ويكيبيديا

    "damarına" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الشريان
        
    • الوريد
        
    • وتراً حساساً
        
    • شريانك
        
    • وريد
        
    • المحلول الوريدي
        
    Kasığından vurulmuş, uyluk damarına gelmemiş. Open Subtitles طلق ناري في الفخذ, اخطأ إصابة الشريان الفخذي,
    Böyle bir kanamayı durdurmak için en iyi yol kalça kemiği atar damarına bastırmaktır. Open Subtitles تعرف، قرأت في مكان ما ...أن أفضل مكان لإيجاد نبض في الشريان الفخذي
    Mavi şırıngayı al, Bond. Boynunun ortasından, damarına zerk et. Open Subtitles خذ الحقنة الزرقاء منتصف العنق فى الوريد.
    Buğday bitleri direk öldürür, bu yüzden şah damarına saldırır. Open Subtitles عندما يقتل الويفيل فهم يستهدفون الوريد الودجي مباشرة
    Orada büyüdüğünü söylediğimde damarına basmış olmalıyım. Open Subtitles أصبتُ وتراً حساساً عندما قلتُ أنّك نشأتِ في ذلك المكان.
    Femoral damarına ve kasıklarına öyle şeyler yapar ki.... ben uzman değilim ama... sen, benden daha önce kendinden geçersin. Open Subtitles من المحتمل أن ينقض على شريانك الفخذي، فخذتك الآن، أنا لست خبيرا، لكن أظن بأنك ستتنصت أولا
    Bay Bancroft, şah damarına keskin bir nesne batırılmasıyla öldürülmüş. Open Subtitles السيد برانكروفت مات بسبب أداة حادة إخترفت وريد الوداجي
    Bunu damarına batır. Open Subtitles أضيفي هذه إلى المحلول الوريدي.
    Mermi kemiğine ya da uyluk damarına isabet etmedi, tamam mı? Open Subtitles لم يصب العظم ولا الشريان الفخذي حسناً ؟
    Ardından şah damarına yumruk atacağım. Open Subtitles ثمّ سألكمك في الشريان السباتي.
    Ama ıskaladım. Şah damarına vurdum. Open Subtitles لكني اخطات في اصابة الشريان السباتي
    Uyluk damarına yönelticili bir katater sokar ve fluoroskopu embolusunun yanına yerleştiririm. Open Subtitles أدخلُ قثطرةً موجّهةً إلى الوريد الفخذيّ ومن ثمّ أصل بالمنظار إلى نقطةٍ تواجه الصمّة
    Tümörün inferior vena kavayı kaldırdığını ve aort damarına yapışık olduğunu söylemeye bile gerek yok. Open Subtitles دون الحديث عن حقيقة أن الورم قام بدفع الوريد الأجوف السفلي وأصبح ملتصقًا بالأبهر.
    Çocuğun damarını bulmazsanız ve elinizde IO iğnesi yoksa, ...sadece iç boyun damarına bir kesik yapın ve enfüzyonu direk enjekte edin. Open Subtitles لو لم أتمكن من إيجاد الأوعية الدموية، وليس هناك علب تحقين يجب أن اشق الوريد سريعاً
    O, elbette ki çok eğlenceli biriydi... ama aynı zamanda insanların bir damarına basıyordu... belki de hiç basılmasını istemeyecekleri bir damarlarına. Open Subtitles كان ممتعاً بالتأكيد... لكن في نفس الوقت، لمس وتراً حساساً في الناس... ربما بطريقة لا يفضلونها.
    Aşağılanmış hissetti. Ve belli ki sen de damarına bastın. Open Subtitles لقد شعر بالإهانة أنت لمست وتراً حساساً
    damarına bastım. Open Subtitles لقد لمست وتراً حساساً
    Mermi girip çıkmış atar damarına denk gelmemiş. Open Subtitles أعتقد بأنه أخترقتك حسنٌ، لقد أصابت شريانك
    Şah damarına bir şey saplayabilirim. Open Subtitles يمكنني أن آخذ شيئاً ويمكنني أن أغرزه فحسب إلى شريانك السباتي
    Doktor Quinn, hekim, damarına dikiş attı. Open Subtitles الطبيبة كوين ، سيدة الطب هنا للتو أنتهت من تخيط شريانك
    Devrim niteliğindeki bu yeni işlem hastanın bacağından bir damar alarak, kalbin tıkanan koroner damarına dikmeye dayanıyordu, böylece tıkanıklık atlanarak kan etraftan dolaşıyordu. Open Subtitles أنجزت هذه العملية الثوريّة الحديثة عبر إزالة وريد من قدم المريض، و من ثم رتقه في وريد القلب التاجي المسدود
    Bir mahkumun damarına iğne batırmaktan çok farklı. Open Subtitles هذا مختلف عن غرز حقنه فى وريد شخص
    Bunu damarına batır. Open Subtitles أضيفي هذه إلى المحلول الوريدي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد