Masadan kaçtığım için özür dilerim. Bunu bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | آسف لأنني هربت من عند الطاولة، لن أكررها |
Hoşuna gitmeyen her ne yaptıysam, bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | أيا كان ما فعلتة ولم يعجبك فلن أفعله ثانية |
Senin hırslarını bir defa küçümsedim. Bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | قمتُ بغلطةٍ، عندما استهنتُ بطمُوحَكِ مرةً، ولن أفعلها ثانيةً |
Bir daha yapmayacağım! | Open Subtitles | لن افعلها مجددا ً |
Söz veriyorum, bir daha yapmayacağım! | Open Subtitles | أعدك، أعدك أنى لن أفعل ذلك ثانية |
Çok hasta bu. Hester, bırak beni! Bir daha yapmayacağım, söz veriyorum! | Open Subtitles | هيستر " ، دعينى "، إننى لن أفعل ذلك مرة أخرى ، أعدك بذلك |
Gerçek bu. Bağışla beni. _BAR_ Bir daha yapmayacağım | Open Subtitles | إنها الحقيقة، أرجوكِ سامحيني لن أفعلها مجدداً |
-Evet. Doğru. -Her ayrılışımda, bunu bir daha yapmayacağım, diyorum. | Open Subtitles | بعد كل إنفصال، أخبر نفسي بأني لن أكرر ذلك |
Kendimi zapt ediyordum. Bunu bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | كنت أكبت جموحي، ولن أعيد الكرّة. |
Artık bu kuralı biliyorum, bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | \u200fبعدما عرفت الآن أنها قاعدة \u200fلن أفعل ذلك مجدداً. |
Bir daha yapmayacağım, baba. Yemin ederim. | Open Subtitles | لن أفعلها ثانية أعدك بذلك |
O kahrolası şeyi bir kez diktim, bunu bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | رأيت ذلك الهراء من قبل ولن افعله ثانية |
Söz veriyorum bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | أعدكِ أنّي لن أكرّر ذلك ثانيةً. |
Aynı hatayı bir daha yapmayacağım. Hele de söz konusu çocuklarımken. | Open Subtitles | لذا لن أرتكب ذلك الخطأ مرّتين، قطعًا ليس مع ابنتيّ. |
Bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | لن أكررها مجددًا |
"Özür dilerim, bir daha yapmayacağım, falan, falan." | Open Subtitles | "آسف.. لن أكررها.. إلخ.. |
Anne, bir daha yapmayacağım dedim. | Open Subtitles | أمى، لن أفعله ثانية |
Bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | لن أفعله ثانية |
Bir daha yapmayacağım, baba. | Open Subtitles | لن أفعلها ثانيةً يا أبي |
Söyle. Bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | لن أفعلها ثانيةً |
- Bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | لن افعلها مجددا |
Bir daha yapmayacağım demek. | Open Subtitles | آسف" تعنى أننى لن أفعل ذلك ثانية" |
Yani bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | أنا فقط قصدت بأنني لن أفعل ذلك مرة أخري |
Pekala, tamam, sen nasıl diyorsan. Bunu bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | حسنا، نعم، أيأ كان الذي قلته لن أفعلها مجدداً |
Merak etme aynı hatayı bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | لا داعي للقلق , لأنني لن أكرر تلكَ الغلطة مجدداً |
- Yemin ederim, bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | أقسم! أقسم بالرب، لن أعيد الكرّة. |
Bunu bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | و لن أفعل ذلك مجدداً |
Söz, bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | لا، أعدك أني لن أفعلها ثانية. |
O kahrolası şeyi bir kez diktim, bunu bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | رأيت ذلك الهراء من قبل ولن افعله ثانية |
Ama bir daha yapmayacağım. Size yemin ederim. Lütfen... | Open Subtitles | لكنني لن أفعل ذلك ثانيةً أُقسم لك |
Bu hatayı bir daha yapmayacağım. | Open Subtitles | أنا لن أرتكب ذلك الخطأ ثانية. |