ويكيبيديا

    "deniz fenerine" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • منارة
        
    • المنارة
        
    • إلى الفنارِ
        
    Belkide deniz fenerine bakarak onu, garajın çatısıdaki ihtiyar halan olarak gören sensindir. Open Subtitles ربما كنت ترى منارة وتعتقد أنك ترى سيدة عجوز على سطح الجراج
    Beni bir deniz fenerine filan tıkamayacağınız kesin çünkü daha önce ben her şeyi yok ederim. Open Subtitles من الواضح أنّك لا تستطيع أن تحتجزني داخل منارة ما، لأنّه في فترة قصيرة، سأقوم بتدمير كلّ شيء...
    Her zaman gerçek bir deniz fenerine gitmek istemişimdir Open Subtitles اردت دائما ان اذهب الى منارة الحياة الحقيقة "هامبتونز"
    Eğer Ray ve Katy ile yürütemezsek sis düdüğünü çal, çünkü deniz fenerine taşınıyoruz. Open Subtitles و ان لم تفلح الامور مع راى و كايتى أطلقى صافرة الضباب لأنة وقت المنارة
    Fakat bu sırada Bayan Aldrin, eşinizle mutlaka deniz fenerine gidin derim. Open Subtitles أنصح بشدّة أن تلقي نظرة مع زوجك على المنارة
    Seninle deniz fenerine gitmeyi çok isterim. Open Subtitles أنا أوَدُّ الذهاب إلى الفنارِ مَعك
    Daha önce hiç deniz fenerine girdin mi? Open Subtitles هل دخلت منارة من قبل ؟
    Ya, evet de, deniz fenerine taşınmadık ya Open Subtitles اجل, لكننا لم نذهب الي منارة.
    - Evet ama deniz fenerine taşınmadık ki. Open Subtitles اجل, لكننا لم نذهب الي منارة.
    Hurley beni bir deniz fenerine götürdü. Open Subtitles أخذني (هيرلي) إلى منارة.
    Jacob'ın deniz fenerine. Open Subtitles إلى منارة (يعقوب)
    O zaman deniz fenerine iki kişi taşıman gerekecek. Open Subtitles حسناً, إذاً سيكون لديك شخصان عليك جرهما إلي المنارة
    - Belki de deniz fenerine gitmek iyi bir fikir değildi. Open Subtitles اسمعي, ربما موضوع المنارة ليست بفكرة جيدة
    Baba, eğer şu deniz fenerine doğru yelken açarsak limana yanaşmayı başarabiliriz. Open Subtitles أبي، يمكننا أن نصل إلى الميناء. إذا تمكنا من الإبحار حول تلك المنارة.
    Sonunda deniz fenerine ulaşıyorlar mı? Open Subtitles أرجوكِ، أخبريني أنهم سوف يصلوا إلى المنارة في النهاية.
    İliklerine kadar ürperme hissettiğin cinsten bir gece babama biraz güvercin yahnisi ve ekmek götürmek için deniz fenerine yürüyordum. Open Subtitles تلك القشعريرة التي تنخر عظامكم، كنتُ أسير نحو المنارة لأجلب لوالدي بعض الحساء والخبز.
    Pekala, deniz fenerine gidin ve orada kalın, tamam mı? Open Subtitles حَسَناً ، إذهب إلى الفنارِ و إنتظر هناك
    deniz fenerine gönder lütfen. Open Subtitles أخرجْه إلى الفنارِ
    Boşver unut artık. Sadece deniz fenerine gidin. Open Subtitles إنسَي فقط اذهب إلى الفنارِ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد