Ben basit bir değirmencinin kızıyım. Burada fazladan para için çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا ابنة الطحّان وحسب وأكسب بعض المال الإضافيّ هنا |
Ben basit bir değirmencinin kızıyım. Burada fazladan para için çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا ابنة الطحّان وحسب وأكسب بعض المال الإضافيّ هنا |
Tam da söylediğim gibi değirmencinin kızı pis yalancının teki. | Open Subtitles | وكما قلت ابنة الطحّان كاذبة تافهة |
Bu değirmencinin ailesini kurtaran asker... ve Quasimodo da katedralden kaçmama yardım etti. | Open Subtitles | هذا هو الجندي الذي انقذ عائلة الطحان و كوازيمودو ساعدني علي الهرب من الكنيسة |
Bu değirmencinin ailesini kurtaran asker... ve Quasimodo da katedralden kaçmama yardım etti. | Open Subtitles | هذا هو الجندي الذي انقذ عائلة الطحان و كوازيمودو ساعدني علي الهرب من الكنيسة |
Yüz yıl önceydi. değirmencinin karısı, büyücülük suçundan yakıldı ve küllerini dereye attılar. | Open Subtitles | كان هذا منذ مئة عام تم إعدام زوجة الطحان حرقاً لمزاولتها السحر |
Değirmeni de beraberinde getiriyorsun, değirmencinin kızı. | Open Subtitles | الطاحونة ترافقك يا بنة الطحّان |
Tam da söylediğim gibi değirmencinin kızı pis yalancının teki. | Open Subtitles | وكما قلت ابنة الطحّان كاذبة تافهة |
değirmencinin kızının ağzından işkenceyle aldım. | Open Subtitles | -ما أدراك بذلك؟ سحبت الاعتراف بتعذيب ابنة الطحّان |
Yüz yıl önceydi. değirmencinin karısı, büyücülük suçuyla, kazıkta yakıldı. | Open Subtitles | كان هذا منذ مئة عام تم إعدام زوجة الطحان حرقاً لمزاولتها السحر |
Şerif değirmencinin borcunu ödeyemeyeceğini biliyor. | Open Subtitles | . عمدة البلدة يعرف أن الطحان لا يمكن ان يكون معه هذا المال كله |
Güzel bile denebilir hatta. değirmencinin karısıydı. | Open Subtitles | جميلة في نظر الجميع، كانت زوجة الطحان |
Bu Much, değirmencinin oğlu, Harod Brownwe... şu bücür olan da Doncaster'li David, ama çocuklar ona "Boğa" der. | Open Subtitles | هذا كثير ابن الطحان (هارولد برانويل ) هذا القصير الممتلي (ديفيد دوكستر) اصدقائه يسمونه الثور |
Peki ya değirmencinin oğlu, Matthew? | Open Subtitles | (ماثيو) , الولد الطحان ؟ |