Eğer onu öldürmezsem, eğer kurtulur da damarlarında benim kanımın aktığını öğrenirse. | Open Subtitles | إذا لم أقتله وإذا عاش الروماني وأكتشف أن دمي يتدفق في عروقك |
Eğer Roman yaşar da damarlarında benim kanımın aktığını öğrenirse Antonov kanından olduğunu öğrenirse seni de öldürene kadar durmaz. | Open Subtitles | وإذا عاش الروماني وأكتشف أن دمي يتدفق في عروقك ولديك دم أنتونوف لا شيء سيوقفه ، فإنه سوف يقتلك أيضا |
İçtiğin anda damarlarında soğuk bir uyuşukluk hissedeceksin. | Open Subtitles | الذى سيسرى فى جميع عروقك سيصيبك البرد و و النعاس |
- Var. Sadece Valka'nın nefesi Akivasha'nın damarlarında dolaşan ateşi söndürebilir. | Open Subtitles | فقط نفس فالكا الذى يستطيع مواجهة اللهب المتدفق فى عروق فيكاشا |
damarlarında akan kara kan her çamur doğumluyu birbirine bağlıyor. | Open Subtitles | الدم الأسود الذي يتدفق في عروقهم يربط جميع المخلوقات الطينية |
damarlarında akan kan ne olursa olsun, hiç kimse orada ölmeyi hak etmez. | Open Subtitles | مهما كان الدم الذي ينبض بعروقك لا احد يستحق الموت هناك |
Senin damarlarında Alman kanı akıyor. | Open Subtitles | أنت تملك الدم الألماني في عروقك ، أليس كذلك؟ |
Şok dalgası gibi damarlarında akan, içinde dolaşan bütün sinirlerinde hareket eden elektriği hisset. | Open Subtitles | وكهربائه السارية في عروقك مطقطقة خلالك مسافرة لكل عصب في جسدك |
damarlarında buz var. Sen Nick gibi bir çocuğu öldürmezsin. | Open Subtitles | انت لديك ثلج في عروقك انت لم تقتل ولد مثل نيك |
Enerjiyi hatırlıyorsun başka birinin gücünün, başkasının cesaretinin damarlarında aktığını. | Open Subtitles | تذكر القوة قوة شخص اخر تسرى في عروقك شخص ما شجاع |
damarlarında dolaşan taze kanın kokusunu duyabiliyorum. | Open Subtitles | أستطيع الشعور بالدماء الساخنة تجري في عروقك |
Ama damarlarında dolaşacak kurt adam zehriyle daha faydalı olacağını umuyorum! | Open Subtitles | لكني أأمل في دماء المستذئب التي تجري في عروقك ستكون لها عظيم الفائدة |
O dartın içinde yatan ve damarlarında yol almak için can atan şey inanılmaz derecede güçlü ve şaşmaz bir gerçek serumu. | Open Subtitles | ماذا يكمن داخل هذا السهم؟ لقد أوشكت على أن تنتشر وتسري فى عروقك إن به قدرة عالية وهو ناجع جدا فى إنتزاع الحقيقة |
Şu an Eric'in damarlarında akan Warlow'un kanı adamın kendi kanından bile fazla. | Open Subtitles | حالياً , يسري في عروق اريك من دماء وورلو اكثر مما يملك وورلو |
Layla'yı sevdikten sonra, bir savaşçının kanı ve... bir akrebin kara zehri hala damarlarında dolaşıyordu. | Open Subtitles | رغم انه احب ليلى بعقلية المحارب العقرب والسم الذي لا يزال الظلام متعقب من خلال عروق |
Yüzüm hepsine damgalanmış kanımın damarlarında aktığı uzun bir sıra. | Open Subtitles | سلالة طويلة من شكلي مطبوع على وجوههم ودمي يجري في عروقهم |
damarlarında dolaşan o elektrikle birini öldürebilirsin bile. | Open Subtitles | الآن والكهرباء تسري بعروقك فقد تقتل أحدهم فعلاً |
Hâlâ damarlarında ateş püskürüyordu, 82 yaşında olmasına rağmen. | TED | كان لا يزال هناك طفح ملتهب فوق عروقه على الرغم من أنه كان يبلغ من العمر 82 عامًا |
Olivia, Tanrı'ya şükürler olsun ki damarlarında gerçek bir Walker kanı taşımıyorsun. | Open Subtitles | اوليفيا، احمدي ربك أن دم الوالكرز لا يجري في عروقكِ |
Ama sana söyleyeyim, damarlarında Plantagenet'lerin kanı var. | Open Subtitles | ولكن دعني اخبرك لديهم دماء آل بلنتجنت تجري بعروقهم |
damarlarında ve kalp kapaklarında sorunu olmadığı halde bir çok kez kalp krizi geçirmiş 28 yaşında bir hastamız var. | Open Subtitles | لدينا شاب بالثامنة و العشرين بشرايين نظيفة لا شذوذ صمامي يصاب بأزمات متعددة |
damarlarında daralma var ama vücut sıcaklığına kıyasla ceset katılığı çok fazla. | Open Subtitles | لديه آثار من تضيق الأوعية لكن تحجر الجثة أكثر تقدماً وقد أتوقع نظراً لحرارة الجسد |
Bundan daha önemlisi, iki banttan vuruş yapıp sekinci topu sokarken damarlarında dolaşan adrenalinin verdiği his. | Open Subtitles | ،ولكن فوق كل شيء إحساس الأدرينالين وهو يمر في أوردتك وأنت تقوم بهذه الضربة المرتدة |
damarlarında da babasının kanı akıyor. | Open Subtitles | ودماء والدها هي ما يسرى بعروقها |
Senin damarlarında bir katilin kanı akarken zamanını bir hiç için harcıyor olman delilik. | Open Subtitles | الجنون هو اهدار حياتك لأجل لا شيء و الدماء تتدفق فى وريدك |
damarlarında akan buz gibi kanı kimden aldığını biliyoruz. | Open Subtitles | نعرف إذاً من أين ورثت هذة البرودة التي تجري في عروقها |
VQ taraması yapın, damarlarında hava kabarcığı olup olmadığına bakın. | Open Subtitles | قوموا بمسح للتهوية و التشرب و اكشفوا عن أي فقاعات بعروقه |