ويكيبيديا

    "deriz" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نقول
        
    • نطلق
        
    • سنقول
        
    • نسميه
        
    • نسمي
        
    • نسميها
        
    • ندعوه
        
    • ندعوها
        
    • نقوله
        
    • نسمّي
        
    • ونقول
        
    • ندعو
        
    • ندعوا
        
    • سنسميه
        
    • نَدْعوه
        
    Birisi dul ise niye dul kalmış deriz de dullanmış demeyiz? Open Subtitles إذا كان شخص ما أرملا. لماذا نقول ترمل ولا نقول مترملا؟
    Normandie ve Batı arasında... burada biz ona... küçük yirmilik deriz. Open Subtitles بين مجمع نورماندي والغرب نقول هذا عشرين , عشرين , عشريني
    Benim memleketimde kızlara böyle deriz özellikle de senin gibi güzel olanlara. Open Subtitles في قريتي نطلق على جميع الفتيات هكذا خصوصا عندما يكونن جميلات مثلك
    Gelseler de onlara araba bozuldu veya böyle bir şey deriz. Open Subtitles حتى لو عادوا سنقول لهم أن السيارة تعطلت شيئا كهذا
    Belki tek bir hücrenin genetik bilgi dizisinde veya DNA üzerinde bir yazım hatası olur, buna mutasyon deriz. TED ربما إحدى الخلايا و الحمض النووي الخاص بها يتلقى تعليمات مع خطأ مطبعي و هذا ما نسميه الطفرة
    Bu sahnedeyim çünkü güzel ve beyaz bir kadınım ve benim işimde, biz buna "seksi kız" deriz. TED وأنا على هذه المنصة لأنني امرأة جميلة، وبيضاء، وفي مهنتنا نسمي ذلك فتاة مثير.
    Burada onlara hapishane deriz. Open Subtitles هنا نسميها سجوناً و هناك يسمونها معسكرات إعتقال
    Gerçek başarı böyledir ve atletlerin dünyasında buna çift taraflı kazanç deriz. TED هذا ما يبدو عليه النجاح الحقيقي، وفي عالم الرياضيين هذا ما ندعوه فوز للجميع.
    Bir kadın erkeği tokatlarsa "adam mutlaka bir hata yapmıştır" deriz. Open Subtitles ولو المرأة صفعت الرجل نقول لابد أن الرجل أرتكب خطأ ما
    Nasıl olur da bu adam bizi anlıyor veya anlamıyor deriz? TED لماذا نقول هذا الشخص يفهم وهذا لا يفهم؟
    Bir daha asla deriz, ancak tekrar tekrar gerçekleşir. TED نقول لا للحرب، ولكنها مع ذلك تحدث مراراً وتكراراً.
    deriz ki, ışın şu yönden geldi dolayısıyla gökada da şurada olmalıdır, tamam mı? TED لذلك نقول ، أن شعاع الضوء قادم من هذا الإتجاه ؛ يجب أن تكون المجرة هناك ، حسنا.
    Yani, işte, gerçekten tartışır ve münazara ederiz, deriz ki, sebebi iklimdir, topraktır, falan filan. TED حسناً، اوتعرف، نحن نتناقش كثيرا حول ذلك فمرة نقول انه الجو ، او التربة او ذلك الشيء.
    Ama Musevilikte biz deriz ki, her zaman bir orta yol olmalıdır. TED وفي اليهودية نقول ان خير الامور هي الوسطى
    Buz hareket etmeye başlayacak gibi toparladığında biz ona buzul deriz ve isim veririz. TED عندما يبدأ الجليد في تلك الحالة بالتّحرك، نسمّيه كتلة جليديّة و نطلق عليها اسما.
    Buraya bahçe deriz, çünkü onları besleyip su veririz. Open Subtitles نحن نطلق عليها المزرعة لأن كل ما نفعلة هو أطعامهم
    Bi talibi çıktı deriz. Yakup'un arkadaşı. Open Subtitles سنقول أن خطيبًا ظهر لها هناك، وهو صديق ليعقوب
    Bizim orada kendisine "Mucize Adam" deriz. Open Subtitles أجل. في الديار نسميه بالعامل المعجزة. بالتأكيد.
    Tıpta bu kırışıklığa alerji selamı deriz. TED في الطب، نسمي ذلك التجعد بعلامة الحساسية
    Ona Kendra deriz. 10 mevsim önce geçitten geldi ve götürüldü. Open Subtitles نحن نسميها كيندرا منذ 10 مواسم عبرت من البوابه، وسحبت
    Biz ona Hokkabaz deriz. Open Subtitles نحن ندعوه المشعوذ. ليس لي معرفه حقاً برجل مثله.
    Genellikle buna dalgınlık deriz ancak aslında olan yürütücü işlevde bir sapma yaşıyor olmamızdır. TED وعادة ما ندعوها بالسهو، ولكن ما يحدث حقًا هو أن هناك هفوة تحدث في الوظيفة التنفيذية.
    Buna katılıyoruz, fakat ülkemizde buna şöyle deriz." TED وموافقون عليه، ولكن هذا ما نقوله في دولتنا."
    Retinamız çok küçük bir enerji aralığıyla, ışığa duyarlıdır ve o ışık aralığına, görünür ışık deriz. TED شبكية العين حساسة فقط للضوء ذي الطاقة المنخفضة لذلك فنحن نسمّي ذلك المجال الضوئي بالضوء المرئي.
    Satıcılar arabayı almak için buraya gelirler ama araba olmaz paraya çeviririz, denize düştü deriz bilgisayardan kaydını sileriz. Open Subtitles المروج يأتي إلى هنا بشكل طبيعي يريد سيارته ولكنها ليست هنا لقد قمنا ببيعها ونقول أنها وقعت في المرفأ
    Sen ve adamların depoyu soyarken yakalandınız ve meslekte buna "su götürmez bir biçimde" deriz. Open Subtitles أنت ورجالك تم ضبطكم تنهبون المخزن. في التجارة، ندعو ذلك الحقوق الميتة.
    Senin gibilerine ne deriz biliyor musun? Open Subtitles أتعلمين ماذا ندعوا البنات أمثالك؟
    Kimyasal sızıntı deriz. Adamlarımı yolluyorum. Open Subtitles سنسميه تنظيف كيميائي سأجعل رجالي يهتمون بالأمر
    Efendimiz işte bu dağdır. Bu yüzden kendisine öyle deriz. Open Subtitles إنّ اللوردَ هو ذلك الجبلِ لذا نَدْعوه الجبلَ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد