bu yolu daha karmaşık hale sokuyor! | Open Subtitles | أنظري الأمر ليس حول بيانات سطحيه فالعلاقات العائليه أكثر تعقيداً بكثير |
Ama, "uzun yıllar içinde evrimin; türleri daha karmaşık hale getireceği" izlenimini vermek, tamamen yanlış olurdu. | Open Subtitles | لكننا مخطئين تماماً في إعطاء الانطباع بأن التطور على مر الزمن يجعل الأنواع أكثر تعقيداً |
Bu işlem sürdükçe, ...çevre daha karmaşık hale geliyor. | Open Subtitles | و عبر هذه المعالجة تُصبح البيئة أكثر تعقيداً. |
Zaman geçtikçe alkolün insan toplumundaki rolü sadece daha karmaşık hale gelecektir. | TED | بينما يمضي الوقت، دوره في المجتمع البشري سوف يصبح أكثر تعقيدًا. |
Toplum yapısı daha karmaşık hale geldikçe ve ticaret yolları birbirinden gittikçe uzaklaşınca, daha resmi kurumlar oluşturduk, para birimi için bankalar gibi kurumlar, devletler, şirketler. | TED | و بينما كبرت مجتمعاتنا لتصبح أكثر تعقيدًا وأصبحت طرق التجارة أكثر بُعدًا، قمنا ببناء مؤسسات أكثر رسمية، مؤسسات مثل البنوك والعملة، والحكومات والشركات. |
İşler daha karmaşık hâle geldikçe, açıklık, mesuliyet, ölçme adına yapıları, süreçleri, sistemleri daha da çoğaltıyoruz. | TED | ومع ازدياد تعقيد التجارة، نطالب أكثر بالوضوح والمسؤولية والقياس، فضاعفنا في عدد الأقسام والعمليات والأنظمة. |
Aslına bakarsanız basitlik hakkında konuşmaktan yoruldum, o yüzden hayatı daha karmaşık hale getirebileceğimi düşündüm, ciddi bir oyun olarak. | TED | لقد تعبت في الحقيقة من التحدث عن البساطة. فخطر لي أن أجعل حياتي أكثر تعقيدا بطريقة جادة |
Bunu başarmak çok zor olacaktır... çünkü bundan kurtulmanın tek yolu... her şeyi daha karmaşık hale getirmektir. | Open Subtitles | و سيكون من الصعب إخراجك منه لأنَّ الطريقة الوحيدة في .تجاوزك هو بجعل الأمر برمته أكثر تعقيداً |
Hiç şüphe yok ki ilişkileri daha karmaşık hale getirir. | Open Subtitles | يجعل الأمور أكثر تعقيداً ، بدون شك بهذا |
Sen sadece işleri daha karmaşık hale getiriyorsun, bu yüzden lütfen bizden uzak dur. | Open Subtitles | أنتَ ستجعل الأمور أكثر تعقيداً لذا من فضلك ... أتركنا وشئننا |
Bilgisayarlar giderek daha karmaşık hâle gelirken, öğrencilerimiz küçük şeylere takılıp büyük resmi kaçırıyordu ve aslında sayısız kapalı, özel tescilli yazılım katmanlarıyla örtülmüş kara kutu PC veya Mac ile etkileşim içindeyseniz, tabii ki makinenin ruhuyla bağlantı kurmak imkânsız. | TED | كما إزداد تعقيد أجهزة الكمبيوتر، طلابنا يتيهون في التفاصيل ولا يرون الصورة كاملة، وفي الواقع، من المستحيل إيجاد العلاقة بجوهر الاله إذا كنت تتفاعل مع مربع أسود حاسوب شخصي أو جهاز ماك التي تكون مغلفة بطبقات عديدة من البرمجيات المغلقة ذات الملكية الخاصة. |
Bu hayatımızı daha karmaşık hale sokabilir. | Open Subtitles | وهذا قد يجعل حياتنا أكثر تعقيدا |
Fakat bunu isimlerden daha karmaşık hale getirmeliyiz. | Open Subtitles | ولكننا أكثر تعقيدا من أسمائنا |