Ufak bir fark, Birisi çok zehirli bir Afrika yılanı iken diğeri Karayiplere özgü bir festival dansıdır. | Open Subtitles | قليل جدا.. غير ان واحدة هى أفعى سامة قاتلة و الأخرى هى رقصة كاريبية مبهجة |
Rumba aşkın dansıdır, bayan Nakamura. | Open Subtitles | رومبا وتضمينه في رقصة الحب، ملكة جمال ناكامورا. |
Fakat bu bir ölüm dansıdır, çünkü kurşun hücrenin hayati ihtiyaçlarını yerine getiremeyen bir sahtekardır. | Open Subtitles | ولكنها رقصة الموت لأن الرصاص محتالاً لا يمكن له أن يلبي حاجات الخلية الحيوية |
Tabii, tango aşkın dansıdır ama Guianos bilir, Guaguanco dizginlenemez şehvetin dansıdır. | Open Subtitles | بالطبع، التانغو هو رقصة الحب لكن "الغوانو" يعلمون "أن رقصة الهوى الجامح هي "غواغنكو |
Tipik bir Norveç dansıdır bu ve siz Bobby ile Cissy'den daha iyi yapabilirsiniz. | Open Subtitles | إنها رقصة نرويجيّة مثاليّة من يمكنه تأديتها أفضل من (بوبي) و(سيسي)؟ |
Bu ruh dansıdır. | Open Subtitles | إنه رقصة شبح. |
Umarım kucak dansıdır. | Open Subtitles | رقصة الأرجل؟ |