"den fazla" - ترجمة من تركي إلى عربي

• أكثر من
• اكثر من
• بأكثر من
• يزيد عن
• لأكثر من
• وأكثر من
• مايزيد عن
• ما يفوق

Ve arkalarında saklanan 500'den fazla bu küçük yaratıktan var.
وكان لدينا أكثر من 500 من هذه الأقزام مختبئة خلفها.

Sadece son 3 yıl içinde, 12.000'den fazla mülteci hayatını kaybetti.
خلال الثلاث سنوات الماضية فقط، فقد أكثر من 12000 لاجئ حياته.

Burası, şehrin 70.000'den fazla en fakir sakininin yaşadığı yer.
التي يعيش بها أكثر من 70 ألف من فقراء المدينة.

Ve bütün çizimlerine baktım, 700'den fazla, ve sonra erkek portrelerini seçtim.
لذا فقد تصفحت جميع أعماله، أكثر من 700 وبحثت عن صور لذكور

180 km'den fazla yaparsan, seni yakalayamazlar, bu yüzden denemezler bile.
فان اسرعت بسرعه اكثر من 180 كلم لن يستطيعوا الامساك بك

Melissa Walker: Geçtiğimiz beş yılda, 1.000'den fazla maske yaptık.
على مدى الخمس سنوات الماضية، صنعنا أكثر من ألف قناع.

20'den fazla halam ve tam 26 tane amcam var.
عندي أكثر من 20 عمة وخالة,و 26 عم وخال بالضبط.

200'den fazla katlanır sandalye ve çok miktarda buz aldım.
عندي أكثر من مائتي كرسي مطوي وكمّ هائل من الثلج.

Bu mükemmel düzen içinde 500'den fazla eski rejim üyesi halka karşı işlenen suçlarla itham edildi yargılanarak idam edildiler.
في حالة النظام المثالي هذه، اتُهم أكثر من خمسمائة عضو من النظام السابق ،بارتكاب جرائم ضد الشعب فتمت محاكمتهم وإعدامهم

Fakat 500'den fazla dalış yaptıktan sonra gerçekten bazı muhteşem görüntülerle geri döndük.
لكن بعد عمل أكثر من 500 غطسة عدنا مع بعض الصور القويّة جدا

Şey, 15 yıl geriye gittim ve 100'den fazla var.
حسناً رجعت 15 سنة للوراء و هناك أكثر من 100

Kiki, 1000 'den fazla kelimeyi işaretleyebilir ve konuşma İngilizcesini anlayabilir.
كيكي يُمْكِنُ أَنْ يُوقّعَ أكثر من 1,000 كلمةِ ويَفْهمُ مُتَكَلّمة الانجليزيةَ.

O gün 100'den fazla adamı tek başına öldürdüğünü söylerler.
يقولون بأنّه قتل أكثر من 100 رجل في يوم لوحده

Televizyona dizi yazan 50'den fazla senaristi olduğunu biliyor muydun?
أتعرف أن لديه أكثر من 90 كاتب في المسلسلات التلفزية؟

Tükenmiş haldeki Amerika eski kruvazörleri 10,000'den fazla deneyimsiz gemiciyi taşımak için elden geçirip onları nakliye gemisi yapmıştı.
البحرية الأمريكية تستخدم سفن الرحلات القديمة التي تم تحويلها لسفن نقل لحمل أكثر من 10 آلاف جندي بحرية مُستجد

Daha geçen hafta, kendisi ve eşlikçileri, iki günde, 400'den fazla geyik avladılar.
في الأسبوع الماضي قام ورفاقه بقتل أكثر من 400 غزل في غضون يومين

Ve 200'den fazla ajan öldürüldü ve 600 civarında tutuklandı.
قتل أكثر من 200 شخص.. ..وتم القبض على 600 شخص.

Sayın Yargıç, bu adam ve adamları 100'den fazla insanı öldürdü.
جلالتك , هذا الرجل و اتباعه قتلوا أكثر من 100 شخص.

İki bölgede doğan 500,000'den fazla çocuk çocuk felcine yakalanmaktan kurtulamadı -- Uttar Pradesh ve Bihar -- her ay 500,000 çocuk.
اكثر من 500 ألف طفل يولدون في ولايتين ، لم يقضى على المرض فيهما أتار براديش و بيهار 500 ألف طفل في كل شهر

Şimdiye kadar akıntıya ve rüzgâra karşı şavaşarak, 200.000'den fazla kürek çekti.
حتى هذه النقطة، قامت بأكثر من 200000 تجذيفة، تتصارع مع التيار والرياح.

Bir bütün olarak değerlendirildiğinde şu an çoğu benim rızam olmadan benim kişisel bilgilerimi izleyen 150'den fazla site var.
وبشكل عام، هناك ما يزيد عن 150 موقعا تتبع معلوماتي الشخصية الآن، أغلبها من دون موافقتي.

10.000'den fazla mülteciye 26.000 saat süren ruh sağlığı desteğinde bulunduk.
لقد قدمنا 26000 ساعة من الدعم النفسي لأكثر من 10000 لاجئ.

İki gün içinde 28 ölü ve 200'den fazla yaralı vardı.
في غضون يومين كان هناك 28 قتيلاً وأكثر من 200 جريح

- Diğerleri nasıl yapıyorlar? Diğerleri senede 24,000'den fazla kazanıyorlar.
الناس الاخرى توفر مايزيد عن 24 الف دولار فى السنة

Kariyeri boyunca 50 yıllık bir sürede, 300'den fazla yapı inşa etti...
أستمر عمله لمدة نصف قرن وأنتج فيها ما يفوق ثلاثمائة بناءا