"davalının" - ترجمة من تركي إلى عربي

• المتهم
• المدعى
• المدعي
• المُدّعى
• المُدعى

davalının 1989'da ölen babasının, elinde bir 38'lik tutarken çekilmiş fotoğrafları var.
والد المتهم الذي توفي عام 1989 شوهد في الصور يحمل عيار 38

Fransızca'dan başarısız olduğumu kabul ettiğimiz göz önüne alındığında, ...davalının bilmediği bir dilde bir diyalog yürütmek de adil olmaz gibi görünüyor.
بما أني قد بينت لكم أني رسبت في مادة اللغة الفرنسية، فمن الظلم أن تجروا أية محادثة في لغة لا يتحدثها المتهم

Peki bu durumlar davalının ilk itirafı ve günlük yazısını açıklar mı?
وتلك الشروط هل يمكن أن توضح المدعى عليه الاعترافات الأولية ودفتر يومياته؟

"Şiddetli geçimsizlik nedeniyle açılan boşanma davası, davalının sebep olduğu, aşağıda belirtilen nedenlerden dolayı," tire...
طلب الطلاق؛ بسبب الخلافات غير قابلة للإصلاح المتسبب فيها المدعى عليه؛

davalının Bay Duggenfield'in ölümünü emretmekten suçlandığını düşünürsek...
مع الوضع في الاعتبار أن المدعي عليه ..متهم بالتحريض علي قتل السيد دوجانفيلد

Kendin davalının oğlu ile iş pişirirken beni buraya sürükleyip tanığın fikrini değiştirmekle suçlamakta ciddi misin?
حقا انتي تجريني الى هنا لتـتهميننـي بتتلاعب بالشهود بينما انتي متورطه في علاقه مع ابن المدعي عليها؟

Sayın Yargıç, davalının yayınladıklarını kanıt olarak 211 girmek istiyorum.
حضرتك أود إدخال 211 من مواضيع المتهم كجزء من الادله

Bu işin en baş ağrıtıcı yanlarından biridir ama davacı davalının karakterini sökmeye çalışır.
انه الجانب المزعج فى المهنة, سيحاول الأدعاء تمزيق شخصية المتهم

Bayan Paradine, davalının geçmişi ve karakteri savunma için önemlidir. Bu konuda sizi uyarmak görevimdir.
سيدتى, ان خلفية المتهم هامة بالنسبة للدفاع, وواجبى ان انبهك لهذا

Çünkü ne zaman bu ikisi görevlendirilse, ziyaretlerinin amacı davalının öldürülmesi gayesini güdüyordu.
لأن في الحقيقة حينما يظهرون فالغرض من زيارتهم قتل المتهم

davalının, şu Scalia'nın ismini kısa zaman içinde herkes unutacaktır.
هذا المتهم خاصتك سكاليا في فترة قليلة سوف لن يتذكر أحد أسمه

Hepside davalının cinayeti işlediğini görmüşler.
كل منهم يشهد علي قيام هذا المتهم بجريمته الشنعاء

İddia makamının iddiasına gelince; ortaya konulan delillerin bir tanesi bile davalının ifadesinin yanlışlığını kanıtlayamadı.
بالنسبة لقضية المدعى, لم يظهر ولو دليل صغير يتعارض مع شهادة المتهمة

Yapacağınız, davalının, yargılandığı suç ile ilgili olarak suçlu mu yoksa suçsuz mu olduğuna karar vermektir.
أنتم تحددون ما أذا كان المدعى عليه مذنب أو برئ من التهمة المحددة الموجهة أليه

Suç laboratuvarı tarafından davalının üstünde bulunan uzun, kumral saç teli bu savı destekliyor.
خلاف مدععم بشعر كستنائي طويل وجد على المدعى عليه من المعمل الجنائي

Kanıtlar kesin olarak ortaya konmalı ve davalının lehine yorumlanmalıdır.
أن تكون مشيدة بصرامة و مفسرة لصالح المدعى عليه

Ve ne bir kamyonet ne de hızla geçen bir araç hırsızı yani davalının gördüğünü iddia ettiği hiçbir şeyi görmediniz.
ولم ترى أية شاحنة أو سارق سيارة مسرعا لا شيأ مما زعمت المدعى عليها أنها رأته

Savcılık, kısa bir süre önce, davalının, yargılama sürecini aksatmak niyetinde olduğuna dair kanıt elde etti.
وتلقت الولاية مؤخرا دليل على أن المدعى عليه حاول التدخّل في العملية القضائية

Evet, davalının oğlu Jeremy Darling ile yatıyorum.
نعم انا انام مع جيرمي دارلينج ابن المدعي عليها

Veya davalının başka yerde olduğuna dair şahidinin olduğunu veya mağdurun mahkemede onu tanımlayamadığını?
او ان المدعي عليه ليس لديه عذر او ان الضحيه لم تستطع التعرف عليه بالمحكمه؟

davalının babasının vasiliği altında evine geri dönmesini ve orada yaşamasını öneriyorum.
أنا أحكم بأن المدعي عليه يجب أن يعود لوصاية والده حيث سيحسن التصرف

davalının bu fotoğrafları cep telefonundan sildiğine inanıyoruz.
لأننا واثقون أن المُدّعى عليه مسح صورًا من هاتفه

Sayın Yargıç, davalının açıkça iddia ettiğine göre şu anda suçlama serbestliğimiz var.
سيدي القاضي، لقد صرّح المُدعى عليه بكل وضوح بادعاء ولنا الآن مطلق الحرية للطعن في شهادته