Aramıza demir parmaklıklar girince cesur oluyorsun, ha? | Open Subtitles | أنت رجل شجاع عندما تحول بيننا القضبان أيها الجبان |
Senin o gücünü elinden alıp herhangi bir suçlu gibi demir parmaklıklar arkasında görmekten daha fazla bir şey beni mutlu edemez. | Open Subtitles | وليس هناك شيء من شأنه أن يسعدني أكثر من أن أراك تتنحى. وراء القضبان مثل أي جاني. |
Ama sanırım, kendisi bu yüzden demir parmaklıklar ardında. Evet. | Open Subtitles | ولكن أعتقد، أنّ هذا هو السبب لبقائه خلف القضبان |
Etrafında kalp şeklinde demir parmaklıklar olan bir çeşme vardı ortada. | Open Subtitles | هناك قضبان حديدية علي شكل قلب و نافورة في المنتصف |
Ama beton duvarlar, silahlı gardiyanlar, demir parmaklıklar arkasındaysanız evlilik ziyaretlerine rağmen hızla kötüye gider. | Open Subtitles | لكنك عندما ترميه في جدران اسمنتية و حراس مسلحين ، و قضبان حديدية يحدو ذلك أن تتخرّب دعائمه بسرعة شديدة |
Beni demir parmaklıklar arkasına atmakla sokaklarda bir şeylerin değişeceğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد حقاً، أن وضعي خلف القضبان سوف يغير أي شيء في الشارع؟ |
Bunlar kadınları tuttukları hücrelerden bazıları ve bunlar da onların arkasında hapsolduğu orijinal demir parmaklıklar. | Open Subtitles | في هذه العنابر،كانوا يحبسون النساء هذه هي القضبان الأصيلة التي سجنت خلفها النزيلات |
Bu avluda büyüdü o küçük çocuk şimdi ise demir parmaklıklar arkasında. | Open Subtitles | الفتي الصغير الذي كَبر في هذا الفناء هو الأن خلف القضبان. |
Ben hiç inanmadım ama gerçeği gördüğün zaman bu demir parmaklıklar kadar gerçek bir şekilde önünde dururken tanrısının gerçek olduğunu nasıl inkar edersin? | Open Subtitles | لم أصدق قط لكن عندما ترى الحقيقة. عندما تكون أمامك حقيقية كهذه القضبان الحديدية كيف تنكر أن إلهها حقيقي؟ |
Onu demir parmaklıklar arkasına atabilecek, yaşayan tek kişi olduğunu biliyorsun... | Open Subtitles | يرى أنك الشاهد الوحيد على قيد الحياة الذي يمكنه وضعه خلف القضبان... |
Ömrünü demir parmaklıklar ardında tüketmiş bir adam değildi. | Open Subtitles | لم يكن رجل يقضي حياته خلف القضبان |
Bu işi yapan herkimse demir parmaklıklar ardına girene kadar kızınız güvende değil. | Open Subtitles | ما لم نضع الذي فعل بها هذا خلف القضبان |
Bu işi yapan herkimse demir parmaklıklar ardına girene kadar kızınız güvende değil. | Open Subtitles | ما لم نضع الذي فعل بها هذا خلف القضبان |
Belki unutmuşsundur ama, ben hayatımı, senin gibi insanları demir parmaklıklar ardında tutmaya adamış bir insanım. | Open Subtitles | ان كنت نسيت لقد قدّمت --مهنتي-كلّ حياتي من أجل ابقاء امثالك خلف القضبان |
Böyle polis memurları demir parmaklıklar arkasında olmalıdır. | Open Subtitles | يجب أن تكون هذه الشرطة ضباط خلف القضبان |
demir parmaklıklar arkasında görmek istediğim bir tehdit hem de. | Open Subtitles | وهو من أنوي أن أضعه خلف القضبان |
"Doğum hemşiresi demir parmaklıklar ardında." | Open Subtitles | ممرضة وراء القضبان" "المرأة التنين) إعتقلت لوفيات الأطفال الأخيرة) |
Bütün kapılarda, deliklerde ve camlarda geniş demir parmaklıklar bulunuyor. | Open Subtitles | لديك قضبان حديدية على كل باب ومصرف ونافذة |
Bütün pencerelere demir parmaklıklar koyun. | Open Subtitles | ضع قضبان حديدية على كل هذه النوافذ |