Ama şimdi aynı bir film gibi, bilirsiniz çünkü birbirimize delicesine aşığız. | Open Subtitles | لكن الأمر مثل فيلم الان، هل تعلمون لأننا الأن نحب بعضنا بجنون |
Tamam hadi. 30 milyon dolar, ABD gibi insanların delicesine zengin olabildiği bir ülkede sadece cep harçlığı. | TED | لكن نعم، 30 مليون دولار، هي بمثابة مصروف للجيب فقط في بلد كالولايات المتحدة. حيث يصبح الناس أغنياء بجنون. |
Marion'a Pierre gibi delicesine aşık olmaman beni şok etti. | Open Subtitles | أنا مصدومة أنك لا تعشق ماريون بجنون .مثل بيير إنه لا يشكك في ذلك |
Ama size söyleyeyim beyin aktivitesi dizi başladığında delicesine yükseliyordu. | Open Subtitles | لكني أؤكد لك، أن نشاط موجات المخ عندما يبدأ هذا العرض، كان يزداد بجنون |
Çünkü seni görebilmek için her gün buraya gelmeliydim çünkü sana delicesine âşık olmuştum. | Open Subtitles | وبعد ذلك كان علي ان اتي كل يوم لأراك لانني كنت واقعة بحبك بجنون |
Ve ilk kez, aşk için delicesine çıldırdım. | Open Subtitles | و للمرة الأولـــى أصبحت واقعةً فى الحب بجنون. |
delicesine aşık olunca uyuyamazsın, yiyemezsin ve kendini yapayalnız hissedersin. | Open Subtitles | عندما تحبين شخصاً بجنون لا تستطيعين الأكل أو النوم و تصبحين وحيدة |
Buradayım, bebeğim ve sen delicesine güzel görünüyorsun. | Open Subtitles | أنا هنا، وطفل رضيع. وأنت تبدو جميلة بجنون. |
Tıpkı delicesine hayvanları seviyormuş gibi yapman gibi. | Open Subtitles | مثل التظاهر كنت بجنون في الحب مع الحيوانات. |
Sen beni delicesine seviyorsun ama beni elde edemiyorsun. | Open Subtitles | كنت بجنون في الحب معي.. .. ولكن، لا يمكن أن يكون لي. |
Ben sadece kanıtı ve delicesine büyük olan ayak izlerini takip ediyorum. | Open Subtitles | أنا اتبع الأدلّة فحسب وآثار الأقدام الكبيرة بجنون. |
Coke konuyla ilgili olarak delicesine tweet attı ve sonra sempozyum sahibi seyircilerden şunu rica etti... | Open Subtitles | كوكاكولا غردت عنها بجنون وبعد ذلك المضيف سأل الجمهور |
Sonra gerisi geldi. delicesine yoğun. | Open Subtitles | وهكذا تطورت علاقتنا، كانت علاقة ملتهبة بجنون. |
Efsaneye göre Omec ile karşılaşan bir kız ona delicesine aşık olur Dehşet Hasadı'nda kaybolur ve bir daha geri dönmezmiş. | Open Subtitles | كأسطوره اذا الفتاة عبرت الممر مع اوميكا سوف تقع بجنون في الحب وتنزلق بعيداً |
Sana delicesine aşığım ve kafayı yemediysem eminim ki seninde hislerin bu yönde. | Open Subtitles | أنا أحبك بجنون وإلا أن أكون واهمًا فإنك تبادليني هذا الشعور |
Ve şu ödül avcısı ile delicesine bir aşk yaşıyordum. | Open Subtitles | وكنت أعشق بجنون الملاكمة المحترفة |
Seni delicesine seviyor, bana öyle dedi. | Open Subtitles | انه يحبك بجنون قال لي ذلك، لقد قال |
Sana delicesine âşık olabilirdim. | Open Subtitles | تعلم , أستطيع أن أقع فى حبك بجنون |
delicesine aşık olmuştum. | Open Subtitles | شعرت بأني وقعت في حبه بجنون |
Harriet Smith'in çok yakında, ona delicesine aşık bir erkekten evlenme teklifi alacağına inanmak için nedenlerim var. | Open Subtitles | ثمة ما يدفعني للاعتقاد بأن (هارييت سميث) ستتلقى قريباً طلباً للزواج من رجل يحبها بجنون. |