Ve sonunda bir gün, olan oldu: Tezsler ve ailesi tutuklanıp, Danube'de bir ölüm evine gönderildiler. | TED | بعد ذلك ,في يوم من الآيام , حدث ذلك :ألقي القبض عليه وعلى عائلته ومن ثم أخذوهم الى بيت الموت على نهر الدانوب. |
"Arkamda Budapeşte'deki Danube nehrinin mavi suları burada manzara yeterince sakin ama şehrin geri kalan kısmı kanlı bir karmaşanın içinde ...bir haftadan uzun süre Macar direnişçiler Sovyet zorbalığının sembollerine saldırdı... | Open Subtitles | يظهر خلفي نهر الدانوب الأزرق في بودابست إيرنست ليسر صحفي تلفزيوني أمريكي المشهد هادئ تمامًا هنا |
Bir ara zaman sakince akıp gitti, ta ki Danube'ye çağrılıncaya kadar. | Open Subtitles | و لفتره من الوقت مرت الحياه هادئه الي ان استعديت يوما ما الي نهر الدانوب |
Bu senin hatan. Kim Danube'de giysileriyle yüzer ki? | Open Subtitles | هذا لانك اخطأت لا احد يسبح بملابسه في الدنبل ؟ |
Danube'de çıplak yüzmek istiyorum! | Open Subtitles | اريد ان اسبح في الدنبل |
Kamyon planlandığı gibi Danube'de bekleyiversin. | Open Subtitles | دع الشاحنة تنتظر على نهر الدانوب كما كان مقررًا |
Bunu hemen yapmazsak bizi Danube'nin çamurlu bayırlarına geri gönderirler. | Open Subtitles | إذا لم نفعل ذلك الآن، سوف يرسلونا مرة أخرى الى ضفاف نهر الدانوب الموحلة! |
ışınlama yapılabilen en uzak mesafe 600 metre ve bu bir grup tarafında Danube Nehri'nin bir tarafından diğer tarafına yapıldı fakat limit yok belki bir gün Ay'a Mars'a kadar yaparız , kim bilir? | Open Subtitles | سجلنا رقماً قياسياً لمسافة تناقل الجزيئات وهو 600 متر البروفيسور أنطون زيلينجر جامعة فيينا ولقد تم ذلك من قبل مجموعتنا من جانب واحد من نهر الدانوب إلى الجانب الآخر |
Polis, cesedinden geri kalanı Danube'de buldu. | Open Subtitles | لقد إنتشلت الشرطة ما تبقى من جثته من نهر (الدانوب). |
Danube'den bir adam tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف شخصا على طول نهر الدانوب |