ويكيبيديا

    "değildirler" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ليسوا
        
    • ليسو
        
    • محاولات
        
    Yani hastalar organ sistemleri değildir, ve hastalık değildirler; insandırlar, yaşamları olan insanlardır. TED لذا هنا المرضى .. ليسوا اعضاء حيوية .. وليسوا امراض عرضية هم اشخاص . .يعيشون تماما مثل اي شخص ..
    Böylece daha yaşlı kolonilerdeki oldukça durağan oldukları görülen karıncalar... ...genç kolonideki karıncalardan daha yaşlı değildirler. TED كذلك ، فيبدو النمل في المستعمرة الاكبر عمراأكثر استقراراً فهم ليسوا أكبر من النمل في المستعمرات الشابه.
    Bilirsiniz, suçlu olanlar aslında bataklıktan sürünerek çıkan, kasabaya gelip edepsiz işlerini gören ve tekrar karanlığa gömülen canavarlar değildirler. TED كما تعلمون، الجناة ليسوا وحوش تزحف خارجاً من مستنقع ويأتون إلى المدينة ويقومون بأعمالهم السيئة ومن ثم يتراجعون إلى الظلام.
    Hiddetli cihadçılığa dâhil olan o insanlar, bu tür aşırılıklara boğulmuş o insanlar, herkesten çok da farklı değildirler. TED أن الناس الذين ينخرطون في الجهاد المسلح، أن الناس الذين تم جرّهم لهذه الأنواع من التطرف ليسوا مختلفين عن البقية.
    şimdi orada değildirler. İnsanların asıl problemlerle yüzleşebileceği, TED سلاسل التوريد التي عرضتها على الشاشة قبل قليل ليسو موجودين
    Şairler donuktur, çoğu yani, ama özellikle haşin değildirler. Open Subtitles الشعراءأشخـاصأغبيـاء،معظمهم، لكن ليسوا أشرار على وجه الخصوص
    Pek çok insan ölü olmaktan hoşlanır, ...ama aslında onlar gerçekten ölü değildirler. Open Subtitles كثير من الناس يستمتعون بالموت ولكنهم ليسوا ميتون حقّاً
    -İnsanlar mantar değildirler. -Hayır, daha karmaşık oldukları kesin. Open Subtitles ـ الناس ليسوا مثل عش الغراب ـ كلا، إنهم أكثر تعقيداً
    Rezaletin içinde olmaya hazır değildirler. O halde? Open Subtitles ليسوا على إستعداد للتعرض للفضيحة ومفتاح هذه الخدعة
    Senin anlattığın gibi güç ve şiddete yatkın değildirler. Open Subtitles ليسوا قادرين على إستخدام القوة التى وصفتها
    - Onlar manyetik hard diskler gibi değildirler. - Biliyorum. Open Subtitles هم ليسوا مثل الأقراص الصلبة المغناطيسية أَعرف.
    Ve bazı insanlar buna hazır olduklarını sanırlar, aslında değildirler. Open Subtitles وبعض الناس يعتقدون ان انهم مستعدون، لكنهم ليسوا كذلك.
    Merak etme. İlk göründükleri kadar kötü değildirler. Open Subtitles لاتقلق انهم ليسوا سيئين كما يبدوا فى البداية
    Bu sıcak, tropikal sulara ait değildirler. Open Subtitles ليسوا واطنين لهذه المياه الأدفأ شبه الاستوائية
    Ama dediğiniz gibi, İnsanlar her zaman göründükleri gibi değildirler. Open Subtitles لكن كما قلت الناس ليسوا دائماً على ما يبدون
    Kendilerini senin dostun sanırlar, ama değildirler. Open Subtitles إنهم يظنون أنهم أصدقاؤك ولكنهم ليسوا كذلك
    Unutma, tavuklar çok akıllı değildirler ama son derece paranoyaktırlar. Open Subtitles تذكّر: إنّهم ليسوا أذكياء، لكنّهم يصدرون ذعراً كبير.
    Ama suçlular sandıkları kadar zeki değildirler. Open Subtitles ولكن المجرمين ليسوا أذكياء بالدرجة التي يتوقعونها
    Karşılaştığım misyonerlerin yarısı göründükleri gibi değildirler. Open Subtitles نصف المبشرين الذين أقابلهم ليسوا كما يبدو عليهم.
    Bu insanlar, modern olma girişimlerinde başarısızlığa uğrayan, hoş ve renkli ve sanki bir doğa yasası sayesinde kaderlerinde yok olmak olan insanlar değildirler. TED هؤلاء الناس هم ليسو محاولات فاشلة للتجديد طريفة وملونة ومعدّة لتختفي بعيداً وكأنها من قانون الطبيعة
    İnsanlığın bu sayısız sesleri başarısızlığa uğramış olan yeni ve modern olma çabalar değildirler. TED هذه الأصوات البشرية التي لا تعد ولا تحصى ليست محاولات فاشلة للتجديد أو فاشلة للمعاصرة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد