Algoritmama göre cinayet işleyebilmen için haftalar sürecek davranışsal değişikliklere ihtiyacın var daha. | Open Subtitles | وفقا لخوارزمياتي، لديك أسابيع من التعديلات السلوكية قبل أن تكون قادراً على القتل. |
davranışsal finans, psikoloji ve ekonominin kişilerin parasal yanlışlarını anlamaya çalışan gerçek bir kombinasyonudur. | TED | المالية السلوكية هي فعلا جمع بين علم النفس وعلم الاقتصاد، محاولان فهم الأخطاء المالية التي يقوم بها الناس. |
Hayır, hayır, gerçek bir çalışma ve davranışsal ekonomi ile çok ilgili. | TED | كلا، كلا، كلا، هذه دراسة حقيقية ولها علاقة كبيرة جدا بالاقتصاد السلوكي. |
Bir alan deneysel ekonomi olarak adlandırılır. diğer alan ise davranışsal ekonomi olarak adlandırılır. | TED | الأول هو الاقتصاد التجريبي والثاني هو الاقتصاد السلوكي. |
- Parklar bize profilimizi çıkarmada davranışsal bir ipucu verecektir. | Open Subtitles | لكي يوصلن رسالته الخاصة بوضعية الصلاة حسنا,الحدائق ستعطينا دلائل سلوكية |
Kişilerin parasal yanlışlarına nasıl yaklaştığımız ve davranışsal zorlukları nasıl davranışsal çözümlere dönüştürdüğümüz. | TED | كيف نحصل على فهم للأخطاء المالية التي يقوم بها الناس، ثم تحويل التحديات السلوكية لحلول سلوكية؟ |
Birincisi davranışsal finansın son derece güçlü olduğu. | TED | الأولى هي أن المالية السلوكية قوية للغاية. |
Ama çok güncel de olsa, fizyolojiler için bu tür davranışsal sahneleri değiştirmek mümkün. | TED | ولكن في الآونة الأخيرة، كان من الممكن تعديل هذه الأشكال من المجالات السلوكية لعلم وظائف الأعضاء |
İzlendiğimizi düşündüğümüzde aklımızdan geçen davranışsal seçenekler yelpazesi şiddetle daralır. | TED | إن نطاق خياراتنا السلوكية الذي نعتبره عندما نعتقد بأننا مراقبين ينخفض بشكل حاد. |
Bu açıklık ve güven, bulaşıcı ve davranışsal hastalıklara kaynak harcamamıza rağmen hiç olmazsa daha önemli olacak. | TED | تلك المصداقية، تلك الثقة، ستصبح أكثر أهمية كلما انتقلنا من نموذج الأمراض المعدية إلى نموذج الأمراض السلوكية. |
Fakat bundan kaçınmak için davranışsal değişiklikler yapabiliriz. | TED | ولكننا نستطيع إجراء بعض التغييرات السلوكية لتجنب ذلك. |
davranışsal psikoloji, harekete geçmemizin ve karar vermemizin her şeyden öte duygularımıza dayandığını söylüyor. | TED | يبين علم النفس السلوكي أننا نبادر بالمساهمة و نتخذ قرارات مبنية على المشاعر بدل كل شيء. |
Çünkü beynin yaşamının çoğunda bu, davranışsal bağlamın kontrolü altındadır. | TED | لأنه في معظم فترات حياة الدماغ يتمّ هذا تحت سيطرة السياق السلوكي. |
Bunun yaptığına bakın. Bu davranışsal ekonominin basit bir parçası. | TED | انظر الى ماذا يفعل هذا. هذا هو جزء بسيط من الاقتصاد السلوكي |
davranışsal Ekonomi'yi icat ettiğiniz için çok teşekkür ederiz. | TED | شكراً جزيلاً لك لإبتكارك علم الإقتصاد السلوكي. |
Yapısal Şiddet, yalnızca bir araya getirilmiş tüm davranışsal şiddetten daha fazla insan öldürmekle kalmaz Yapısal Şiddet aynı zamanda davranışsal şiddetin de ana sebebidir. | Open Subtitles | العنف الهيكلي لا يقتل أكثر من العنف السلوكي فقط بل أن العنف الهيكلي |
Herbiri davranışsal spektrumun ayrı bir bölümünde yer alır. | Open Subtitles | كل منهم يحتل حيزه الخاص على الطيف السلوكي |
Meni testi, davranışsal danışmanlık, güvenli seksin tanıtımı ve araştırılması üzerine çok çalıştık. | TED | لقد عملنا بجد على فحص المني ومشورة سلوكية وترويج الجنس الآمن. |
Beynimizde davranışsal olarak çok güçlüyüzdür ve en azından bir kısmı dopamin ile ilgilidir. | TED | لدينا قوة خارقة سلوكية في دماغنا، وهي تحتوي جزئياً على مادة الدوبامين. |
Ve bu feci, korkunç ses, sahip olduğumuz tek en önemli davranışsal deneyimi durdurur: Uyku. | TED | وما يفعله هذا الصوت الفظيع والمريع للغاية هو إيقاف أكثر تجربة سلوكية أهمية لدينا، وهي النوم. |
Beyinde on yıl ya da daha fazla sürede değişiklik vardır vardır ancak siz ilk olarak davranışsal değişiklikleri görürsünüz. | TED | هناك تغيرات في الدماغ في عقد أو أكثر قبل رؤية العلامات الأولى من التغير في السلوك. |
Şimdi de izninizle tasarrufun önündeki bir diğer davranışsal engel olan atalet hakkında konuşayım. | TED | دعوني الآن اتحدث عن عائق سلوكي آخر للادخار له علاقة بالخمول. |
Sizi canlı tutarlar. cenneti verir, süpergüç diye adlandırdığımız bir tür davranışsal güç verir. | TED | هي تبقينا على قيد الحياة. تعطينا الفطيرة، تعطينا نوعا من اللّكمة السلوكيّة و التي سمّيناها بالقوة الخارقة. |
Ama davranışsal olarak şu ana kadar gördüğümüz en bozulmamış suç mahalli. | Open Subtitles | لكن سلوكيا مسرح الجريمة معظمه سليم مقارنة بما صادفناه حتى الآن |