles إنها دراسة الظواهر التي تبدو عشوائية لكن في الحقيقة تكون منتظمة ما يجعل منها أنتظاماً دقيقاً
    düzenin onarılması gerekiyordu. Open Subtitles كان لا بدّ من إستعادة النِظام.
    Ama sadece düzenin üyeleri için. Open Subtitles لكن فقط إلى الأعضاء الملتزمينِ الطلبِ
    Hayatta kesin olan tek şey ölümdür ve bu yeni ve hayırlı bir düzenin kuralıdır. Open Subtitles لا يوجد شيء مؤكد في هذه الحياة، إلا الموت. في الحقيقة , النظام الجديد سيثبيت أقدامه في أوروبا
    Dünya genelinde düzenin tekrar kurulmasına yardım ettiler. Open Subtitles المساعدة في استعادة النظام في جميع أنحاء العالم.
    Eğer onlar bu düzenin yıkılmasını düşünüyorlarsa. Open Subtitles ان كانوا قد قرروا أنه حان الوقت لرمي النظام بعيدآ
    Bütün bu insanlar, kaostan düzenin çıktığına, afetin kurtuluş olduğuna, sadece ve sadece imha yoluyla yeniden doğuşun gerçekleşebileceğine inanıyorlar. Open Subtitles هؤلاء القوم يعتقدون أن الفوضى تأتي من النظام الكـارثـة هـي الـخلاص و فقط من خلال الإبادة يمكن أن تكون هناك ولادة جديدة
    para sistemi bu materyalizmi baki kılar sadece kendi çıkarı olan düzeni korumaz ayrıca bu düzene körlemesine kapılmış sayısız insanı bu düzenin kendi kendini tayin etmiş gardiyanları haline getirmektedir koyunlar artık onları kontrol edecek çoban köpeğine ihtiyaç duymuyorlar. Open Subtitles النظام النقدي يـُديم هذا المادية ليس فقط عبر الهياكل التي تسعى للحفاظ على نفسها لكن أيضا عبر العدد الغفير من الناس
    Bilirsin, fiziksel ve kimyasal bir kaosla biyolojik bir düzenin kurulduğuna inanıyoruz. Open Subtitles إننا رجال العلم، كما تعلمي، إننا نؤمن.. بإنشاء النظام البيولوجي من خلال دوامة من الفوضى الفيزيائية والكيميائية
    Barış ve mutluluk içinde birlikte varolmayı sağlayamayan bir toplumsal düzenin ne yararı var ki... Open Subtitles فما نفع النظام الاجتماعي إذاً، لو انه في النهاية لا يضمن السعادة والتعايش السلمي.
    Bu sistemin ve düzenin ne kadar bozuk olduğunu ve nereden düzeltmeye başlayacağımı bile bilmediğimi vurgulayacağım. Open Subtitles وسألفت نظرهم الى هذا النظام وعمله الرجعي الذي لاأعرف من اين ابدأ تحديداً
    Bu düzenin dengesini bozanlar için geliyor ve onlardan kurtuluyorum. Open Subtitles دوري أن أذهب لهؤلاء الذين يُخالفون النظام... و أقضي عليهم.
    Bu düzenin dengesini bozanlar için geliyor ve onlardan kurtuluyorum. Open Subtitles دوري بأن أذهب لهؤلاء الذين يُخالفون النظام... و أتخلص منهم.
    Para, dolandırıcılar ve entrika ülkeyi ele geçirmeden önce İngiltere toprakları, düzenin temeliydi. Open Subtitles , الآرض هي أنجلترا , وعندما كانت أساس النظام قبل أن يسيطر المال ويسلم البلاد إلى النصابين ومدبري المكائد
    Bunlar öldürüyor. Gizli düzenin askeri değiller. Bu kalenin kralı. Open Subtitles هؤلاء هم الرهائن ، و هناك جنود النظام السري ، وهذا هو ملك القلعة
    Teori, rastgele oluşan bir olayın aslında düzenin bir parçası olduğunu matematiksel olarak tanımlıyor. Open Subtitles إنها دراسة الظواهر التي تبدو عشوائية لكن في الحقيقة تكون منتظمة ما يجعل منها أنتظاماً دقيقاً
    Teori, rastgele oluşan bir olayın, aslında düzenin bir parçası olduğunu matematiksel olarak tanımlıyor. Open Subtitles إنها دراسة الظواهر التي تبدو عشوائية لكن في الحقيقة تكون منتظمة ما يجعل منها أنتظاماً دقيقاً
    düzenin tekrar sağlanmasıyla, Open Subtitles و هكذا بعدَ استعادَة النِظام
    düzenin olabilirdim. Open Subtitles أنا أَعُودُ إلى الطلبِ
    Bazen düzenin bozulur insanları doğru okursun ama yine de yanlış şeyi yaparsın. Open Subtitles أحياناً تفقدين الآيقاع تقرئين الشخص الصحيح ولكنك لا تزالي تفعلين الشئ الخاطئ
    Biz düzenin çarklarıyız, senle ben. Open Subtitles فقط تروس في عجلة، أنتِ وأنا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد