Asya sokak yemekleri tarzında yapacağız çünkü şu an duş kabinimizde asılı altı tane derisi yüzülmüş tavşan duruyor. | Open Subtitles | نحن سنقوم بأكلات الشارع الآسيوي لأنّ عندي ستّة أرانب مسلوخة ومعلقة في الحمام |
Bu bana ihanet eden bir adamın derisi yüzülmüş kadavrası. | Open Subtitles | إنها جيفة مسلوخة من رجل قام بخيانتي. |
Bu bana ihanet eden bir adamın derisi yüzülmüş kadavrası. | Open Subtitles | إنها جيفة مسلوخة من رجل قام بخيانتي. |
Adli tabibe göre, cerrahi bir keskinlikle derisi yüzülmüş. | Open Subtitles | مسلوخ بدقة جراحية وفقا للفحص الطبي المحلي |
Bu sabah Hokkaido, Japonya'da bir balıkçının ağına takılmış, aynı şekilde derisi yüzülmüş. | Open Subtitles | تم سحبه صباح اليوم من شباك صيد في هوكايدو، اليابان، مسلوخ أيضا |
Kurbanın derisi yüzülmüş. Bunu ne yapmış olabilir? | Open Subtitles | الضحية سلخت ما الذي يمكنه أن يفعل ذلك ؟ |
Şu an derisi yüzülmüş... ...bu aslan pençesine bakıyoruz. Bana korkutucu bir şekilde... ...bir insan elini hatırlatıyor. İroniktir ki onların kaderi bizim ellerimizdedir. | TED | وطبعاً عندما ننظر الى كف اسد .. تم سلخه .. يذكرنا ذلك .. بكف الانسان .. وهذا مثير للسخرية .. لان مصيرهم بين أيدينا |
Canlı canlı derisi yüzülmüş gibiydi, Dean. | Open Subtitles | كانت تبدو وكأن الحياة سُلخت منها يادين |
Ya da derisi yüzülmüş kocaman bir keçi. | Open Subtitles | أو معزة ضخمة مسلوخة. |
Gebermek üzere olan, derisi yüzülmüş bir adam inleyerek bir şeyler geveledi diye bu infaz emrini vermeyeceğim ben. | Open Subtitles | "أنا لن آمر بهذا الإعدام" استناداً إلى اعترافات" "رجل مسلوخ البشرة |
Bazısının derisi yüzülmüş, bazısı ise zarar görmemiş. | Open Subtitles | - نعم. البعض مسلوخ الجلد والبعض الاخر سليم. |
Diri diri derisi yüzülmüş. | Open Subtitles | كان مسلوخ الجلد |
"Dağda derisi yüzülmüş bir köpek bulundu" | Open Subtitles | كلب مسلوخ على الجبل |
Canlı canlı derisi yüzülmüş insan hayalleri. | Open Subtitles | رؤى الناس سلخت حيّة. |
canlı canlı derisi yüzülmüş. | Open Subtitles | هو قد تم سلخه حيآ |
Bunun diri diri derisi yüzülmüş. | Open Subtitles | هذه سُلخت حية |